YAŞAM

Fazıl Say: Ülkemde yaşamak ve sanatımı yapmak istiyorum

Dünyaca ünlü piyano sanatçısı ve besteci Fazıl Say, Türkiye'de yıllardır yasaklı gibi yaşadığını ancak sanatını ülkesinde icra etmek istediğini ifade etti: "En üstten en alt kademelere yayılmış 'Fazıl Say defolsun gitsin' algısına karşı mücadele vereceğim. Çünkü 'Fazıl Say defolsun' zihniyetinin kimseye bir faydası yoktur."
Sitede oku

Harbiye Açıkhava Cemil Topuzlu Sahnesi'nde gerçekleşecek konseri iptal edilen Fazıl Say, "Üniversitelerde tekrar konserler vereyim istiyorum, yıllardır davet edilmiyorum, gençlerle buluşamıyorum, bu kapıların da ardına kadar açılması için gayret edeceğim" dedi.

Konseri iptal edilen Fazıl Say: Yapımcı, bu olayı torunlarına gurur duyarak anlatamayacak
Memleketini çok sevdiğini ve sanatını tüm dünyada olduğu gibi kendi ülkesinde de icra etmek istediğini ifade eden Say, "Gelin bu hatalardan dönelim…" çağrısında bulundu.

Sosyal medya hesabından açıklama yapan Say'ın ifadeleri şöyle:

"Öncelikle, yazacaklarım tamamen şahsi konular değildir. Önümüzdeki aylarda tepeden tırnağa görüşmeler gerçekleştireceğim, önümdeki engelleri, önyargıları, yanlış algıları yok etmek istiyorum. Memleketimi çok seven bir insanım, ve sanatımı tüm dünyada olduğu gibi kendi ülkemde de icra etmek istiyorum. Benim konserlerimin sadece bir kaçı Belediyeler ile, önce bu sayının artmasını bu ilişkinin doğmasını, halkla buluşmalarımızda, Belediyelerin desteğinin artmasına çalışacağım… Bu sayı artmalıdır..Bu önyargı kırılmalıdır. Fazıl Say da bir Türk vatandaşıdır, Benimle bir konser için çalışan bir belediye suç mu işlemiş olur, lütfen, bu yanlışlardan dönelim. Sonra Üniversitelerde tekrar konserler vereyim istiyorum, yıllardır davet edilmiyorum, gençlerle buluşamıyorum, bu kapıların da ardına kadar açılması için gayret edeceğim. Şansımı tekrar ve tekrar deneyeceğim.

Öncelikle, yazacaklarım tamamen şahsi konular değildir. Önümüzdeki aylarda tepeden tırnağa görüşmeler gerçekleştireceğim, Önümdeki engelleri, önyargıları, yanlış algıları yok etmek istiyorum. Memleketimi çok seven bir insanım, ve sanatımı tüm dünyada olduğu gibi kendi ülkemde de icra etmek istiyorum. Benim konserlerimin sadece bir kaçı Belediyeler ile, önce bu sayının artmasını bu ilişkinin doğmasını, halkla buluşmalarımızda, Belediyelerin desteğinin artmasına çalışacağım… Bu sayı artmalıdır..Bu önyargı kırılmalıdır. Fazıl Say da bir Türk vatandaşıdır, Benimle bir konser için çalışan bir belediye suç mu işlemiş olur, lütfen, bu yanlışlardan dönelim. Sonra Üniversitelerde tekrar konserler vereyim istiyorum, yıllardır davet edilmiyorum, gençlerle buluşamıyorum, bu kapıların da ardına kadar açılması için gayret edeceğim. Şansımı tekrar ve tekrar deneyeceğim. Önümde zor bir süreç var, ve bakın, neredeyse tüm kapılar kapalı. Devletin kurumlarını zaten geçtim, yıllardır yasaklı gibi bir durumdayım, hem yorumcu hem de besteci olarak… Dünyanın en önde gelen kurumlarıyla yılda 100 kere çalışıyorum, ülkemde bu olamıyor, acı bu… bu durum kime ne kazandırdı ki? En üstten en alt kademelere yayılmış “Fazıl Say defolsun gitsin” algısına karşı mücadele vereceğim. Çünkü “Fazıl Say defolsun” zihniyetinin kimseye bir faydası yoktur, 81 milyon insanın bir tanesine bile faydası yoktur, Bu sadece utanç yaratır, tğm dünyada tepki görür ve hep de tepki gördü, her seferinde.Bakın; bir sanatçının hiç bir suçu yokken kovulma aşamasına gelmesi, işlerinin engellenmesi de bu ülkedeki sanat camiasının kötü etkilenmesine sebebiyet verir, diğer tüm sanatsal faaliyetlerin amacını da anlamsızlaştırır.Bu yanlıştır. Bu hatalardan dönelim istiyorum. Tekrar diyalog ve uzlaşı elimi uzatıyorum. Memleketimde sanatımı pürüzsüz icra etmek istiyorum. Burada herkesten de destek bekliyorum. Sonuna kadar Atatürkçüyüm Gurur duyuyorum bununla…Düşünceler, duruşlar, kültürler farklı olabilir.Ama dost olunmayacak diye bir şey yoktur. Gelin bu hatalardan dönelim.. yazımı paylaşalım.. İçtenlikle #fazilsay

A post shared by Fazil Say (@fazilsay) on Jul 13, 2018 at 1:24am PDT

​Önümde zor bir süreç var, ve bakın, neredeyse tüm kapılar kapalı. Devletin kurumlarını zaten geçtim, yıllardır yasaklı gibi bir durumdayım, hem yorumcu hem de besteci olarak… Dünyanın en önde gelen kurumlarıyla yılda 100 kere çalışıyorum, ülkemde bu olamıyor, acı bu… Bu durum kime ne kazandırdı ki? En üstten en alt kademelere yayılmış 'Fazıl Say defolsun gitsin' algısına karşı mücadele vereceğim. Çünkü 'Fazıl Say defolsun' zihniyetinin kimseye bir faydası yoktur, 81 milyon insanın bir tanesine bile faydası yoktur, Bu sadece utanç yaratır, tğm dünyada tepki görür ve hep de tepki gördü, her seferinde.Bakın; bir sanatçının hiç bir suçu yokken kovulma aşamasına gelmesi, işlerinin engellenmesi de bu ülkedeki sanat camiasının kötü etkilenmesine sebebiyet verir, diğer tüm sanatsal faaliyetlerin amacını da anlamsızlaştırır. Bu yanlıştır. Bu hatalardan dönelim istiyorum. Tekrar diyalog ve uzlaşı elimi uzatıyorum. Memleketimde sanatımı pürüzsüz icra etmek istiyorum. Burada herkesten de destek bekliyorum. Sonuna kadar Atatürkçüyüm Gurur duyuyorum bununla… Düşünceler, duruşlar, kültürler farklı olabilir. Ama dost olunmayacak diye bir şey yoktur. Gelin bu hatalardan dönelim…"

Yorum yaz