Zaharova, “Tüm dünya ‘Noviçok’ sözcüğünü öğrendi. Bu sözcük dünya genelinde Rus kökleri olan bir sözcük olarak algılanıyor. İngiltere Başbakanı bu maddenin formülüne sahip değil, Başbakan anında Rusya’yı, Ruslara ait bir şeyi, dikkatleri anında ülkemize çekmesi gereken bir adı kullanıyor ve bu ad beklemeksizin medyada dolaşmaya başlıyor” diye konuştu.
Genel olarak İngiltere’deki durumun ‘Batının başlattığı çok korkunç ve çok tehlikeli bir oyun olduğunu’ söyleyen Zaharova, “Burada sadece İngiltere değil, elbette ki birçok aktörün kaynakları devreye alınmış durumda” ifadelerini kullandı.
‘ZEHİRLİ GAZIN EN OLASI KAYNAKLARI İNGİLTERE VE ABD’
Zaharova, Skripal’in zehirlendiği zehirli gazın en olası kaynaklarının, o gazı üreten ülkelerin, özellikle de İngiltere ve ABD’nin olduğunu söyledi.
“Bize örnekleri teslim etmediklerine göre özellikle Rusya’yı işaret eden delillerle ilgili sonuca nasıl varıldı? Mantıken bu madde ellerinde yok, olmamalı. Bu sonuca varmak için hangi örneklerle karşılaştırdılar? Doğal olarak bir sonuç, hatta sorular ortaya çıkıyor. Ya ellerinde sakladıkları örnekler bulunuyor, ya da tüm bunlar baştan aşağı yalan.”
‘LONDRA’NIN RUSYA KARŞITI KAMPANYASI MOSKOVA’NIN SURİYE’DEKİ BAŞARILARIYLA İLİŞKİLİ’
İngiltere’de yürütülen Rus karşıtı kampanyasının Moskova’nın Suriye’deki başarıları ve kimyasal silahlara mücadelesiyle doğrudan ilişkili olduğunu belirten Zaharova, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Astana süreci Batılı meslektaşlarımızın boğazında duruyor. Onlar Rusya’nın aslında bir barış gücü olmayıp, bir tür oyun oynadığını dünyaya bir şekilde göstermek isterken birden Rusya karşıtı kampanyası, İngiltere Başbakanı’nın açıklamalarıyla yeniden alevleniyor.”
Dışişleri Sözcüsü, “Kimyasal silahsızlanma konseptinin arkasında kimler vardı? Rusya. Batı sürekli olarak Şam’ı ve dolaylı olarak Moskova’yı Suriye topraklarında kimyasal silah kullanmakla suçluyor. Bu suçlamaların hiçbir dayanağı yok. Dolayısıyla yine ‘kimyasal silah’, ‘kimyasal madde’, ‘kimyasallarla zehirlenme’ terimlerinin kullanıldığı dünya çapında yeni bir provokasyon öne çıkıyor” diye konuştu.
Rusya’nın 2016’da yapılan bir konferansta kimyasal ve biyolojik terör olaylarıyla mücadele konusunda bir belgenin oluşturulması için inisiyatif kullandığını hatırlatan Zaharova, “Söz konusu kararları kimlerin bloke ettiğini biliniz. İngiltere. 2016’dan itibaren” ifadelerini kullandı.
‘İNGİLTERE’NİN DAVAYLA İLGİLİ TÜM BİLGİLERİ GİZLEYECEĞİNDEN EMİNİZ’
Zaharova, Rusya’nın daha eski davalarda olduğu gibi İngiltere’nin Sergey ve Yuliya Skripal davasıyla ilgili tüm bilgileri gizleyeceğinden emin olduğunu belirtti.
Moskova’nın daha önce söz konusu davalarla ilgili bilgilerin niçin gizlendiği konusunda bilgi vermesi için Londra’ya ‘tonlarca belge’ gönderdiğini, İngiltere’nin ‘bunun bir ulusal güvenlik konusu’ olduğu yönünde yanıt verdiğini kaydetti.
Skripal davası ilgili olaraksa İngiliz yönetiminin şimdiye kadar hiçbir bilgi vermediğine dikkat çeken sözcü, “Önceden de yapıldığı gibi şimdi de her şey gizlenecek. Skripal’lerin davasıyla ilgili her şeyin, hatta sağlık durumlarının, bulundukları yerin dahi gizlendiğini görüyoruz. Skripal’in kızının Rusya vatandaşı olmasına rağmen Rusya’ya herhangi bir bilgi verilmiyor” ifadelerini kullandı.
‘LONDRA’NIN RUSYA’YA KARŞI YENİ TEDBİR GİRİŞİMLERİ DAHA SERT TEPKİYE YOL AÇACAK’
Zaharova, Londra’nın Rusya’ya karşı yeni tedbirler alma girişimlerinin daha da sert bir tepkiye yol açacağını duyurdu.
Zaharova, “Açıklamamızda, İngiltere’nin Rusya’ya yönelik yeni tedbirler alma girişimlerinin tarafımızdan daha da sert bir tepkiye yol açacağı belirtildi. Tüm bunlar net bir şekilde ifade edildi. Şunu da söylemek isterim ki tüm bu kararlar, olası sonuçları ve bu sonuçlara verilecek yanıt olasılıkları etraflıca düşünülerek verildi” diye konuştu.