DÜNYA

Türkiye'den ABD'ye F-35 tepkisi: Karşılık vermeye mecbur kalırız

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Aksoy, ABD Kongresi'ndeki F-35 kararına ilişkin olarak "Bu gibi adımlar halinde biz de karşılık vermeye mecbur kalırız" dedi. Aksoy, ABD'den bir heyetin Türkiye'de Menbiç konusunda bugün görüşmelerde bulunduğunu da bildirdi.
Sitede oku

ABD Temsilciler Meclisi, Türkiye'ye F-35 satışını askıya alan tasarıyı kabul etti
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Türkiye’nin de üretim ortağı olduğu F-35 savaş uçaklarının Türkiye’ye sevkinin engellenmesini öngören ABD Senatosu’ndaki karara ilişkin “Bu sadece ABD’nin yönettiği bir program değil, çok uluslu bir program. İmzalanan sözleşme çerçevesinde herkesin yükümlülükleri belli ve bunların yerine getirilmesini bekliyoruz. Bu gibi adımlar ABD ile müttefiklik ilişkimizin ruhuna da aykırı. Sayın Bakanımızın söylediği gibi böyle adımlar olması halinde biz de karşılık vermeye mecbur kalırız” dedi.

Aksoy, ABD'den bir heyetin Türkiye'de Menbiç konusunda bugün görüşmelerde bulunduğunu da belirtirken ABD’den gelen S-400 açıklamalarına ilişkin “S-400 konusunda tutumumuzu her zaman söylüyoruz. Bu konuda anlaşmamızı imzaladık ve üretim de başladı” ifadelerini kullandı.

'İRAN İLE NÜKLEER ANLAŞMANIN KORUNMASI ÇABALARINI DESTEKLİYORUZ'

İran'la nükleer anlaşmadan çekilen Trump, bu kez de Kuzey Kore zirvesini iptal etti
Aksoy, düzenlediği basın toplantısında Türkiye’nin diplomasi gündemine ilişkin açıklamalar yaptı ve gazetecilerin sorularını yanıtladı. ABD’nin İran ve P5+1 ülkeleri ile yaptığı nükleer anlaşmadan çekilme kararını değerlendiren Aksoy, “ABD’nin keyfi biçimde çok taraflı anlaşmadan bir çekilmesi en temel uluslararası hukuk kurallarına aykırılık teşkil ediyor. Bu tek taraflı tasarruf, uluslararası toplumun da büyük tepkisine neden oldu. Bu anlaşma, yıllar süren diplomatik müzakereler sonucu ortaya çıktı. Bu müzakerelerde biz de önemli bir rol oynadık. Dolayısıyla bu anlaşmanın, uluslararası topluma ait önemli bir kazanım olduğunu unutmamak gerekiyor” dedi. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın, İran’ın bu anlaşmaya uyduğunu defalarca teyit ettiğini kaydeden Aksoy, “ABD’nin bu kararı diğer imzacı ülkeler tarafından kabul edilmedi, bunu son derece olumlu buluyoruz. Biz de planın korunması yolunda çabaları destekliyoruz” diye konuştu.

Aksoy, Türkiye’nin tarihsel tecrübelerinin, İran’ın tecrit edilmesi teşebbüslerinin faydadan çok zarar getireceğini gösterdiğini vurgulayarak “Bölgemizin istikrarı açısından İran’ın potansiyelinden yapıcı bir biçimde yararlanılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu bakımdan İran’la yürüttüğümüz açık siyasi diyalogun, sadece ülkemizin değil, bölgesel ve küresel meselelerin halli bakımından da önemli olduğunu düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

'ŞİRKETLERİMİZİN ÇIKARLARINA ZARAR GELMEMESİ İÇİN GEREKLİ GİRİŞİMLERDE BULUNACAĞIZ'

