Einstein'ın söz konusu notlarda Japon, Çinli, Sri Lankalı ve Doğu Akdenizliler hakkındaki izlenimlerinin soğuk, duyarsız ve aşağılayıcı ifadelerle dolu olması dikkat çekti. Fakat Einstein'ın bu izlenimlerini, henüz Nazi zulmüne tanık olmadan ve ABD'de savaş sonrası yıllarda destek verdiği medeni haklar hareketi gibi ırkçılık konusundaki duyarlılığının gelişmesine vesile olan toplumsal hareketlerle tanışmadan yazdığına işaret edildi.
Seyahatinin ilk durağında Japonya'ya uğrayan Einstein, Japonlar için şu ifadeleri kullandı: "Ortalama bir Japon sorunsuz, gayrişahsi, kendisine düşen sosyal işlevi herhangi bir beklentisi olmadan yerine getiriyor. Milletiyle ve ülkesiyle gurur duyuyor. Avrupa değerleri için kendi adet ve geleneklerinden vazgeçmiş olmak milli gururunu kırmamış belli ki."
Einstein'ın bu bakışından Çinliler de nasibini aldı. Bir yandan onları 'çalışkan' diye niteleyen bilim adamı, öte yandan Çinli çocukları 'hissiz', 'bön' gibi sözcüklerle tarif etti. Einstein, Çinliler için "Tuhaf, sürü gibi bir millet. İnsandan çok otomata benziyorlar" ifadelerine yer verdi. Çinlilerin kafasının mantığa ve matematiğe çalışmadığına dair seyahati sırasında tanıştığı Portekizli bir öğretmenin ifadelerini aktaran Einstein, günlüğüne "Çinliler dünyadaki tek ırk olsaydı ne acı olurdu. Bizim gibiler için bunun düşüncesi bile korkunç" diye yazdı.
Einstein seyahatinin son bölümünde Doğu Akdeniz ve bugünkü Filistin topraklarına uğruyor. Limana yanaşan gemiyi saran Arap tüccarların üst güverteyi bir anda 'pazar yerine çevirdiğini' aktardı. Ona göre Doğu Akdenizliler 'bağıran çağıran, abartılı el kol hareketleri yapan, içinde her renkten insanın olduğu bir güruh'. Ortadoğulular için aynı anda hem 'iğrenç' hem de 'güzel' diyen Einstein, onları bir yandan 'haydut-gibi', 'pis' gibi ifadelerle tarif ederken, diğer yandan 'yakışıklı ve zarif' olarak nitelendirdi.
Einstein İkinci Dünya Savaşı'nı izleyen yıllarda ABD'de ırkçılığa ve siyahlara yönelik ayrımcılığa karşı çıkan medeni haklar hareketine etkin destek verdi. Hatta bu yüzden Federal Soruşturma Bürosu (FBI) tarafından takibe alındı.