"2007 Türkiye için Cumhuriyet tarihi için dönüşüm noktasıydı. 2008 yılında yağmur gibi Cumhuriyete dair kitaplar, Atatürk'e dair kitaplar yazılmaya başlandı. Bu ülkenin aydın insanlarının hapislere atıldığı dönemde, TSK'nın mermi bile sıkılmadan imha edildiği bir dönemde böyle art arda Atatürk kitapları çıkmaya başladı. Elbette aralarında iyi olanlar da vardı ama çoğu sanki onu övüyormuş gibi, onu anlatıyormuş gibi yaparak kasıtlı, kötü niyetli ve yalan ve iftiralarla dolu kitaplar türedi. Bir iki derken baktık bu gerçekten Türkiye'nin üstüne geliyor. Aynı dönemde Tarih adı altında, bir yığın dergiler türemeye başladı. Yandaş basında "tarihçi" adı altında bir takım sahtekarlar köşe yazmaya başladı. Çok açık ki, bir alternatif tarih yazmaya çalışıyorlar."
'ÖNCE EZİLİYORSUN, SONRA O YÜKÜ TAŞIYORSUN'
Yılmaz Özdil, eğitim sisteminde de gençlere ve çocuklara Atatürk'ün doğru anlatılmadığını dile getirdi. "Bu artık bugün had safhaya vardı. Atatürk'e annesine küfür edilir, İsmet Paşa'ya hakaret edilir hale geldi. Ben 2008 yılında bunun kokusunu aldım ve elim hala yazarken ona olan borcumu ödemek için araştırmaya yazmaya başladım." diye konuştu. "Buna önce cesaret gerekiyor, sonra bu sorumluluğun altında eziliyorsun sonra yavaş yavaş onu taşıyabildiğini hissediyorsun ve bu bende 10 sene sürdü, çok şükür hayata geçirdik" dedi.
Kırmızı Kitap Yayınlarının, Mustafa Kemal'ın çocuklar için iki ayrı dizi halinde de çıkaracağını duyuran, Yılmaz Özdil, "3-7 yaş grubu için onun hayvan sevgisini, doğa sevgisini öğrenecek. Sevdiği oyunları okuyacak. İlk kez onu okulun bahçesindeki bir büst olarak değil, arkadaşları olarak okuyacak. 8-14 yaş grubu içinse yine onların anlama seviyesine göre, Kırmızı Kedi'nin pedagogların eşliğinde tek ciltlik Mustafa Kemal kitabı çıkacak. İnşallah sömestr tatilinde çıkaracağız. Sadece bununla da kalmayacağız, Azerbaycan Türkçesi'nden Rusça'ya, Almanca'dan Çince'ye kadar hatta Arapça gibi pek çok dilde yayınlanması için çalışıyoruz. Onların da anlaşmaları imzalandıkça okuyucularımızla paylaşacağız" dedi.
'YALANLAR ARA DÖNEMDE ÜRETİLMİŞ'
Yılmaz Özdil şöyle devam etti:
"Temelde şöyle bir eksikliğimiz var, Mustafa Kemal hakkındaki biyografiler onun sağlığında 3 tane yazılmış. Vefatından sonra cesaret edilememiş. 1962'ye kadar yazılmamış ve ondan sonra yazılanlarda da bizim tanık olarak başvurmamız gereken kişiler artık hayatta değil. Nuri Conker ile konuşmadan bir Atatürk biyografisi yazmak trajik oluyor. Ben aradaki boşlukları da doldurarak yazmaya çalıştım çünkü asıl o boşlukları değerlendirerek yalanları türetmişler."
Mustafa Kemal'in İzmir'i mutlaka düşmandan kurtaracağını bildiğini söyleyen Yılmaz Özdil bir de anekdot paylaştı:
"Samsun'a çıktığında, İzmir'in işgali için mevlut okutulsun istiyor. Ama helva karacak un yok. O zaman talimat veriyor, halka üzüm dağıtılsın. İzmir üzümü dağıttırıyor. Yani üç yıl üç ay sonra İzmir'e gireceğinin işaretini taa Samsun'da bir mevlitte veriyor. Bugün bile anlatırken tüylerim diken diken olur."