DÜNYA

New York Times: Kaşıkçı cinayetinin zanlıları, Suudi Veliahtı'nın adamları

Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğu'na 2 Ekim'de girmesinden beri kendisinden haber alınamayan gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürüldüğü kesinleşti. ABD'nin New York Times (NYT) gazetesi, Türk yetkililerin kimliğini saptadığı 5 zanlının Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'la (MbS) yakın ilişki içinde olduğunu yazdı.
Sitede oku

2 Ekim'de Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğu'na girdiğinden beri kendisinden haber alınamayan Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürüldüğü kesinleşirken, ABD'nin New York Times (NYT) gazetesi, zanlıların Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'la (MbS) yakın ilişki içinde olduğunu yazdı.

Habere göre Türkiye'nin zanlılardan biri olduğunu saptadığı Mahir Abdülaziz Mutreb, Suudi Veliaht Prensi'ne her nereye giderse eşlik ediyor.

Mahir Abdülaziz Mutreb, Suudi Veliaht Prensi'ne her nereye giderse eşlik ediyor. Nisan 2018'de ABD'nin Houston kentinde olduğu gibi...

Mutreb'in MbS'ye ABD, Fransa, İspanya ziyaretlerinde eşlik ederken fotoğraflarını yayımlayan gazete, "birlikte uçaktan Paris ve Madrid'e inerken, ABD'nin Houston, Boston kentleri ve New York'ta Birleşmiş Milletler merkezini ziyaretlerinde muhafızlık yaparken görülüyor" diye ekledi.

Yeni Şafak, Kaşıkçı olayına dair ses kaydının dökümünü yayınladı: Önce parmakları koparıldı, sonra kafası kesildi
NYT, Türk yetkililerin Mutreb'in 2 Ekim'de İstanbul'a gelen Suudi ekibi içinde havalimanından görüntülerini yayımladığını belirterek şöyle dedi:

"Türk yetkililer, Mutreb'i, Kaşıkçı'ya suikast düzenleyen Suudi ajanlar ekibinin bir üyesi olarak niteledi."

Suudi Veliahtı'nın ziyaretlerinde korumalığını yapan Mutreb'in 2007'de Suudi Arabistan'ın Londra Büyükelçiliğine diplomatik bir görevle atandığı da kaydedildi.

2 Ekim'de Kaşıkçı için İstanbul'a gelen Suudi ekibinde yer alan Mutreb'in havalimanı güvenlik kameralarının yakaladığı görüntüleri yayımlandı. Mutreb, Nisan 2018'de Madrid ve Paris'te, Mart 2018'de Boston'da Suudi Veliaht Prensi'ne eşlik ederken de görüntülenmişti.

CNN: Suudi adli tıp yetkilileri Kaşıkçı'yı parçalara ayırdı
Kaşıkçı cinayetinin diğer zanlılarından üçünün de tanıklara va kayıtlara göre Suudi Veliahtı'nın güvenlik ekibinden olduğu sıralandı.

Suudi kraliyet ailesiyle çalışan Fransız bir profesyonel, 2. zanlının Prens Muhammed ile seyahat eden güvenlik ekibinin bir parçası olan Abdulaziz Muhammed el Hawsawi olduğunu söyledi.

Suudi medyasından çıkarsandığı kadarıyla 3. zanlı Thaar Galib el Harbi, geçen yıl prensin Cidde'deki sarayını korurken gösterdiği cesaretten dolayı kraliyet muhafızlarında teğmen rütbesine yükseltildi.

Muhammed Saad el Zahrani olarak kimliği belirlenen ve başka bir kimliğe ait pasaportla seyahat eden 4. zanlının da kraliyet muhafızı olduğu kaydedildi.

Pompeo'dan Suudi Arabistan'daki temaslarıyla ilgili açıklama
NYT, bir diğer zanlının da Suudi İçişleri Bakanlığı ve tıp çevrelerinde üst düzey pozisyonlardaki adli tıp doktoru olduğunu belirtti. Böyle bir kişinin ancak üst düzey bir Suudi yetkilinin talimatıyla hareket ediyor olabileceğini vurguladı.

Gazetenin işaret ettiği kişi Suudi Adli Tıp Kurumu Başkanı benzeri bir pozisyonda bulunan Salih el Tubaygi.

Cinayetin ses kaydıyla ilgili haberlere göre Tubaygi, Kaşıkçı'yı masaya yatırıp kemik testeresiyle kesmeye başlarken kulaklık takıp müzek dinlemeye koyuldu, yanındakilere de aynısını yapmalarını tavsiye etti.

NYT şu değerlendirmeyi yaptı:

Pompeo, Suudi Kralı'na Kaşıkçı soruşturması için teşekkür etti
"Türk yetkililerin söylediği gibi bu adamlar, Kaşıkçı'nın 2 Ekim'de ortadan kaybolduğu Suudi konsolosluğunda bulundularsa, orada o gün ne olduğuna ve Prens Muhammed'e doğrudan bir bağlantı sağlayabilirler. Bu, Kaşıkçı'nın Veliaht Prens'ten habersiz şekilde, emirlerin dışına taşılarak düzenlenen bir operasyonda öldüğü iddiasını da ortadan kaldırır. Veliaht'la bağlantıları, Beyaz Saray ve ABD Kongresi'nin emir dışı operasyon türü bir açıklamayı kabul etmesini de daha zor hale getirir."

"Kaşıkçı'nın ölümünde sorumluluğun ne kadarının 33 yaşındaki Veliaht Prens'te olduğu hem Batı hem de kraliyet ailesinin gözündeki itibarı açısından belirleyici bir etken haline geldi. Kendisini reformcu olarak sundu ve bu imajla Beyaz Saray'ın Ortadoğu politikasını etkilemeye ve Batılı yatırımcıları ülkesine çekmeye çalıştı. Ama Washington Post için de yazan gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın katledilmesi, ülkesini Yemen'de feci bir savaşa sokmaktan Lübnan Başbakanı'nı kaçırmaya uzanan önceki yanlış adımlarının çok ötesine geçen, tiksinme düzeyine varan bir uluslararası ters tepki yarattı."

Trump: Kaşıkçı olayına tepkim, Kral ile Veliaht'ın konuyu bilip bilmemesine bağlı
Türk yetkililerin 2 Ekim'de 2 uçakla İstanbul'a gelen 15 kişilik bir ekibin Kaşıkçı'yı infaz ettiğine dair açıklamalarını hatırlatan NYT, Türk yetkililere göre 15 kişiden hepsinin Suudi güvenlik yetkilileri, istihbarat ajanları ya da hükümet çalışanları olduğunu belirtti.

Bu 15 kişiden en az 9'unun Suudi güvenlik servisleri, ordusu ve diğer hükümet organları için çalıştığının kendi gazetecilik çalışmalarında da teyit edildiğini aktaran NYT, bilgi toplarken yüz tanıma sistemi yazılımı, halka açık kayıtlar, sosyal medya hesapları, Suudi cep telefonu numaraları altyapısı, Suudi haberleri, sızdırılmış Suudi belgeleri ve Suudi Arabistanlı tanıkları kullandıklarını kaydetti.

Yorum yaz