DÜNYA

Erdoğan'dan FETÖ'yle ilgili özeleştiri çağrısı: Biz de geç kaldık, bedelini ödedik

Beştepe'de 35. İl Müftüleri Toplantısı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, FETÖ ile gerçek anlamda sadece kendilerinin mücadele ettiğini belirterek, "Ama şunu söyleyim biz de geç kaldık. Bu geç kalışın bedelini de ödedik" dedi. Erdoğan, "15 Temmuz ve FETÖ konusundaki özeleştirimizi açık yüreklilikle yapabilmeliyiz" diye konuştu.
Sitede oku

"FETÖ konusundaki özeleştirimizi açık yüreklilikle yapabilmeliyiz" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şayet 17-25 Aralık girişimi sonrası anamuhalefetin engellemelerine rağmen yürüttüğümüz mücadele olmasaydı, emin olun 15 Temmuz'un sonuçları çok daha farklı olurdu" ifadesini kullandı.

Erdoğan: Modernleşme, dini hassasiyetlerimizin örselenmesine neden oluyor, cami merkezli bir hayatı teşvik etmeliyiz
Erdoğan, "Bizim hocalarımız instiyatif almadığı zaman hurafeci cahillere, televizyonlarda sazlı danslı program yapan soytarılara kalıyor" dedi.

"Camilerimizi salt namaz kılıp sonra herkesin dağıldığı, cami kapılarının da kilitlendiği mekanlar haline getirmemeliyiz" diyen Erdoğan, "Bu, Beytullah'ın şubeleri olan bu mübarek çatılara yapılabilecek en büyük haksızlık olur. Onun için camilerimiz sürekli açık olmalı" diye konuştu.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

— Tarih, ibret almayanlar için tekerrür eder. 15 Temmuz ihaneti ve FETÖ konusundaki özeleştirimizi açık yüreklilikle yapabilmeliyiz. FETÖ ihanet çetesinin 40 yıl boyunca devlet ve toplum yapımıza sirayet edebilmesi bu noktada bazı eksikliklerin olduğunu gösteriyor. Bu örgütün oluşturduğu tehdidin uzun yıllar farkına varılamaması, hepimizin üzerinde hassasiyetle düşünmesi gereken bir husustur.

'FETÖ'NÜN CAN DAMARLARINI KESTİK, AMA TEHLİKEYİ ATLATMADIK'

— FETÖ, milleti ile kavgalı, vatandaşına tepeden bakan, kendi insanını ötekileştiren çarpık sistemin neden olduğu bir hastalıktır. FETÖ, 1970'lerin ortalarında bünyeye girmiş, 40 yıl boyunca da o bünyede sinsi şekilde büyümüş, palazlanmış, vücudun farklı organlarına bulaşmış habis bir urdur.

Erdoğan: FETÖ'nün başı ABD'den bütün dünyaya terör ihraç ediyor
- FETÖ ile gerçek anlamda mücadele sadece bizim dönemimizde yapılmıştır. Ama şunu da söyleyeyim, biz de geç kaldık. Bu geç kalışın bedelini de maalesef ödedik. Şayet 17-25 Aralık girişimi sonrası anamuhalefetin engellemelerine rağmen yürüttüğümüz mücadele olmasaydı, emin olun 15 Temmuz'un sonuçları çok daha farklı olurdu.

— FETÖ, 40 yıllık serencamı içerisinde en güçlü desteği 80 darbesiyle, 28 Şubat müdahalesinin faillerinden görmüştür. FETÖ'nün can damarlarını kestik, kesiyoruz. Kaçanları yurt dışından getirdik, getiriyoruz. Ama tehlikeyi atlatmadık.

— (15 Temmuz) Yaşadıklarımızdan ders çıkartarak, muhasebe ve murakabemizi yaparak bir daha böyle acı hadiseler yaşamamak için gereken her türlü önlemi almayı sürdüreceğiz.

— Tarihi birikimi, coğrafi konumu ve farklı inançları asırlardır barış içinde yaşatan kültürel zenginlikleriyle Türkiye, tüm İslam dünyasına öncülük yapabilecek tek ülkedir.

'SÖZDE ADALET YÜRÜYÜŞLERİYLE ÖRGÜT PROGPAGANDASI YAPTILAR'

Erdoğan'dan 'Adalet Yürüyüşü' yorumu: Gittiğiniz yol Kandil ve Pensilvanya'nın yoludur
- 251 insanımızın şehit olması, 2 bin 193 vatandaşımızın yaralanması, bu şahısların gözlerindeki gaflet perdesini kaldırmaya ne yazık ki yetmedi. Hatta sözde adalet yürüyüşleriyle örgütün propagandasını yapmaya devam ettiler. Millete kurşun sıkanlara 'ana kuzuları' diyerek örgüte kol kanat germeyi sürdürdüler. Diğer taraftan aynı çevreler sadece FETÖ meselesinde değil DEAŞ ve bölücü terör örgütüne yönelik gerçekleştirdiğimiz operasyonlarda da benzer bir tavır takınmışlardır. Biz rotamızı bugüne kadar bu çevrelerin davranışlarına göre çizmedik, çizmiyoruz. Bundan sonra da üç beş kifayetsiz muhterisin eleştirilerine göre politikalarımıza yön vermeyeceğiz.

— Bizim hocalarımız inisiyatif almadığı zaman meydan FETÖ elebaşı gibi şarlatanlara, hurafeci cahillere, televizyonlarda sazlı danslı program yapan soytarılara kalıyor.

— Bir gencimizi terör örgütlerine, uyşturucu tacirlerine kaptırıyorsak bunun vebali hepimizin üzerinedir. Camilerimizi sadece namaz kılıp sonra herkesin dağıldığı mekanlar haline getirmemeliyiz.

Yorum yaz