‘TERÖRLE MÜCADELE MADDESİ VE TANIMI BAŞIMIZI AĞRITACAK'
"Dün değil önceki gün Türkiye'nin hazırladığı taslak AB'ye sunuldu. Son 7 kriterin de yerine getirildiği söyleniyor. AB'nin son kriterleri AB ile uyumlu pasaport, Europol ile işbirliği, kişisel verilerin korunması ve yolsuzlukla mücadele.
Buradaki en önemli şey terörle mücadelenin AB ile uyumlu olup olmadığıydı. Gazetecilerin ve akademisyenlerin bu tanımla yargılanmasına karşı çıkıyor AB. İnsanların terörist damgası yemesine tepki gösteriyor. Bu yüzden de Türk kamuoyunda sanki AB teröristleri koruyormuş gibi bir algı oluşuyor.
AB vizeleri kaldırmaya hazırdı. Sonra bu durdu. Şimdi yeni bir aşamaya geldik. Türkiye'de vize alamadığı için o kadar çok mağdur olmuş insan var ki. İlk aşamada vize kalkarsa sınırsız olmayacak. Belirli mesleklerle sınırlı olacak. Sonrasında vatandaşların da vizesiz girmesi söz konusu olacak. Bunun bir takvimi var, mutlaka duyurulacaktır.
Diğer ülkelerle yapılan anlaşma hep bu şekilde yürüdü. Bizde de böyle olacaktır. Gazeteciler, işadamları, sporcular oraya gidemiyorlar. ‘Bu mağduriyetin bitmesi lazım' deniyor.
Eğer çeşitli beklentiler karşılandıysa Türkiye tarafından, AB komisyonu bunu raporlayacak ve vize serbestisi ilerleyecek. AB ilgili komisyonu zaten bu konuda yetki sahibi ve ülkelere ve büyükelçiliklere yazı yazarak beklentilerin gerçekleştiği söylenecek.
72 kriterin 65'i tamamlanmıştı. 7 kriter de tamamlanmışsa AB ülkelerinin teker teker karşı çıkması söz konusu olmayacak. Ben 2 sene önce bu hazırlıkları gözlerimle görmüş biri olarak vize konusunda adım atacaklarına inanıyorum.
Ancak terör tanıtımının değişmesi, gazeteci, akademisyen ve siyasilerin terörist olarak yargılanmamasını sağlayabilecek mi Türkiye? Tutukluluk sürelerini AB'nin istediği hale getirebilecek mi? AB'nin OHAL (olağanüstü hal) ve benzeri durumları kabul etmesi söz konusu değil.
Vize konusundaki hazırlıkların tamamlanması 15 Temmuz darbe girişimi öncesindeydi. Ama ardından darbe girişimi oldu. OHAL'in sürmesi sürecinde vize serbestisi konuşmalarının sürmesi beklenmiyor.
Şu anda Almanya'da koalisyon görüşmeleri var. Türkiye ile ilişkilerin AB kapsamında götürülmesi söz konusuyken artık komşu ülkeler bakış açısıyla bakılmaya başlandı. Vizeler konusunda AB Varna toplantısında mutlaka birkaç şey söyleyecektir. Ama beklentilerini ve terörle mücadele konusundaki yasaların değişmesini isteyip, ‘Terör tanımını değiştirin' diyeceklerdir.
Bir de Gümrük Birliği meselesi vardı. Üyeliğin uzak olduğunu düşünenler hiç değilse vize ve Gümrük Birliği konusunda adımlar atılması bekleniyor. Türkiye'yi rahatlatacak revizyonların Almanya'nın girişimleriyle engellendi. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim. 1984'ten beri AB ile ikili ilişkileri izliyorum. Bu kadar yerlerde süründüğünü hiç görmedim. Ciddi bir sorun var. Bu sorunun giderilmesi için iki tarafın da fedakarlık göstermek adım atması gerekiyor."