Eski An-26 pilotu ve Havacılık Bilirkişiler Kurulu uzmanı Viktor Galenko, Sputnik'e verdiği demeçte son verilere göre 33 yolcu ve 6 mürettebat olmak üzere 39 kişiyle düşen An-26 uçağının Suriye'de geçirdiği kazayla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
YÖN DEĞİŞİMLERİ TAHMİN EDİLEMİYOR
Lazkiye'de bu günlerde hava ısısında 23'ten 17 dereceye düşüş yaşandığını ve rüzgâr hızının sert bir şekilde arttığını söyleyen Galenko, "Soğuk hava ısınmış yüzey tabakasına ulaştığı zaman dengesiz bir hava kütlesi oluşuyor, bu da rüzgârda tahmin edilemeyecek yön değişimlerine yol açıyor. Yüzey tabakasında rüzgâr değişimi için ideal şartlar oluşmuş oluyor" ifadelerini kullandı.
RÜZGAR DEĞİŞİMİNİ TESPİT EDEN CİHAZLAR YOK
An-26 tipi uçaklarında rüzgar değişimini tespit eden modern kokpit cihazlarının bulunmadığına dikkat çeken Rus uzman, hava ısısında sert değişimlerin önce yükseklerde meydana geldiğini ve ardından yüzeye ulaştığını kaydetti.
Galenko, "Uçak aşağı ya da yukarı yönlü bir hava akımına girmiş olabilir. Böyle durumlarda uçak kontrol edilemez hale geliyor, dikey hız birden artıyor. İnişe geçme aşamasında hava hızı ve uçağın göreceli irtifa değerleri kritik düzeye yakın ve bu nedenle hava aracı, rüzgâr değişiminin olumsuz etkisine son derece hassas" diye konuştu.