"TTB'nin Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı saldırıda böyle davranması kabul edilebilir değil.
Böyle bir zamanda böyle bir açıklamayı yapmanın elbette ki hukuki sorumluluğu da vardır. Türkiye bir hukuk devletidir. Bu açıklamadan sonra hukuk harekete geçmiştir. Kendileri hakkında yasal işlem yapılmaktadır. Buradan ötesi hukukun işidir.
Tabipler Birliği, Türk tabiplerini temsil eder noktada değildir. Böyle bir açıklamayı yapmaya hakkı yoktur. Büyük yanlış yapmıştır. Gereken de hukuk nezdinde yerine getirilecektir."
TTB, Afrin'e yönelik başlatılan harekata 'Savaş, halk sağlığı sorunudur' diyerek karşı çıkan bir bildiri yayınlamıştı. Bu bildiri sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'terör seviciler' diyerek tepki gösterdiği doktorlara hükümet tarafından sert eleştiriler yöneltmişti. En son olarak İçişleri Bakanlığı TTB hakkında suç duyurusunda bulunmuş, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da soruşturma başlatmıştı. Soruşturmanın ardından bu sabah saatlerinde arasında TTB Başkanı Prof. Raşit Tükel'in de bulunduğu 11 doktorun evlerine baskın düzenlemiş ve 8'i gözaltına alınmıştı
TTB NE DEMİŞTİ?
TTB, Zeytin Dalı Harekatı'na ilişkin olarak şu açıklamayı yapmıştı:
Biz hekimler uyarıyoruz:
Savaş, doğada ve insanda tahribat yapan, toplumsal yaşamı tehdit eden, insan eliyle yaratılan bir halk sağlığı sorunudur.
Her çatışma, her savaş; fiziksel, ruhsal, sosyal ve çevresel sağlık açısından onarılmaz sorunlara yol açarak büyük bir insani dramı da beraberinde getirir.
Yaşatmaya ant içmiş bir mesleğin mensupları olarak, yaşamı savunmanın, barış iklimine sahip çıkmanın birincil görevimiz olduğunu aklımızdan çıkarmıyoruz.
Savaşla baş etmenin yolu, adil, demokratik, eşitlikçi, özgür ve barışçıl bir yaşam kurmak ve bunu sürekli kılmaktır.
Savaşa hayır, barış hemen şimdi!