ABD'den İran'daki havayolu şirketleriyle ilişkili Türk şirketlerine yaptırım
ABD’nin iki Türk havacılık şirketine İran’la iş yaptıkları gerekçesiyle yaptırım uygulama kararıyla ilgili olarak da Aksoy, “Biz kendi firmalarımızın çıkarlarını korumak için elimizden geleni yapacağız. Sadece bizim firmalarımız yok, Avrupa ülkelerinin firmaları da söz konusu. Bu konuda bizim AB yetkilileriyle de görüşmelerimiz devam ediyor. Bu durumu kontrol altına almak, firmalarımızın çıkarlarına zarar gelmesini engellemek için gerekli tüm girişimlerde bulunacağımızı söyleyebilirim” dedi.

'F-35’LERLE İLGİLİ KARŞILIK VERMEYE MECBUR KALIRIZ'

ABD Temsilciler Meclisi, Ulusal Savunma Yetkilendirme yasası olarak bilinen ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) bütçesine ilişkin yasa tasarısını 66'ya karşı 351 oyla kabul etti. Tasarıda, Türkiye'ye F-35 satışının askıya alınması da öngörülüyor.

Aksoy, ABD Temsilciler Meclisi’nin Türkiye’nin de üretim ortağı olduğu F-35 savaş uçaklarının Türkiye’ye satışının yasaklanmasını öngören tasarıyla ilgili olarak şöyle konuştu:

İlk Türk F-35'i uçuşunu yaptı, uçakların yeni yuvaları belli oldu
“ABD’li bazı senatörler F-35 savaş uçaklarının ülkemize transferinin engellenmesi amacıyla bir yasa tasarısı sundular. Bu tasarıda, F-35’lerin sevkiyatı, S-400 kararımızdan vazgeçmemize ve rahip Brunson’ın tutukluluk halinin son bulmasına bağlanıyor. Bunlar çok farklı konular, elmalarla armutları aynı sepete koymamak gerekiyor. Biz F-35 programı kapsamında üzerimize düşen yükümlülükleri harfiyen yerine getirdik. Zaten bu sadece ABD’nin yönettiği bir program değil, çok uluslu bir program. İmzalanan sözleşme çerçevesinde herkesin yükümlülükleri belli ve bunların yerine getirilmesini bekliyoruz. Bu gibi adımlar ABD ile müttefiklik ilişkimizin ruhuna da aykırı. Sayın Bakanımızın söylediği gibi böyle adımlar olması halinde biz de karşılık vermeye mecbur kalırız.”

'MENBİÇ YOL HARİTASINA İLİŞKİN GÖRÜŞMELER YAPILIYOR'

Aksoy, ABD’nin eski Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’un Şubat ayındaki Ankara ziyareti sırasında Türkiye ile ABD arasındaki sorunların çözümü için kurulması kararlaştırılan mekanizma kapsamında ikinci çalışma grubu olan Suriye konulu çalışma grubunun toplantısının bugün Ankara’da yapılmakta olduğunu açıkladı. Aksoy, “ABD heyetini ülkemizde ağırlıyoruz. Daha sonra Sayın Bakanımız [Çavuşoğlu] 4 Haziran’da Washington’u ziyaret edecek ve ABD Dışişleri Bakanı Pompeo ile Münbiç yol haritasının uygulamaya geçirilmesi konusunda ve ikili ilişkilerimizle ilgili görüşmelerde bulunacak” dedi.

'LAVRENTYEV VE VERŞİNİN’LE SURİYE GÜNDEMİ MASAYA YATIRILDI'

Şam'da Esad'la görüşen Lavrentyev ve Verşinin, Ankara'ya geldi
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev ve Rusya Dışişleri Bakanlığı Ortadoğu ve Kuzey Afrika Dairesi Başkanı Sergey Verşinin, Şam'da Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile görüştükten sonra dün Ankara'ya gelerek Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sedat Önal’la görüşmüştü. Bu görüşmeye ilişkin bir soruyu yanıtlayan Aksoy, “Suriye gündemi belli, bu konular, Astana görüşmeleri, anayasa komitesinin kurulması gibi konular masaya yatırıldı” dedi.

