Devlet Bahçeli, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) düzenlenen grup toplantısında konuştu. Gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğu'nda öldürülmesiyle ilgili olarak değerlendirmelerde bulunan Bahçeli, "Kaşıkçı cinayeti ezberleri bozmuştur. Pandoranın kutusu açılmıştır" ifadesini kullandı.
Bahçeli, terörle mücadele konusuna da değindi. Burada "Türkiye, NATO üyeliğinden hep zararlı çıkmıştır" ifadesini kullanan Bahçeli, devamında "Türkiye terörle mücadelesini sürdürdükçe sözde müttefiklere bir haller olmaktadır" görüşünü dile getirdi.
'CUMHURBAŞKANLIĞI'NDAN YAPILAN BİR AÇIKLAMAYSA DOĞRUDUR'
Grup toplantısı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bahçeli, yarın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yarın görüşme yapacağına ilişkin haberlerle ilgili, "Cumhurbaşkanlığından yapılan bir açıklamaysa doğrudur. Bizim böyle açıklamamız yoktur ama yarın Cumhurbaşkanı ile saat 16.00'da görüşme konusu gündeme gelirse, katılabileceğimizi ifade ediyoruz" dedi.
Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
— Kuran'ın bir insanın canına kıyan tüm insanlığa kıymış gibidir ifadesi kimsenin gündeminde yoktur. Ortak akıl paslanmış, ortak vicdan kurumuştur. Her gün 5 vakit okunan ezanların hatırına, her gün amin diyen eller adına soruyorum; İslam topluluklarını pençesine alan kargaşa ve karmaşa nereye kadar sürecektir? Efendimiz yetim büyüdü, tüm yetimlerin umudu oldu. Peki bugünkü yetimlerin hakkı ne zaman korumaya alınacaktır? Aksi halde bu girdap daha da genişleyip, Allah muhafaza hepimizi içine alacaktır.
'İSLAM COĞRAFYASI TESLİM ALINMAK İSTENİYOR'
— İslam coğrafyası terörle yıldırılmak, teslim alınmak isteniyor. Bölgenin mihenk taşı olan Türkiye, bu senaryolardan etkileniyor, zarar görüyor. Ortadoğu'daki kavganın temelinde hakimiyet kaygısı yatmaktadır, paylaşım kavgası yaşanmaktadır. İstenen zayıf ve kukla devletlerdir. İstenen maşalığa hazır terör devletleridir. Ortadoğu'nun ve İslam ülkelerinin kanlı bıçaklı hale getirilmesi burada aranmalıdır."
'KAŞIKÇI CİNAYETİ EZBERLERİ BOZDU'
— Günlerdir Cemal Kaşıkçı cinayeti konuşuluyor. Kimlerin doğrudan parmak izi olduğu tartışılıyor. Kaşıkçı krizi uluslararası bir meseleye dönmüştür. Kaşıkçı cinayeti ezberleri bozmuş, pandoranın kutusunu açmıştır. Ülkemiz hakkın ve hukukun yanındaki duruşu ile takdir toplamaktadır. 2 Ekim 2018 tarihinde vukuu bulan Kaşıkçı cinayeti birçok soru işaretini peşinden getirmiştir. Suudi Arabistan'ın örtbas çabası Türkiye'nin delilleri ile çürütülmüştür. Riyad yönetimi ilişkisi olmadığını savunmuştur. Titiz çalışmalar sonrası, Kaşıkçı'nın konsolosluta öldürülerek parçalara ayrıldığını itiraf etmek zorunda kalmıştır. Türkiye, Suudi Arabistan'a 18 kişi için iade talebinde bulunmuştur. Suudi yönetimi 18 kişiyi gözaltına almış, 5'i hakkında idam kararı vermiştir. Kimi kurtarıp, kimi asacakları aşikardır. Cinayetin baş azmettiricisi olarak belirtilen veliaht bu olayların bir daha yaşanmaması için kurulan heyetin başına getirilmiştir. Kuzu, kurda teslim edilmiştir. Gerçeğin ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır. Anlaşılıyor ki Suudi Arabistan yönetimi sanal bir mahkeme ile cinayetin üstünü kapatmaya yönelmiştir. Yerli işbirlikçinin kimliği hala aydınlanmış değildir.
'ABD, İSLAM ÜLKELERİ ARASINDA KARGAŞA AMAÇLIYOR'
— ABD, Kaşıkçı cinayeti ile başından beri Veliaht Prensi koruma yoluna gitmiştir. Emri verenin Veliaht Prens olduğu söylense de Trump tarafından görmezden gelinmiştir. Trump, Kaşıkçı ile ilgili ses kayıtlarını dinlemek istemediğini söyleyerek kesin rapor sonuçlarını bugün açıklayacağını söylemiştir. ABD, İslam ülkeleri arasında kargaşa amaçlamaktadır. Suudi Arabistan artık şapkasını önüne koymalıdır.
— AB, İtalya'nın bütçe sorunu ile ilgili kararı 21 Kasım'da verecektir. AB'nin geleceği meçhuldür. AB bir anlamda iflasın eşiğindedir. Fransa'nın başını çektiği, Almanya'nın yeşil ışık yaktığı, Trump'ın karşı çıktığı Avrupa Ordusu konusu 58 yıllık arayışın ardından yeniden ortaya çıktı. Avrupa Ordu kurulursa bir cepheleşme ortaya çıkacaktır. Burada Türkiye'nin alacağı tavır ve pozisyon bizim için önemlidir. Türk ordusu dünyanın en büyük 3 ordusundan biridir. Bu hiçbir şartta değişmeyecektir. Kiminle müttefiksek beka meselesinde karşı karşıyayız. Kiminle NATO şemsiyesi altında birlikteysek teröristlere destek veriyorlar. İttifak adamlık,adanmışlık, fedakarlık ister. Türkiye seçeneksiz falan değildir. Önde müttefik olup arkada iş çevirmek rezilliğin daniskasıdır. Güney sınırlarımız boyunca arkamızdan iş çeviriyorlar. Hangi taşı kaldırsak altından ABD, YPG ortaklığı çıkıyor. Neymiş taktik ilişkiymiş. Cani ile taktik ilişkisi kurulamaz.
'ABD, İÇİŞLERİMİZE KARIŞMAYI MESLEK EDİNDİ'
— 31 Mart yerel seçimleri için provokasyonlar planlanıyor. Zillet ittifakının oyunlarına izin vermeyeceğiz, oyunlarını sonlandıracağız. Granit kayasına çarpan kayalar dev olsa ne yazar. Hepsi silinip gidecektir. Bu can vatana da, millete de bin kere feda olsun.
Türkiye, YPG'yi, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olarak görüyor ve bu yapıyla ilişkili DSG gibi örgütlerin de 'terör örgütü' olarak kabul edilmesini istiyor. Ancak, Başta ABD olmak üzere Batılı güçler, Ankara’nın bu görüşünü kabul etmiyor. Ankara, ayrıca YPG'ye silah verilmesine de sert bir şekilde karşı çıkıyor.