Gazetenin ilk sayfasında zirvenin 'Kuzey Kore ve ABD arasındaki aşırı düşmanca ilişkilere son verme' ve 'iki ülke halkının çıkarlarında yeni bir gelecek açma, küresel barış ve bolluk' için yapıldığını belirtse de bazı uzmanlar gazetenin anlaşmada yer alan 'nükleer silahlardan arındırılması' ifadesine çok az yer verdiğini vurguladı.
ABD Başkanı Donald Trump ise, Twitter hesabından yaptığı açıklamada "Artık Kuzey Kore'den gelen bir nükleer tehdit yok. Kim Jong-un'la görüşmek ilginç ve oldukça olumlu bir deneyimdi. Kuzey Kore'nin gelecekte büyük bir potansiyeli var!" dedi.
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, ABD Başkanı Donald Trump ve Kuzey Kore lideri Kim-Jong-un arasındaki zirvenin sonuçlarını olumlu bulduklarını ancak şeytanın ayrıntıda gizli olduğunu söyledi.
Ryabkov, "İleriye dönük önemli bir adım atılmasından memnun olmamamız imkansız. Ancak şeytan ayrıntıda gizlidir ve anlaşmaları somut olarak görmemiz gerekiyor'' dedi.
Dumlupınar Üniversitesi Öğretim Görevlisi Barış Adıbelli, Singapur'da gerçekleşen Trump-Kim zirvesinin ABD ve Kuzey Kore’nin başarısı olmadığını, esas başarının Çin’e ait olduğunu belirtti.
Dr. Mühdan Sağlam’a göre, Trump’ın Çin’e teşekkürü, Kuzey Kore’nin nükleer silahlardan arındırılma sürecinde Güney Kore ve Japonya’nın Kuzey Kore’ye yardım edeceğini söylemesi ve Rusya’nın bu süreci özellikle Çin üzerinden yürütmesi, vitrinde iki aktör ABD ve Kuzey Kore görünse de perde arkasında altılı formüle uyulduğunun göstergesi.