Yeniakit gazetesinin aktardığı habere göre, kendisini ziyaret eden MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi, hakkında yapılan haberlerin içine çekmeye çalışanlara sert tepki gösteren Çakıcı, şunları söyledi: "Hiç kimse ortalığı karıştırmasın. Ben mahkum adamım. Rabbim bana ne kadar ömür verdiyse o kadar yaşayacağım. Af talebim yoktur, asla olmadı! Cumhur İttifakı'na karşı olan eski cumhurbaşkanı yetkisini kullanarak birçok kişiyi affetti. Bunlardan biri KOAH sebebiyle tahliye oldu. Benim Af çağrım kader mahkumları içindir."
'KRİMİNAL SUÇLUYUM AMA…'
Süresiz sağlık raporuyla yeniden gündeme gelen Çakıcı, hastalığının 6 ayrı hastane tarafından tespit edildiğini ve bu yüzden kendisine rapor verildiğini ifade etti.
Kendisi üzerinden Cumhur İttifakı'nın delinmek istendiğini iddia eden Çakıcı, "'Kriminal suçluyum ama doğduğum günden beri vatanıma düşüncede bile ihanet içerisinde olmadım. Amaçları benim üzerimden Cumhur İttifakı'nı delip acaba İyi Parti, CHP, ufak bir olasılıkla HDP ile iktidar olur muyuz düşüncesinde olan küçük beyinlilere soruyorum" dedi.
Karar gazetesinin bazı yazarlarının İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yla birlikte hareket ettiğini ileri süren Çakıcı, şöyle devam etti: "Demirden korkan trene binmesin. Yasaları ihlal ettiysem cezasını da çekmek benim için şereftir. Hakaretler devam ederse, gerekirse eyleme dönüştürebilirim."
Çakıcı'nın mektubu şöyle:
'NE DİYE DÜNYAYI AYAĞA KALDIRDINIZ!'
"Kamuoyuna saygılarımla,
Bu ülkede bugüne kadar ne suç işlemişsem, bedelini ödedim ve cezasını çektim. İşlemiş olduğum suçların arkasındayım.
Bakıyorum ki; Twitlerde, sayın Bahçeli ziyaretime geldiği için onu da konunun içine çekmeye çalışıyorlar. Kişinin işlediği suç kendini ilgilendirir.
'KARAR YAZARLARININ BAZI YAZARLARI VE SOYLU BİRLİKTE HAREKET EDİYOR'
KARAR denen gazete bunu bir hakaret olarak algılayıp, şahsıma 'küstah' kelimesini kullandığı için vermiş olduğum cevap doğal hakkımdır. DEMİRDEN KORKAN TRENE BİNMESİN. Yasaları ihlal ettiysem cezasını da çekmek benim için şereftir. Hakaretler devam ederse, gerekirse eyleme dönüştürebilirim.
Bazı Twitlerde okuyorum, yıllarca ABD, Batı ve Fetö'ye uşaklık, PKK ile işbirliği yaptınız. 16 hastalığım ile Türkiye'nin değişik fakültelerinden ve araştırma hastahanelerinden almış olduğum süresiz kurul raporlarım vardır. Bir gün bile hastalıklarımdan dolayı tahliye talebinde bulunmadım. Hatta Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan gelen 'hastalıklarından dolayı tahliye olmak ister misiniz' diye gelen resmi yazıya ASLA diye cevap verdim.
'DEVLET NEDEN AÇIKLAMA YAPMIYOR?'
3 tanesi Keskin T tipi Cezaevi'nde olmak üzere 5 defa kalp krizi geçirdim. Burnumdan, midemden ve gırtlağımdan gelen 25 poşet kan hala mevcuttur. Buna rağmen hastalıklarıma sığınıp tahliye talebinde bulunmadım. dosyamda 1000'lere yakın kontrol, tedavi ve yatış raporlarım mevcuttur. Tedavilerimin yarıda kesilidğine dair raporlar da dosyamda mevcuttur. Türk Tabipler Birliği denen daha önce PKK ile birlikte ortak hareket eden o doktorlara soruyorum;
Doğu'da hangi yaralı askeri, polisi tedavi ettiniz. Mevcut kurul raporlarıma binaen yukarıda bahsettiğim devam eden hastalıklarım daha kötüye gittiğinden —kronik olduğu için- ya tedavi olup kontrol altına alınacak, ya da hastalıklarım ölümle sonuçlanacak!
Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi'nin verdiği raporu, sanki onlar suçluymuş gibi haber yapıp bir yerleri harekete geçirmek yanlış. Bu ülkede Adalet Bakanlığı'nın Sağlık İşleri Daire Başkanlığı var, UYAP üzerinden tüm hastalıklarım ve raporlarım kayıtlıdır. Ayrıca bu ülkede Sağlık Bakanlığı da var. Daha önceki tüm raporlarım mevcuttur. Devlet neden açıklama yapmıyor?
'SAĞLIĞIMI VE SIHHATİMİ GERİ VERİN, TÜM RAPORLARI İPTAL EDİN'
Türkiye'deki yetkililere ve çok bilmişlere sesleniyorum; Sağlığımı ve sıhhatimi geri verin, tüm raporları iptal edin!
Ben kendime ‘AF' istemiyorum! Kader mahkumları için istiyorum. Neden sayın Bahçeli'yi benim şahsi durumuma alet etmek istiyorsunuz.
Türk Tabipleri Birliği! Yeşil Natocuları, PKK'lıları, DHKP-C'lileri sevmiyorsanız ancak o zaman 'Türk' kelimesini başınıza ekleyebilirsiniz.
Sanki bu ülkede Sağlık Bakanlığı yokmuş gibi kurul raporlarımı araştırmaya aldılar. Belki de benim raporlarımda, fakülte ve hastanelerde görev yapan TTB üyesi doktorlar varsa onların da imzası vardır.
Hiç kimse ortalığı karıştırmasın. Ben mahkum adamım. Rabbim bana ne kadar ömür verdiyse o kadar yaşayacağım. Af talebim yoktur, asla olmadı! ‘Cumhur İttifakı'na karşı olan eski cumhurbaşkanı yetkisini kullanarak birçok kişiyi affetti. Bunlardan biri KOAH sebebiyle tahliye oldu. Üç sene sonra Kandil'de Türk Silahlı Kuvvetleri ile çatışırken Kandil'de öldürüldü. Arşivlere bakın bulun.
'KRİMİNAL SUÇLUYUM AMA VATANIMA DÜŞÜNCEDE BİLE İHANET İÇERİSİNDE OLMADIM'
Kriminal suçluyum ama doğduğum günden beri vatanıma düşüncede bile ihanet içerisinde olmadım. Amaçları benim üzerimden Cumhur İttifakı'nı delip acaba İyi Parti, CHP, ufak bir olasılıkla HDP ile iktidar olur muyuz düşüncesinde olan küçük beyinlilere soruyorum. Bu düşüncedekiler neden hainlik yapıyorsunuz?
NOT: Bütün kurul raporlarım, yukarıda saydığım 6 tane hastanenin bilgisayarlarında kayıtlıdır. Türk Tabipler Birliği önce buradan araştırma yapsın. Kendini devlet yerine koyan PKK ve Fetö sevici STK'lar siz de araştırın.
Kamuoyuna saygılarımla arz ederim. ALAATTİN ÇAKICI"