‘ABD 3 ÖNEMLİ CEPHEDE BÜYÜK YARA ALDI'
Rusya Devlet Başkanı Putin'in, 2007 yılındaki sarf ettiği sözlerine atıf yapan açıklamasını Vatan Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Doğu Perinçek, Sputnik'e değerlendirdi. Perinçek'e göre, Putin'in atıfta bulunduğu ABD politikaları, son yıllarda 3 önemli cephede önemli dirençle karşılaştı. Bu cepheler, Batı Asya'da Türkiye, Irak, İran, Rusya ve hatta Suriye'nin oluşturduğu cephe; Avrupa'da Almanya'nın başını çektiği cephe ve Uzakdoğu'da ise Çin Halk Cumhuriyeti'nin öncü olduğu cephe oldu.
Perinçek "Sayın Putin, sanıyorum, yaptığı açıklamada Amerika Birleşik Devletleri'nin müttefiklerini işaret ediyor. Yani özellikle Almanya, Fransa, İngiltere ve hatta Türkiye'yi kast ettiğini düşünüyorum. Çünkü o arkada kalan yıllarda özellikle Almanya, Fransa ve İngiltere, ABD'nin kuyruğuna takılmıştı. Ve bu ülkeler Rusya'ya, Ukrayna'ya ve Kırım'a yönelik ABD tehditleriyle birlikte hareket ediyorlardı. Ama arkada kalan bu dönemin sonunda Atlantik Paktı (NATO) içerisinde çok ciddi bir yarılma olduğunu görebiliyoruz" dedi.
Almanya'nın ABD'ye karşı isyan başlattığına, Türkiye'nin bir süredir "ABD'ye karşı mücadele ettiğine" işaret eden Perinçek "Amerika'ya karşı bir isyan başladı ve bunun da başını da Almanya çekiyor. Ama Almanya'dan önce Türkiye, ABD'nin ikinci bir İsrail, Kürdistan dayatmasına karşı tavır aldı. 2014'ten sonra Türk Silahlı Kuvvetleri, PKK'yı hendeklere gömmek için silahlı harekat başlattı. 2016 yılında Türk ordusu Fırat Kalkanı Harekatı'nı gerçekleştirerek Amerika-İsrail koridoruna girdi. Derken bütün bunların üstüne Afrin Harekatı geldi. Atlantik sistemi içerisinde Türkiye, Batı Asya'da ABD'ye karşı mücadele etmeye, ABD'nin piyonlarının üzerine yürümeye başladı. Öte yandan, Almanya da Amerika'yla ticaret savaşlarına başladı ve Almanya-ABD gerginliği bir süre içerisinde Fransa ve İngiltere tarafından da paylaşıldı. Kısacası ABD'nin yapayalnız kaldığını görüyoruz" ifadelerini kullandı ve şöyle devam etti:
"Hatırlayacaksınız, ABD Başkanı Donald Trump, Almanya Başbakanı Angela Merkel'in elini sıkmamıştı. Buna karşılık Trump da Almanya'ya gittiği zaman, Trump'ı fotoğrafın kenarına attılar. Kısacası Almanya ve ABD arasında çetin bir rekabet başladı. Hatta en son Alman arabalarına yüksek gümrük vergileri kondu. Almanya-ABD arasındaki ticaret savaşı aynı zaman siyasi planda da devam ediyor. Almanya, Rusya'ya yaklaştı. En son Merkel, Çin'deydi, Çin'e de yaklaştı. Böylece Almanya, Amerika'ya kafa tutan bir çizgiye girdi. Fransa ve İngiltere'nin de Almanya'nın Amerika'ya karşı muhalefetini paylaşıyor. Bu da ikinci cephe."
‘ABD'NİN KÜRDİSTAN PLANLARI DA BOZGUNA UĞRATILDI'
Son 10-11 yıllık dönem içinde NATO'da da kırılmalar yaşandığına işaret eden Perinçek "Bu süreç içerisinde Sayın Putin'in de işaret ettiği gibi Atlantik Paktı içerisindeki bu ülkeler gerçekleri gördü, ABD'nin tek kutuplu dünya planının gerçekçi olmadığını anladılar. Ve Amerika'nın tek kutuplu bir dünya kurma yeteneğine, birikimine sahip olmadığını gördüler. Bu arada Çin ekonomide büyük ataklar yaptı; keza Hindistan da öyle. Rusya ise Amerika'ya direndi. Bazıları Rusya'nın teslim olacağını düşündüler ama yanıldılar. Bu süreçte Türk Silahlı Kuvvetleri de Amerika'nın Kürdistan planına tavır aldı. Batı Asya'da bir beraberlik oluştu. Türkiye, Irak, İran, Suriye ve Rusya'yı yanına alarak ABD'nin Kürdistan planını bozguna uğrattılar. Bütün bu gelişmeleri, Sayın Putin'in değerlendirdiği gözüküyor. Buradan aynı zamanda Atlantik Paktı içerisinde arkada kalan dönemde ABD'ye bağlı tavırlar alan ülkelere sitem olarak görüyorum" ifadelerini kullandı.
ABD-Çin arasında ticaret savaşının da etkisine işaret eden Perinçek "ABD-Çin arasında ticaret savaşı başladı. Ateşkesin sürekli olmadığı gözüküyor. Kaldı ki ABD'nin Güney Çin Denizi'nden Çin'i tehdit ettiğini ve KDHC'ye karşı da silahlı tehditlerde bulunduğunu biliyoruz. ABD'ye karşı açılan bir cephe de orası. Ve Çin, ABD'nin baskılarına boyun eğmeyeceğini açıklıyor. Bütün bunlara, Güney Amerika'yı ekleyebiliriz. Venezüella, Güney Amerika ülkelerinin başını çekiyor. Başta Küba olmak üzere Güney Amerika'nın arka bahçesi olmamak için ABD ile mücadele ediyor. Bunların hepsini topladığınız zaman arkada kalan 7-8 yılın ABD açısından parlak geçmediğini, hedeflerine ulaşamadığını görüyoruz. Bunu zaten kendisi de itiraf ediyor. Bu yılın başında Trump'ın güvenlik- siyaset belgesinin başında Amerika'nın yeniliğine işaret ediliyordu. Yani ABD'nin bir anlamda kabuğuna çekilerek tekrar özellikle ekonomik alanda milli sınırlarını güçlendirme kararı aldığını görüyoruz. Kaldı ki, bu yenilgiyi ABD kendi bile kabul ediyor" diye ekledi.