CDU lideri Angela Merkel'in başbakanlığındaki bir hükümette görev almama sözünden cayan Schulz, partisinden gelen çığ gibi tepki karşısında, ''Federal hükümete katılma kararımı geri çektim, bunun SPD içinde kişisel kavgalara nokta koymasını rica ediyorum'' dedi. Geri çekilerek SPD'nin sol politikalar adına önemli kazanımlar elde ettiği ve kendisinin büyük emek verdiği koalisyon programının parti kurultayında onaylanmasının önünü açtığı umudunu dile getirdi.
Avrupa Parlamentosu Başkanlığı görevini bırakarak SPD liderliğini üstlenen ve partiyi eylül seçimlerine sokan, ama büyük oy kaybıyla çıkan Schulz ''Hepimiz bu ülkenin insanları için siyaset yapıyoruz. Bu, partimin çıkarlarını kendi kişisel hırslarımın önünde tutmamı gerektiriyor'' dedi.
GABRIEL PATLADI
''Geriye kalan, partimizde birbirimize karşı yaklaşımımızın saygısız ve verilen sözlerin değersiz hale gelmiş olmasından duyduğum üzüntü'' diyen Gabriel, kendisine tam olarak hangi sözün verilmiş olduğunu ise açıklamadı. Medyada Schulz'un Gabriel'e CDU/CSU ile yeniden 'büyük koalisyon' halinde dışişleri bakanlığı görevinde kalacağı sözünü verdiği iddia edildi.
'HALKIN SEVDİĞİ, BAŞARILI BİR DIŞİŞLERİ BAKANIYIM'
Bu açıklama, Schulz'un geri adım atmasında etkili oldu. Bild gazetesi, SPD yönetim kurulunun, tabandaki rahatsızlık ve en büyük eyalet Kuzey Ren Vestfalya'daki parti yönetiminin isyanı üzerine Schulz'a bakanlıktan çekilmesi için cuma öğleden sonraya dek süre verdiğini yazdı. Schulz'un açıklaması da tam o saatlerde geldi.