“Dün gece adil ve güvenli seçim yok edildi. Ya izleyeceğiz ya da gerçek bir seçimin asgari koşulları sağlanana dek boykot ve/veya çekilme seçeneklerini ele alacağız. Karar hepimizin!”
Böke'nin Twitter üzerinden yaptığı paylaşıma, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yanıt verdi. Kılıçdaroğlu, Böke'ye yanıtında "Ne boykotu ya, zaten biz kazanacağız. Demokrasi isteyenlerin ağırlığını herkes biliyor. Demokrasiye yeniden getirmek, tek adam rejiminden kurtulmak, hepimizin ortak talebi. Demokrasi talebi de tabii ki sandıkta dile getirilir. Biz de öyle yapacağız." ifadelerini kullandı.
'ADİL SEÇİMİN KOŞULLARI SAĞLANANA KADAR…'
RS FM'de yayınlanan Yavuz Oğhan'dan Bidebunudinle programına katılan Selin Sayek Böke, Twitter üzerinden yaptığı çağrıyı anlattı.
"Esasında şunu söylüyoruz bugün elimizden alınıyor olan en temel hakkımız adil ve güvenli seçim hakkının olduğunu tespit etmeye başlamak gerekiyor." diyerek sözlerine başlayan Böke, ittifak yasasına ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
"Çıkmış olan yasa, zaten çok güvensiz ve adaletsiz olan bir seçim düzenini dolayısıyla demokrasiyi daha da kuvvetli erozyona uğratan bir yasa. Yasa şunu yapıyor, bundan sonra mühürsüz oy ve zarflar herhangi bir tartışma konusu olmayacaktır, bundan sonra yasal bir biçimde mühürsüz oy ve zarflarla biz yolumuza devam edeceğiz diyor. 16 Nisan deneyimini hep beraber yaşadık. Mühürsüz oy ve zarfla gayrı meşru bir sonucun topluma nasıl dayatıldığını görmüşken bunu yasalaştıran bir şeye itiraz etmekten çekinmemek gerekiyor. Ve bu itirazı yaparken de şunu göstermek gerekiyor; 'adil ve güvenli seçimin asgari koşulları sağlanana kadar ne gerekiyorsa yapacağız' diyen bir anlayışa ihtiyaç var."
Boykot çağrısı yapmadıklarını da ifade eden Böke, "Biz bir boykot çağrısı yapmadık. Biz bilakis vatandaşlarımızın, tüm seçmenlerimizin adil ve güvenli seçim hakkına sahip çıkmak için bir demokrasi talebi ortaya koyduk. Dedik ki, demokrasiler tartışırlar, eğer bir sorun, hileli bir seçim, adaleti ortadan kalkmış bir seçim, güvenliği ortadan kalkmış bir seçim sorunuyla karşı karşıyaysak demokrasiler buna karşı nasıl duracağını tartışma hakkıyla başlar. Biz de dedik ki gelin tartışalım." diye konuştu.
'GEREKİRSE MECLİS'TEN ÇIKMAYI, HALK MECLİSLERİ KURMAYI…'
Konunun boykot tartışmasına indirgenmesinin demokrasiyi yok etmek olduğunu savunan Böke, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gerekirse meclisten çıkmayı, halk meclisleri kurmayı, her mahallede forum yapmayı, gerekirse boykotu tartışalım ama önemli olan bu tartışmanın gerekliliğini tespit etmektir. Önemli olan vatandaşımıza 'Endişeniz olmasın bu seçimin adil ve güvenli yapılabilmesi için ne gerekiyorsa biz sizinle beraber yapacağız' umudunu vermektir. 'Aman ha merak etmeyin seçim günü bu işi hallederiz' diyen yaklaşım sorunu ötelemek oluyor."
Böke, siyasetin olağan işleyişinin dışına çıkıldığında umut yaratılabildiğini belirterek, cinsel taciz yasasında kadınların tepkilerinin yasayı geri çektirdiğini ve Adalet Yürüyüşü'nde milyonlarca kişinin birlikte hareket ettiğini hatırlattı.