'S-400 KONUSUNDA ANLAŞMAMIZI İMZALADIK, ÜRETİM DE BAŞLADI'

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun “Türkiye’nin hiçbir zaman S-400 almayacağını umuyorum” açıklamasını da değerlendiren Aksoy, “S-400 konusunda tutumumuzu her zaman söylüyoruz. Bu konuda anlaşmamızı imzaladık ve üretim de başladı. Biz kısa dönemde hava savunma sistemimizi bir yerden tedarik etmek zorundayız. Bunu Avrupa ve ABD’den alamadığımız için Rusya’dan aldık, bundan daha doğal bir şey olamaz. Bu kısa dönemli. Ama orta ve uzun vadede mesela Patriot sistemleri için ABD’lilerle görüşmelerimiz devam ediyor” dedi.

'BALKANLARLA İLGİLİ GİZLİ GÜNDEMİMİZ YOK'

Rus uzmandan, Pompeo’nun ‘Türkiye ve Rusya, Balkanlar'ı istikrarsızlaştırmayı amaçlıyor’ açıklamasına yanıt
Aksoy, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun “Türkiye ve Rusya, Balkanları istikrarsızlaştırmaya çalışıyor” açıklamasına da yanıt verirken “Bazı çevreler, ülkemizin Balkanlarla güçlü işbirliğine farklı anlamlar yüklüyorlar. Bizim oradaki çalışmalarımızı manipüle etmeye çalışıyorlar. Bizim, Balkan ülkelerinin ekonomik kalkınmasını ve siyasi istikrarını sağlamaktan başka bir düşüncemiz yok. Herhangi bir gizli gündeme sahip değiliz” diye konuştu.

'AP, ZATEN TÜRKİYE’YE GÖZLEMCİ GÖNDERMİYOR, AGİT’TEN GÖZLEMCİLER GELECEK'

Aksoy, Avrupa Parlamentosu’nun (AP) 24 Haziran seçimleri için Türkiye’ye gözlemci göndermeyeceğinin açıklanmasıyla ilgili olarak ise “Gerçekten buna bir anlam veremiyoruz. Avrupa Parlamentosu zaten bugüne kadar Türkiye’ye gözlemci göndermedi. Ülkemize AGİT ve Avrupa Konseyi tarafından gözlemci gönderiliyor. Herhalde AP üyesi bazı parlamenterlerin böyle bir teşebbüsü oldu. Bence çok alakasız bir açıklama oldu. Biz de zaten AP’den gözlemci talep etmedik” diye konuştu.

İsrail parlamentosu ‘Ermeni soykırımını’ görüşecek
'1915 İLE HOLOKOST’U AYNI KEFEYE KOYMAK İSRAİL’E DE ZARAR VERECEKTİR'

İsrail parlamentosu Kneset’e sunulan 1915 olaylarının soykırım olarak tanınmasını öngören tasarıyla ilgili bir soruyu da yanıtlayan Aksoy, “1915 olayları siyasi değil tarihi ve hukuki bir konu. Bir olayın soykırım olup olmadığını ancak yetkili mahkemeler karar verebiliyor. Bizimle tarihi ve hukuki temelde masaya oturamayan bazı ülkeler konuyu siyasi olarak gündeme getirmeye çalışıyorlar. Aslında bu da bizim tezlerimizde ne kadar haklı olduğumuzu ortaya koyuyor. İsrail’in böyle bir girişimde bulunması, Birinci Dünya Savaşı koşullarında hayatını kaybeden farklı dinlere mensup Osmanlı milletlerine de saygısızlık. Bunların arasında Yahudiler de var. Ayrıca İsrail’in 1915 olaylarıyla Holokost’u aynı kefeye koyması, öncelikle kendine zarar verecektir diye düşünüyoruz” diye konuştu.

Yorum yaz