EKONOMİ RAPORU

'24 Haziran'da işin rengini ekonomi belirleyecek'

Analist Enver Erkan, piyasaların cumhurbaşkanlığı seçiminde hiçbir ihtimali dışlamadığını belirtirken, siyasi iktidarların kaderinin ekonomi ile şekillendiğine dikkat çekti. Erkan, Meclis çoğunluğu ve cumhurbaşkanının farklı taraflardan olması durumunda uzlaşının gerekliliğine de vurgu yaptı.
Sitede oku

Dolar/TL, haftanın son gününde 4.74
Türkiye, 24 Haziran Pazar günü Cumhurbaşkanı Seçimi ve 27. Dönem Milletvekili Genel Seçimi için sandık başına gidecek. Seçimde ortaya çıkacak tablo, yatırımcı ve piyasalar açısından büyük önem taşıyor. Ekonomide yeni yol haritası yeni seçilecek cumhurbaşkanına göre şekillenecek. Seçimin ilk turda sonuçlanıp sonuçlanmaması ve Türkiye Büyük Millet Meclis'inde (TBMM) ortaya çıkacak aritmetik, çoğunluk, piyasalar üzerinde belirleyici olacak. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde hiçbir aday yüzde 50 üzeri çoğunluğu yakalayamazsa, en fazla oyu alan iki aday arasında 8 Temmuz'da seçimin 2. turu gerçekleştirilecek.

24 Haziran'a geri sayım sürerken, finansal analist Enver Erkan, olası senaryoları ve bu senaryolara göre ortaya çıkabilecek tabloyu RS FM'de değerlendirdi.

'BEKLENTİ, SEÇİMİN BAŞA BAŞ GEÇECEĞİ YÖNÜNDE'

GCM Menkul Kıymetler Araştırma Uzmanı Enver Erkan, Cumhurbaşkanlığı seçiminde piyasaların direkt olarak odaklandığı ve fiyatladığı bir sonuç olmadığını söyledi.

Seçimin başa baş geçeceğini öngören ve hiçbir ihtimalin dışlanmadığını kaydeden Erkan, seçimin hangi Cumhurbaşkanı adayının kazanacağı kadar, Meclis çoğunluğunun hangi ittifakta olacağının da çok önemli olduğunu ifade etti: "Eğer Meclis çoğunluğu ve Cumhurbaşkanı farklı taraflardan olursa uzlaşmanın sağlanması lazım. Bu noktada liderlerin ve partilerin de biraz sağduyulu davranması gerekiyor, Türkiye'nin çıkarlarını ön plana koymaları gerekiyor."

Zeybekci: TCMB'nin döviz satarak kura müdahale etmesine karşıyım
'EKONOMİ, SİYASİ İKTİDARLARIN KADERİNİ BELİRLİYOR'

Enver Erkan, seçimin önemli bir belirsizlik kaynağı olduğunu belirtirken, seçimle ekonomi politikalarının iç içe olduğuna dikkat çekti.

Günümüzde siyasi iktidarların kaderinin ekonomi ile şekillendiğine dikkat çeken Erken, "Adayların vaatlerinin de ekonomi üzerine yoğunlaştığı düşünecek olursak, bir anlamda işin rengini ekonomi belli edecek diyebiliriz" dedi.

IMF, Türkiye için 'acil durum grubu oluşturdu'
'SONUÇ NE OLURSA OLSUN YABANCI YATIRIMCIYA GÜVEN MESAJI VERİLMELİ'

Finansal analist Enver Erkan, yabancı yatırımcının yaklaşımının önemine de vurgu yaptı.

Klasik yaklaşımda yabancı yatırımcının mevcut düzenle iş yapmayı sevdiğini, muhalefet adayının kazanması durumunda tanıma evresi gerekeceğini hatırlatan Erkan, güven unsuruna dikkat çekti: "Son yıllarda ekonomik dalgalanmalar yaşandı. Bunda tabii etkili olan iç ve dış faktörler var, enflasyon çok önemli bir kırılganlık. Seçim sonucu ne olursa olsun, sayın Erdoğan da kazansa, muhalefet adaylarından birisi de kazansa en önemli unsur güven unsuru. Seçimin hemen ertesinde verilecek ilk mesajların da çok önemli olduğunu düşünüyorum. Uzlaşı ortamı sağlanması durumunda siyasi tansiyon düşecektir, bunlar elbette yatırımcı tarafında da karşlılık bulacaktır. Para politikası-mali politika dengesinin nasıl sağlanacağı, Merkez Bankası'nın durumu, ekonomik reformların ne şekilde yapılacağı asıl belirleyiciler olacak yatırımcılar için."

Fitch, Türkiye'nin büyüme tahminini düşürdü
'YATIRIMCI İÇİN EKONOMİ KADAR DIŞ POLİTİKA, YARGI, ÖZGÜRLÜKLER VE SOSYAL EŞİTLİK DE ÖNEMLİ'

Enver Erkan, 24 Haziran'da sandıktan çıkacak sonuç her ne olursa olsun piyasalarda kısa vadeli dalgalanmalara hazır olunması gerektiğine dikkati çekerken, takip eden günlerde ise denge arama sürecine girileceğini söyledi.

Erkan, ekonomik reformların yanı sıra ekonomiyi dolaylı olarak etkileyecek ve yatırımcı algısını şekillendirecek diğer etmenlere de vurgu yaptı: "Siyasi tansiyondan tutun, jeopolitik dengelere, dış ülkelerle olan ilişkilere, ülkede adaletin yargının, sosyal eşitliğin, özgürlüklere kadar bir sürü başlığı kapsıyor aslında. Bütün siyasi partilerin de bunlara yönelik verdikleri vaatlerin hemen hemen birbirine benzediğini görüyoruz. İşin bir tarafta da sosyal boyutu var: değer kaybeden bir TL, işsizlik sorunu, hane halklarının alım gücünün zayıflaması, çarşı pazardaki artan fiyatlar bundan genel bir hoşnutsuzluk var. Tabii ki hangi partiden çıkarsa çıksın ekonomi yönetimleri bu konulara eğileceklerdir."

Alman uzman: Türkiye'de olası iki senaryo var
'ÖNÜMÜZDEKİ 5 YILLIK SEÇİMSİZ PERİYOT, İLERLEME SÜRECİ OLABİLİR'

GCM Menkul Kıymetler Araştırma Uzmanı Enver Erkan, Türkiye'nin son dönemde üst üste yaşadığı seçim süreçlerini işaret etti ve yeni bir seçimin normal karşılanmayacağını söyledi.

Bu süreçlerde Türkiye'nin ekonominin ilerlemesi anlamında da kaybettiğini, icracılıktan alıkonduğunu ifade eden Erkan, önümüzdeki beş yıllık sürecin öneminin altını çizdi: "Türkiye'yi 5 yıllık bir seçimsizlik periyodu bekliyor. Bu beş yıl bizim açımızdan önemli bir ilerleme periyordu olabilir. Seçimsiz geçmesi beklenen bu 5 yıllık bir süreç aslında, sorunlarını halletmiş, kendi içindeki ekonomik dönüşümünü tamamlamış, yapısal değişiklikleri halletmiş, sanayi üretimine, tarımsal üretime önem vermiş, kendi markalarını yaratmış, teknoloji ihraç eden bir Türkiye dönüşümüne doğru gidilebilecek bir süreç."

Yorum yaz