Rayevskiy, Türk yetkililerin ABD ile ilişkilerde kendi çizgisine devam edeceklerini, ancak taraflardan hiçbirinin ilişkileri koparacak kadar ileriye gitmeye hazır olmadığını, bu şekilde ‘çizginin aşılmış olacağını’ söyledi.
Gazeta.ru, yazıya şöyle devam etti:
'YAPTIRIMLAR EN ACI VERİCİ DARBE OLMADI'
“Washington tarafından Türkiye hükümetinin üyelerine getirilen kişisel yaptırımlar, en acı verici darbe olmadı. Bu adımın ardından ABD Senatosu’nun Türkiye’ye F-35 uçaklarının satışına yasak koyması yönünde almış olduğu sert karar geldi. Bunun yanı sıra Türkiye, 199’dan bu yana uçak alım programında yer alıyor, ayrıca bu uçağın teçhizatlarının bir kısmını kendi de üretiyor. NATO’nun iki müttefiki arasındaki ihtilaflar, daha Barack Obama yönetimi zamanında birikmeye başladı. Türk ve Amerikalı liderlerin arasındaki kişisel antipati, ilişkilerin sert bir şekilde bozulmaya başlamasına neden oldu.
'WASHINGTON, TÜRKİYE'NİN KÜRTLERLE MÜCADELE ETMESİNDEN HOŞNUT DEĞİLDİ'
Obama yönetiminin teknik çalışmalar için Patriot füzelerini Türkiye’den çekme kararı yangına körükle gitmek oldu. Füzeler bir türlü geri gelmedi ve (Cumhurbaşkanı Recep Tayyip) Erdoğan, Moskova’yla Rus yapımı S-400 füze savunma sistemlerini satın almak için anlaştı. Ayrıca Ankara, Washington’un 2016’da yaşanan darbe girişimi sırasında Erdoğan’a güçlü destek vermemesine de aşırı tepki verdi.
Türkiye, Donald Trump yönetiminin gelmesiyle iki ülke arasındaki ilişkilerin düzeleceğini ummuştu. Hem Erdoğan, hem de Trump birbirilerine karşı gerçekten de sempati duyuyordu, ancak bu sempati, diyaloğu iyileştirecek kadar yeterli olmadı."