CHP'yi ve CHP seçmenini HDP'nin barajı aşmasından 'sorumlu' tutan İçişleri Bakanı, Ağrı'nın Doğubeyazıt ilçesinde Mevlüt Bengi adlı vatandaşın direğe bağlanarak infaz edilmesinde sonra da HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan'ı arayarak "Size haddinizi bildireceğiz, size artık yaşama hakkı yok, nereye gidiyorsanız gidin" ifadelerini kullandı. Buldan'ın duyurduğu telefon görüşmesinin ardından Soylu bir açıklama daha yaparak, "Dahası da var" dedi.
'İKTİDAR ÇEVRESİNDE DAHA FAZLA YER KAPMAK İÇİN BAŞLATTIĞI BİR EL YÜKSELTME OPERASYONU…'
RS FM'de yayınlanan Yavuz Oğhan'dan Bidebunudinle programına konuk olan siyaset bilimci Ahmet İnsel, İçişleri Bakanı Soylu üzerinden dönen tartışmaları değerlendirdi.
"Süleyman Soylu ne kadar Adalet ve Kalkınma Partisi'ni temsil ediyor bilmiyorum. Kendisi kökten bir Adalet ve Kalkınma Parti'li değildir. Bundan 10 yıl önce Tayyip Erdoğan'la ilgili çok ağır sözler söylüyordu." diyerek sözlerine başlayan İnsel, "Dolayısıyla bu biraz, kendisinin daha fazla göze girme, iktidar çeperinde daha fazla yer kapma için başlattığı bir el yükseltme operasyonu mudur yoksa Saray'dan Erdoğan'ın denetiminde başlayan bir yeni saldırı dalgası mıdır bilemiyorum." ifadelerini kullandı.
'SORUMLULUĞU AK PARTİ'NİN ÜZERİNDEDİR'
"Süleyman Soylu'nun bu tavrı şahsi midir ya da kendisinin 'Reis'i en çok koruyan kişi olduğunu göstermek' gibi bir tür endişesi mi vardır yoksa bir yerlerden Erdoğan'ın etrafını sarma hareketinin bir parçası mıdır? Bunların hiçbirini bilmiyorum ama hepsi mümkün. Fakat İçişleri Bakanı olarak bunları yaptığına göre, sorumluluğu Adalet ve Kalkınma Partisi'nin üzerindedir. Bir İçişleri Bakanı bu davranışları sergilediği zaman partisi göbek bağını hızla kesmiyorsa, o zaman o parti durumu kabul ediyor, sindiriyor demektir."