Bakan Maliki, dosyayı teslim ettikten sonra düzenlenen basın toplantısında, Filistinliler için adaletin sağlanması amacıyla tarihi bir adım attıklarını söyledi.
Maliki, "UCM Başsavcısı Fatou Bensouda'ya teslim ettiğimiz dosyayla hemen ve gecikmeden bir inceleme yapılması talebinde bulunduk. Dosyada işlenen suçlara ilişkin yeterince delil var. Bu adımı, nesilden nesle İsrail'in cezalandırılmadan işlediği suçlardan dolayı acı çeken Filistinliler için attık." dedi.
Suçlara sebebiyet verenlerin sorumlu tutulması gerektiğini belirten Maliki, "Teslim ettiğimiz dosyanın içerisinde Filistin topraklarında ve sınırlarında işlenen bütün suçlar mevcut. Buna Doğu Kudüs ve Gazze Şeridi de dahil. Özellikle Büyük Dönüş Yürüyüşü'nde yapılan acımasız saldırıyla ilgili deliller de var. Bu adaletsizliğin Filistin'in geleceği olmasına izin vermeyeceğiz." ifadesini kullandı.
Maliki ayrıca, incelemeye yardımcı olmaya ve ilerlemesi için tam destek vermeye hazır olduklarını kaydetti.
Filistin yönetiminin İsrail'in saldırısını Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne (UCM) taşıması, İsrail tarafından ise 'yasal geçerliliği olmayan bir adım' olarak değerlendirildi. İsrail Dışişleri Bakanlığı, Maliki'nin İsrail ile ilgili dosyayı UCM'ye teslim etmesinin ardından yazılı bir açıklama yaptı.
İSRAİL'DEN 'ULUSLARARASI HUKUKA UYGUNLUK' YANITI
Filistin tarafının İsrail'le barış sürecini sürdürmeye çalışmak yerine UCM'yi "siyasi amaçları ve kendi çıkarları için kullandığı" iddiasında bulunulan açıklamada, "Filistin'in bir 'devlet olmaması' ve İsrail'in UCM'ye üye olmaması nedeniyle Filistinliler tarafından yapılan başvuru yasal olarak geçersizdir" ifadelerine yer verildi.
İsrailli askerlerin, ABD'nin Tel Aviv büyükelçiliğini Kudüs'e taşımasını protesto eden göstericilere ateş açması sonucu 60'tan fazla Filistinli hayatını kaybetmiş, binlerce kişi yaralanmıştı. Filistin, 2015'te Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne üye olmuştu, ancak İsrail'in UCM'ye üyeliği bulunmuyor.