USA Today "Zarif'in yorumları, belli diplomatik şartların karşılanması halinde Tahran'ın Washington'la görüşmeyi değerlendirebileceğine dair İran'ın üst düzey liderliğinden nadir bir işaret oldu" izlenimini aktardı.
İran Dışişleri Bakanı, "Karşıklı güven müzakere şartı değildir, fakat karşılıklı saygı müzakerenin önşartıdır. Bizim Washington ile vardığımız anlaşma iki sayfalık değildi, tam 150 sayfalıktı, fakat ABD yönetimi anlaşmadan çıkma kararı aldı. Trump yönetimi diplomasiye değil, dayatmaya inanıyor" dedi.
"Birinin 'bana ne, benim hoşuma gitmedi, ben çekip gitmek istiyorum, çünkü bunu yapabilecek kadar güçlü olduğuma inanıyorum' diye kestirip atması… Bir dahaki anlaşmada yine bunu demeyeceklerinin garantisi nedir" diye sorgulayan Zarif, İran'ın ABD ile görüşmesi için neyin gerektiği sorulduğunda "ABD'de illa yeni bir yönetimin değil, asıl yeni bir yaklaşımın olması gerek" karşılığını verdi.
"Biz Amerika'nın içişlerine müdahale etmiyoruz. Karar Amerikalılarındır, onlar kimi başkan seçeceklerine kendileri karar verir. Biz Amerikan yönetiminde farklı bir tutuma tanık olmak istiyoruz. Bunu kimin yönettiğinin bizim için önemi yoktur."
"ABD'de 2020'de yeni başkan seçilmesi halinde Tahran Washington ile görüşmek ister mi" sorusuna da aynı yanıtı verdi: "Eğer yeni tutum varsa…"
Zarif ise bugün Pompeo ile Mnuchin'in yaptırım açıklamalarının ardından şu tweeti attı:
"Bugün ABD, İran'a karşı sıradan halkı hedef alan yaptırımları yeniden yürürlüğe sokarak BM'nin en üst mahkemesine ve Güvenlik Konseyi'ne karşı koydu. Ama ABD'nin zorbalığı geri tepti, yalnızca nükleer anlaşma önemli olduğu için değil, aynı zamanda dünya, Trump ile takımının küresel düzeni yok etmesine izin veremeyeceği için. Tecrit edilen İran değil ABD'dir."