Gündem Dışı'nda Serhat Sarısözen'in bu hafta stüdyo konuğu Nusaybinli işletmeci Aziz Devrimci'ydi. Devrimci'yle geçtiğimiz aylarda yayınlanan ve Nusaybin'in sorunları ışığında kaleme aldığı ‘Nusaybin Kronikleri' isimli romanı üstünden bölgenin turizm merkezi olma ideasından nasıl adım adım uzaklaştığı, 1991'de yaşanan Körfez Savaşı ve ABD'nin bölgeye gelişini de kapsayacak şekilde derinlemesine konuşuldu.
Devrimci, "Nusaybin'de, Çorum Sungurlu'ya, Kütahya Simav'a, Erzincan'ın Kemaliyesine ya da Rize'nin Çamlıhemşin'e giderken hissettiğiniz mütevazi duygular oluşmaz. Endişe, korku ve heyecan baskındır çünkü. Neyle karşılaşacağımızı bilemediğimiz gizemli ve mistik duygular başroldedir. Benim hissettiklerim de tam olarak bunlar. Ayrıca bunlara ek olarak memleketime duyduğum aşk" ifadelerini kullandı.
'SÜREKLİ İSTİKRARSIZLIK VE ENDİŞE'
Nusaybin'de her zaman bir istikrarsızlık ve endişe ortamı olduğunu vurgulayan Devrimci, "Ticaretle uğraşan, yurt dışına gidip o malı tekrar getirebilecek miyim, diye endişelenir; çiftçi, hasatım nasıl olacak, arazimi sulamak için su bulabilecek miyim, diye endişelenir. Bir de asıl huzursuzlukların kaynağı olan bölgesel olaylar vardır: Çatışma oldu mu olmadı mı; bundan sonra ne olacak endişeleri hep içinizi sıkar. Normal bir Anadolu kasabasında hissedebileceğiniz huzuru hissetmezsiniz bu bölgede" dedi.
"Bölge halkını kazanmak için yatırım şart" diyen Devrimci, "Yatırım olmayınca bölge halkı da unutulmuş olduğunu düşünüyor, insanlar, aç karnını doyurmak zorunda; devlet bu yapıyı kurmazsa bunu orada bulunan vatandaşın kendi kendine kurmasını bekleyemezsiniz" diye konuştu.
'CNN MUHABİRLERİ SAVAŞ ÇIKACAĞINI BİLİYORDU'
Aziz Devrimci, Nusaybin'de pek çok şey düzene girmişken bölgedeki kırılmanın Körfez krizi ile başladığını; olumlu gidişatın ilk olarak 1991'de ABD'nin Saddam Hüseyin'i devirmek için Irak'a girmesi ile başlayan Birinci Körfez Krizi'ne dayandığını söyledi. Körfez krizi sırasında CNN International'ın haber ekibini o sırada faaliyette olan kendi otelinde kaldığını söyleyen Devrimci, "Hayatımız boyunca görmediğimiz kadar büyük bir çanak anteni getirip kurdular ve savaşı canlı yayında Nusaybin'den vermeye başladılar" dedi. Saddam Hüseyin'in oteli vurabileceği korkusunu da taşıdığını itiraf eden Devrimci, benzeri korkuları CNN muhabirlerinin yaşamadığını, olaylardan yıllar sonra düşündüğünde, "Bir senaryo, bir plan vardı ve bu planı tıpkı bir filmi çeker gibi uyguladıklarını anladım" diyerek açıkladı. Savaş bittikten sonra CNN muhabirlerinin "Görüşmek üzere" diyerek otelden ayrılmaları, Devrimci'nin dikkatini çekmiş ve muhabirlere bunun ne anlama geldiğini sormuş. Muhabirler de bunun böyle kalmayacağını, savaşın devamının geleceğini daha o yıllardan Devrimci'ye açıklamışlar.
1991'de Körfez Savaşı'yla sınır kapılarının kapanmasından dolayı bölgede ticaretin tamamen durduğunu vurgulayan Devrimci'ye göre, Körfez Savaşı'nın kaybedenlerinin başında Nusaybin ve şu an kapalı olan, üniversiteye dönüştürmeyi arzuladığı oteli geliyor.
Birincisinin açtığı yara henüz kapanmadan 2003'ün Ocak ayında İkinci Körfez Savaşı'nın gerçekleştiğini söyleyen Devrimci'ye göre, bu tarihte, senaryonun ikinci bölümü oynandı.