IŞİD vahşetinin pek bilinmeyen bir yüzünü gören 66 yaşındaki ebe, IŞİD'ci aileler için sayısız bebek doğurturken pek çok grotestk sahneye tanık oldu. IŞİD hakimiyetindeki 3 yıl boyunca gece gündüz her saat telefonla evlere çağrılan, silahlı militanlar tarafından zorla taksiye konulup IŞİD'ci ailelerin evlerine götürülen Nasr, o sırada hissettiklerinin korku, öfke ve çaresizlik arasında gidip geldiğini söyledi.
Özellikle iki yıl önce girdiği Türk bir çifte ait bebeğin doğumunun daha öncekilerin hiçbirine benzemediğini belirten Nasr, babanın IŞİD militanı olduğunu, militan baba ile genç annenin doğar doğmaz bebeğe terzide diktirdikleri bir askeri üniforma giydirmeye çalıştıklarını, babanın bebeğin büyüyünce IŞİD militanı olacağını gururla ilan ettiğini anlattı.
Duruma isyan eden Nasr, bebeğin hassas cildi için kumaşın çok sert olduğunu söyleyerek babayı üniformayı giydirmemeye ikna ettiğini aktardı.
'10 SAAT BOYUNCA AĞRI KESİCİSİZ KASILARAK'
Çoğunlukla yabancı militanların evlerine götürüldüğünü, doğum biter bitmez kapıya konulduğunu kaydeden ebe, ''Bunlar insan değildi. Farklı türden mahlukattı'' dedi.
'ZEHİRLEYECEĞİMDEN KORKUYORLARDI'
''Hiçbir ilaç kullanmama izin vermediler. Bu kadınlar çok acı çekti'' diyen Nas, kocaların ilacın dini geleneklere aykırı olduğunu, acı çeken kadının Allah'ın şefaatine mazhar olacağını, cennette ödüllendirileceğini söylediğini, kadınların da itaat ettiğini anlattı. Ama Nasr'a göre erkekler dışardan geldiği için kendisine güvenmiyordu, kadınları zehirleyebileceği korkusuyla ilaç vermesini engelliyordu, böyle olduğu kadına suyu bile kocaların doldurup vermesinden anlaşılıyordu.
'TÜM ULUSLARDAN HAMİLE KADINLAR'
Nasr, Kürt komşusunun evinden kovulduğunu, eve yerleşen Kenyalının 'IŞİD dullarından sorumlu yetkili' olduğunu ve onun tarafından silah zoruyla ilk götürüldüğü evde neredeyse tüm uluslardan hamile kadınlarla karşılaştığını anlattı.
Tunuslu Suudi, Mısırlı, Yemenli, Somalili, Faslı, İrlandalı, Fransız, Alman, Rus, Türk, Kafkasya bölgesinden ve Afrika'dan çok sayıda hamile kadın karşısında şaşıran Nasr, Suriyeli eşlerin ise çocuk yaşta olduğunu vurguladı.
''En genci 13 yaşındaydı, en yaşlısı 15'inden büyük değildi'' diyen Nasr, sonraki üç yılda yabancı militanların Suriyeli eşleri arasında hiç 18 yaşında veya üzerinde olanıyla karşılaşmadığının altını çizdi.
'IŞİD İÇİN SON DOĞUM'
IŞİD için girdiği son doğumu da anlattı. Ekimde Somalili bir militanın evine götürülen ebe, Yemenli kadının doğum yapmakta olduğunu, ama başında kanayan bir yara da bulunduğunu gördü. ABD bombardımanından kaçmak için hız yaparken eşinin motosikletin arkasından düştüğünü anlatan Somalili militan, bebeği dünyaya getirmesini istediği Nasr'a eşinin yarasına müdahale etmesini yasakladı.