Danimarka'da medya, iktidardaki koalisyonun bu konuda fikir birliğine sahip olmadığını iddia ediyor ve krizin kapıda olduğu tahmininde bulunuyor. Her şey, 47 bin vatandaşın imzaladığı toplu dilekçeyle başladı. Ülke yasalarına göre, en az 30 bin imza toplayan dilekçeler parlamento tarafından incelenmek zorunda.
Tartışmaların ne sonuçlar doğuracağı henüz bilinmiyor. Avrupa Hahamlar Konseyi'nden Sputnik'e yapılan açıklamada, Danimarka'nın öncü partileri Venstre (sol), Muhafazakar Halk Partisi ve Liberal Parti'nin katiyen yasağa karşı olduğu kaydedildi. Ancak vekiller kendi takdirine göre oy verebiliyor, bu yüzden partilerin konsolide duruşu söz konusu değil.
'ÇOCUK SAĞLIĞI İÇİN TEHLİKELİ'
Açıklamada, "Erkek çocuğu 18'e bastığında, böyle ameliyata kendisi karar vermeli" dendi.
Komşu Norveç'te bu hikaye bir yıl önce başladı. Çocuk ombudsmanı Anne Lindboe, devlet radyosu NRK'ya açıklamasında, sünnetin hiçbir tıbbi gerekçesinin bulunmadığını belirterek, "Norveç'in tıp topluluğu net bir biçimde şunu ortaya koydu: bu süreç küçük erkek çocukları için çok acı verici" dedi.
Hükümet, sağlık uzmanlarına kulak verdi. 16 yaş altı çocuklar için sünnetin yasaklanmasını öngören tasarı parlamentoya sunuldu. Göçmen karşıtı İlerleme Partisi, bu konuda istekli parti oldu. Ancak partinin lideri, Başbakan Siv Jensen beklenmedik bir biçimde tasarıya karşı çıktı.
Başbakanın duruşu, soruna nokta koymak yerine tartışmaları daha da alevlendirdi. Yerel Yahudiler, tasarının en kısa zamanda kabul edilmesinden korkuyor.
'YAHUDİ TOPLUMUNUN VARLIĞI SONA ERECEK'
Norveç'in baş hahamı Joab Malkior, "Biz çok korkuyoruz, zira tasarının kabul edileceği gün Yahudi toplumunun varlığı sona erecek. Bu, geleneklerimize indirilen darbe. Ancak biz ülke kanunlarını ihlal etmek istemiyoruz, bu yüzden ülkeyi terk edeceğiz. Norveç'i seviyoruz, Yahudiler açısından çok iyi bir ülke. Ancak bu sorun tüm artıların üzerini çiziyor" diye açıkladı.
Halihazırda Norveç'te yaklaşık 3 bin Yahudi'nin yaşadığını ve bu insanların Norveçliler hoş karşılanmadığını belirten Malkior, "Sünnet, Norveçliler için kabul edilemez, çünkü onların kültürel modellerine uymuyor. Biz ise bu yasağın din özgürlüğümüzün yanında çocuklarımızı değerlerimize uygun olarak büyütme hakkımızı da ihlal edecek" dedi.
'PARLAMENTO KABUL ETMEMELİ'
Avrupa Hahamlar Konseyi Başkanı Pinchas Goldschmidt, "Bizi herkes duydu. İzlanda hükümeti, parlamentoya bu tasarıyı kabul etmemeyi tavsiye etti. Tasarı, ilgili komiteye iade edildi. Elimizdeki bilgilere göre tasarı parlamentodan geçmeyecek. Tasarıyı gömecekler" dedi.
'MÜCADELEMİZİN YENİ TURUNA HAZIRLANIYORUZ'
Bu konu, Letonya'nın başkenti Riga'da düzenlenen Avrupa Hahamlar Konferansı'nda da ele alındı. Yahudi topluluklarının liderleri, Avrupa'nın diğer ülkelerinde bu tür yasaklara izin vermemek için etkisini kullanma kararını aldı.
Fransa'nın baş hahamı Haim Corsia, "Mevcut Cumhurbaşkanı, sünnetin yasaklanmayacağı yönünde bize söz verdi" diye açıkladı.
Ama İskandinav ülkeleri ve Belçika'daki Yahudiler, kendi hükümetlerinden böyle garantiler alamadı. Hatta böyle bir garanti alabileceğine inanmıyorlar.
Goldschmidt, "Mücadelemizin yeni turuna hazırlanıyoruz. Avrupa'da politikacılar arasında güçlenen popülizmin çeşitli ayinleri yasaklama eğilimine etkisi olacağını düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.
Bu tehdidin, Yahudileri ve Müslümanları birbirine yakınlaştırdığını söyleyen Goldschmidt, "Politikacılar, Ortadoğu göçmenleri arasında, sünnetin sıkça profesyonellikten uzak yapıldığına işaret ediyor. Müslüman topluluğundaki bu sorun yüzünden Yahudiler de zarar gördü. Müslümanlarla ortak sorunlarımız var ve sünnet yasağı bunlardan biri. Böyle emsallerin hiçbir zaman yaşanmaması bizim için çok önemli" dedi.