Hedef alınan tesisin Suriye rejiminin kimyasal silahlarını tuttuğu depo olduğunu iddia eden May, "Vuruşların başarısına ilişkin değerlendirme sürüyor ancak biz başarısından eminiz" dedi.
"En yakın müttefiklerimizle askeri harekatın hem meşru hem de doğru olduğuna yönelik görüş birliğine vardık" ifadelerini kullanan May, harekatın amacının bu ülkenin kimyasal silah kapasitesini düşürmek ve bu tür silahları kullanmaktan caydırmak olduğunu kaydetti.
Duma'da 75 kişinin öldüğü öne sürülen saldırıda sorumlu olarak bütün kanıtların rejimi işaret ettiğini savunan May, rejimin kimyasal silah kullanmasını önlemek için mümkün olan her diplomatik kanalı kullandıklarını söyleyerek "Ancak çabalarımız tekrar tekrar hem sahada hem de Birleşmiş Milletler'de akim kaldı" dedi.
Ağustos 2013'te Şam'ın doğusunda düzenlenen sarin gazı saldırısının ardından Rusya'nın, Suriye'nin kimyasal silah programını tasfiye sözü verdiğini hatırlatan May, bu sözün yerine getirilmediğini öne sürdü.
Kimyasal Silahları Önleme Örgütünün konuyla ilgili son raporunda Suriye'nin eski kimyasal silah programıyla ilgili deklarasyonunun noksan olduğu tespitine yer verildiğini aktaran May, "Bu, rejimin sinir sistemi üzerinde etkili madde ve öncülü kimyasallar içeren deklare edilmemiş stokları olduğuna işaret ediyor" diye konuştu.
Rusya'nın bu hafta BMGK'de Duma saldırısının incelenmesine ilişkin karar taslağını veto ettiğini anımsatan May, saldırının İngiltere tarafından tezgahlandığı yönünde Rusya'nın ortaya attığı iddiaları ise 'komik ve saçma"'olarak nitelendirdi.
'BU İÇ SAVAŞA MÜDAHİL OLMAK DEĞİL, REJİM DEĞİŞİKLİĞİ HAKKINDA DA DEĞİL'
"Bu, iç savaşa müdahil olmak değil. Rejim değişikliği hakkında da değil" diyen May, harekatın 'sınırlı ve hedefli' olduğunu dile getirdi.
May, ülkesi ile müttefiklerinin sınırlı sayıda ve belirli hedefleri vurduğuna dikkati çekerek, vurulan hedefleri bir kimyasal silah deposu ve üretim tesisi, kilit öneme sahip kimyasal silah araştırma merkezi ile kimyasal saldırılarda rol almış askeri sığınak olarak sıraladı.
Harekat ile Suriye'nin kimyasal silah kapasitesinin önemli ölçüde düşeceğini belirten May, "Bu ortak eylem, uluslararası toplumun kimyasal silah kullanımına seyirci kalmayacağına ve tolere etmeyeceğine dair açık bir mesaj veriyor" dedi.
İngiltere, Skripal'in Rusya yapımı "Novichok" türü kimyasal maddeyle zehirlendiğini öne sürerek, olaydan Rusya yönetimini sorumlu tutmuştu.
PARLAMENTOYA BİLGİ VERECEK
Askeri müdahale için niçin parlamentodan onay almadığının sorulması üzerine de May, buna gerekçe olarak zaman darlığını gösterdi.
Pazartesi günü parlamentoyu bilgilendirip milletvekillerinin sorularını yanıtlayacağını ifade eden May, herhangi bir oylama sözü vermekten kaçındı.
İngiltere'de hükümetlerin askeri müdahale kararı almak için parlamentodan onay alması zorunluluğu bulunmuyor.
Ülkede böyle bir onay için parlamentoya ilk defa 2003'teki Irak işgali öncesinde tezkere sunuldu. O tarihten itibaren hükümetler, teamül olarak parlamentoya tezkere sunuyor.
Ancak 2011'de Libya'ya, 2014'te de Irak'ta IŞİD'e karşı askeri hareketlere katılan ülke, parlamentoya müdahaleler gerçekleştikten sonra tezkere sundu.
İngiltere, bu sabaha karşı ABD ve Fransa ile Suriye rejimine yönelik hava harekatına Güney Kıbrıs'ta ülkeye ait Akrotiri Hava Üssü'nden havalanan 4 uçakla katılmıştı.