YENİ ŞEYLER REHBERİ

'Faselis, demokratizasyon getirdi'

Gazetecilerle iletişim ajansları ve şirketler arasında bilgi köprüsü oluşturan Faselis’in kurucusu Aydın Sün, Yeni Şeyler Rehberi programında özellikle çok fazla kendini ifade imkanı bulamayan fikirlerin geniş kitlelere yayılmasını sağladıklarını belirtti.
Sitede oku

Bundan yaklaşık 10 sene önce hayata geçen Faselis isimli girişim, Türkiye'de basın mensuplarıyla halkla ilişkiler şirketleri ve kurumların bir araya gelmesini sağladı. Her an güncellenen gazeteci veri tabanıyla hangi gazetecinin ne yaptığı yakından takip edilirken, nerede çalıştığı da anında bilinebiliyor. Bunun yanında şirketlere kolay ve hızlı bir biçimde bilgi paylaşım imkanı sunuluyor. Ancak en önemlisi Edirne'den Ardahan'a bütün yerel gazeteler, TV ve radyolarla internet siteleri tüm haberlere alternatif bir biçimde ulaşma imkanı buluyor. Sistemin kurucusu ve tepe yöneticisi Aydın Sün, Yeni Şeyler Rehberi programına yaptığı açıklamalarda bir girişim olarak gözünü ABD pazarına diktiğini anlattı:

‘6 KİŞİ SÜREKLİ BASIN LİSTELERİNİ GÜNCELLİYOR'

"Bilgisayar programcılığı okudum. Bilgisayar sektöründe çalıştım. Bütün krizleri yaşadım. Teknoloji gazeteciliği yaptım. İş geliştirme yaptım ve halkla ilişkiler sektöründe çalıştım. Tüm bunların sonucu olarak halkla ilişkiler sektörüne bir proje geliştirdim. Şu anda Türkiye ile birlikte Benelux ülkeleri, Amerika ve Güney Afrika'da faaliyet gösteriyoruz. Biz kurumların medyayla olan ilişkilerinde bir köprü, bir postacıyız. Halkla ilişkiler firmaları bizim esas kullanıcılarımız. Ama arada ajans olmadan medya ilişkisi yürütmek isteyenler de bizi kullanıyorlar. Faselis sadece bir mail gönderme platformu değil, aynı zamanda gazeteciler için bir veri tabanıdır. Ülkenin en güncel ve zengin veri tabanının bu olduğunu söyleyebilirim. Yaklaşık 8 binin ütünde yayın var faaliyet gösteren. Sadece İstanbul'daki değil Muğla'dan Kayseri'ye kadar bütün illerdeki yayınlarla düzenli olarak irtibat halindeyiz. Sadece gazeteler değil internet sitesi, TV ve radyolar gibi tüm yayınları kapsıyoruz. Sürekli güncellenmesi gerekiyor. Mesela Hürriyet gazetesinin birçok yerde büroları var. Bunların bilgilerini tek bir seferde almak mümkün değil her birini ayrı ayrı aramak gerekiyor. Bunun için 6 kişilik bir ekip var ve tüm Türkiye'yi arayıp güncelliyorlar.

Gazeteciler bir ihtiyaçtan belirleniyor. Bir müşteri 'Şu tip yayınlar lazım' diyor. Hemen o tarzda insanları belirliyoruz ardından o alanı güncellemeye devam ediyoruz. Yaptığımız iş aslında deliye pösteki saydırmak gibi. Mesela anneler günü veya sevgililer gününde yayınlar özel ekler yapıyor ve çeşitli kişiler tanımlıyorlar. O tüm yayınları arayıp ilgililerin isimlerini bulmaya çalışıyoruz. Kişisel Verileri Koruma Kanunu, Avrupa'daki benzer bir kanunun yansıması gibi. Biz bunu sadece Türkiye'de değil Avrupa'da da öyle kullanıyoruz. Sadece isim veya veri olmuyor. Siz bu listeyi tutuyorsanız o insanları uyarmak zorundasınız. Bun ne yazık ki herhangi bir firmanın tutması çok zor. Bunu yaptıklarında kendileri tutarlarsa çok ciddi sorunlar yaşarlar.

İnsanların ellerindeki sistemi ne kadar düzgün kullanıp kullanmadıkları önemli. Bir deodorant bültenini bir ajans çalışanı ekonomi listesine gönderiyorlarsa bu da onların yanlış kullandığının göstergesi. Bizde oturmuş bir halkla ilişkiler sektörü de önemli. Bir teknoloji yazarına insanların ulaşması önemli olabilir ama Ardahan'daki yerel basına ulaşmak isteseler ne yapacaklar? Neredeyse imkansız bu. Bugün belirli siyasal haberlerin çıkacağı çok fazla medya kalmadı. Belirli siyasal görüşleri yerele ulaştırmanın en önemli kaynağı Faselis kaldı."

Yorum yaz