DÜNYA

Rusya’nın ‘Kıyamet Günü silahı’ Washington’da paniğe neden oluyor

Rus blog yazarı İvan Danilov, ABD Başkanı Donald Trump’ın geçen hafta Pentagon tarafından resmen yayınlanan nükleer doktrinini ele aldığı yazısında, ilk başta Rusya’yı korkutmayı hedefleyen bu belgenin beklenmedik bir etki yaratarak Amerikan basınını, bilim camiasını, hatta bazı senatörleri ve kongre üyelerini korkuttuğunu belirtti.
Sitede oku

Crimson Alter bloğunun yazarı İvan Danilov, Beyaz Saray'ın ve ABD'li komutanların hazırladığı gizli belgenin yayınlanmasından önce Amerikalıların çoğunun, Rusya'nın Batı basınında ‘nükleer torpido' olarak adlandırılan teknolojiye gerçekten sahip olduğuna inanmadığını, şimdiyse Amerikan halkının ‘Soğuk Savaş'ın kâbuslarından bir tanesinin' gerçek olduğuna dair resmi kanıt elde etmiş olduğunu ifade etti.

‘ABD'nin yeni nükleer doktrini, her türlü eylemin sorumluluğundan kaçma fırsatı veriyor’
ABD BAŞKANI'NA İTİDAL ÇAĞRISI

‘Kıyamet Günü silahı' ile ilgili haberlerin CNN, NPR (ABD Devlet Radyosu) ve Newsweek dergisi dâhil, Amerikan basınının sayfalarından düşmediğine dikkat çeken yazar, Trump'tan Rusya'ya daha aktif bir şekilde karşı çıkmasını ve yeni bir silahlanma yarışına girmesini istemek yerine uzmanların bir kısmının, aksine, ABD Başkanı'na itidal çağrısında bulunduğunu ve nükleer silahları arttırma ve çeşitlendirme politikasını eleştirdiğini belirtti.

Amerikan elitinin en azından bir kısmının, nükleer savaşta kazanan taraf olmayacağının farkında olduğunu kaydeden yazar, ABD'nin yeni nükleer stratejisine yapılan eleştirilerin en ilgincininse, söz konusu belgenin ‘Putin'i cesaretlendirdiği' yönündeki şikâyet olduğunu ifade etti.

'WASHINGTON'UN TEPKİSİ CİDDİ BİR HATA'

Makaleye göre ABD'li nükleer silah uzmanı Fred Kaplan, Slate dergisinde yayınlanan yazısında Washington'un Rus nükleer silahlarının modernizasyonuna tepki vererek ciddi bir hataya girdiğini, nükleer doktrinin yayınlanmasından sonra Rus lidere ‘ABD'nin hassas noktasını bulmuş olma illüzyonu' yaşatabilmiş olacağını yazdı.

Pentagon, nükleer silahları hangi şartlarda kullanabileceğini anlattı
Danilov, kaleme aldığı makalede etkili analiz merkezi Rand Corporation uzmanlarından Edward Geist'in NPR'ye yaptığı açıklamalara yer verdi. Buna göre, Rus ‘Kıyamet Günü silahını' radyoya değerlendiren Geist, "Bunu normal terimlerin içinde hayal etmek zor. Toplu yıkımın fiili yarıçapı, oldukça geniş bir kentsel yığılmanın boyutlarına eşit" diye konuştu.

150 METRE YÜKSEKLİĞİNDE RADYOAKTİF TSUNAMİ

Rus yazar, bazı basın kuruluşlarının yayınladığı haberlerdeyse Pentagon'un belgesinde bahsedilen Rus silahının kullanılmasının yol açabileceği ‘150 metre yüksekliğinde radyoaktif tsunamiden' bahsedildiğine dikkat çekti.

Çin'den ABD'nin yeni nükleer doktrinine tepki
Danilov, Trump'ın nükleer doktrininin, ABD'nin bu tür silahlara karşı savunmasını güçlendirmesine herhangi bir şekilde katkıda bulunmadığından ötürü eleştirildiğini belirtti.

Makaleye göre Amerikan Bilim Adamları Federasyonu'ndan Adam Mount, CNN'ne verdiği demeçte Trump'ın ‘yeni nükleer silahları geliştirme programının' ABD'lileri, 'rakiplerinin peşinden kapsamlı nükleer rekabetin olduğu bir dünyaya sürükleyeceği' uyarısında bulundu.

Yenilenmiş nükleer doktrinin mimarı olan (ve Washington'da ‘kuduz köpek' lakabıyla tanınan) ABD Savunma Bakanı James Mattis'in ABD Senatosu'na ifade vermeye çağrıldı. Ayrıca Demokratik Parti'den 4 senatörün ve bazı kar amacı gütmeyen kuruluşların ABD'li bakana stratejideki çok sayıdaki kusurlu noktaları eleştiren öfke dolu mektuplar yazdı.

MATTIS'IN 'PAZARLIK KOZU' İTİRAFI

Senato'daki duruşmada çok ilginç bir olayın yaşandığını aktaran Danilov, Mattis'in 4 senatörün baskısına dayanamayıp, ‘Trump'ın doktrininin' bazı bölümlerinin sadece Rusya ile nükleer silahların kısıtlanması ile ilgili müzakerelerde ‘pazarlık kozu' olması için tasarlandığını itiraf etti.

Danilov, yazısına şöyle devam etti:

Rusya: ABD'nin yeni nükleer doktrini hayal kırıklığı yarattı
"ABD'de iç siyasi hesaplaşmalar, Trump yönetiminin müzakere stratejisinin sır perdesini araladı. Yönetimin, hem Amerikalı seçmenleri, hem de gerçek anlamda taviz vermesini umduğu Rus yönetimini en iyi Amerikan gelenekleri çerçevesinde blöf yaparak korkutmaya çalıştığı ortaya çıktı. Bu planın şimdiden başarısız olduğu, Rus nükleer caydırıcılık güçlerinin gelişimini blöf yaparak durdurmanın ise Rusya ile nasıl müzakere edilmemesi gerektiğine dair bir örnek olarak diplomasi ders kitaplarına gireceği söylenebilir."

Yorum yaz