SAVUNMA

‘Zeytin Dalı Harekatı ÖSO üzerine inşa edilmedi'

Rus askeri uzman Yevseyev'in "Türkiye Zeytin Dalı Harekâtı'na iyi hazırlamadı ve bu yüzden sahada sıkıştı" yorumunu Güvenlik Uzmanı Ağar Sputnik'e değerlendirdi. Ağar "TSK bölgeyi izole etmiş durumda. Ayrıca operasyona klasik harpmiş veya ÖSO üzerine inşa edilmiş gibi yaklaşmak da yanlış" dedi.
Sitede oku

Rus askeri uzmanın iddiası: Türk ordusunun muharebe kabiliyeti düşük
Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) Enstitüsü Başkan Yardımcısı ve askeri uzman Vladimir Yevseyev'in Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Afrin'e yönelik harekâtını ‘askeri operasyonun en kötü örneği' olarak nitelediği açıklamaları Türk askeri uzmanların tepkisiyle karşılaştı. ‘Operasyonun iyi hazırlanmadığına' dikkat çeken Yevseyev, Türk askerlerinin bölgede taarruz etmeye yetecek sayıda birliğinin olmadığını; Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) güçlerinin ise savaşacak durumda olmadıklarını savundu. Kara kuvvetlerinin hava desteği almadan ilerlediğine işaret eden Rus uzman "Yolda olan bir askeri birlik, öndeki ve arkadaki araçlar patlatılarak ve konvoydaki araçlar vurularak kolayca durdurulabilir. İlerlemek için kara yolları kullanılmamalı, hiç kimse böyle basit bir şekilde savaşmaz" ifadelerini kullandı. Tepki çeken bu yorumu, Güvenlik uzmanı ve eski asker Abdullah Ağar Sputnik'e değerlendirdi.

‘TSK BÖLGEYİ İZOLE EDECEK STRATEJİ İZLEDİ'

Operasyona yönelik hazırlığın hem silah, teçhizat ve mühimmatla hem de personel yığınağının oluşturulması ve bunların arazideki tertiplenmeleriyle ilgili olduğuna işaret eden Ağar "Sayın uzman eğer lütfedip haritaya bakmış olsaydı, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin çok akıllı bir stratejiyle etki altına alacağı bölgeyi tamamen kuşatmış olduğunu görürdü. TSK, bununla ilgili yapmış olduğu hazırlığı aylar öncesinden başladı; izole ettiği bölgeye dışarıdan yapılacak herhangi bir olası manipülasyonu önleyecek bir strateji üretti" diye konuştu.

‘AFRİN HAREKATI KLASİK HARP DEĞİL, YEVSEYEV BUNU GÖZ ARDI ETMİŞ'

Rus uzmanın bölgedeki YPG mensupları sayısının çeşitli değerlendirmelere göre 6 bin ile 15 bin kişi arasında olduğunu, seferberlik durumundaysa bu sayının 30 bin kişiye kadar çıkarılabildiğine işaret ederek "ÖSO'nun değil de TSK'nın Afrin'e ilerleyebilmesi için bu sayının en az 2,5 katı kadar askere sahip olması gerekiyor" yorumuyla ilgili ise Ağar şu değerlendirmeyi yaptı:

"Uzmanın değerlendirmesi, her askerin bildiği çok basit bir önerme üzerinden yapılmış. (Yevseyev) hedefteki güçlerin 2,5 katı sayıda bir kuvvetle etki üretilmesi gerektiğine işaret etmiş ama uzmanın bunun bir klasik harp olmadığını hesaba katması gerekiyordu. Burada aklın akılla mücadelesi var. Zira, bu vekalet savaşının kendi argümanlarıyla ortaya çıkmış farklı bir tür harekât biçimi. Bu harekât biçimi içerisinde bölücü terör örgütünün kullandığı teknik ve taktiklere karşı uygulanacak metotlar var, tahkimata karşı uygulanacak metotlar var ve sivil işler konusu var. Yani ortada bir planlama ve bu planlamaya göre ortaya koyulmuş bir icraattan var."

‘HAREKAT ÖSO ÜZERİNE İNŞA EDİLMEDİ'

Rus uzmanın "ÖSO güçlerinin savaşacak durumda olmadıkları" yönündeki değerlendirmesine ilişkin olarak da Ağar "ÖSO'nun bir düzenli ordu olmadığı zaten biliniyor; ayrıca onların imkan ve kabiliyetleriyle ilgili en iyi değerlendirmeleri de yapacak olanlar ise ÖSO ile birlikte hareket eden TSK unsurlarıdır. Kaldı ki, zaten harekât Özgür Suriye Ordusu üzerine inşa edilmiş değil; bu müşterek bir harekât. Ben Sayın uzmanın bu harekâtı ve sahayı iyi okuyamadığını düşünüyorum" dedi.

‘YILDIRIM VEYA FIRTINA HAREKATI TERCİH EDİLMEDİ'

Ağar "Ayrıca bu coğrafyada görülmemiş çok büyük bir tahkimat söz konusu. O tahkimatın yanı sıra ABD'nin vermiş olduğu 4900 TIR'lık silah,helikopterlerle indirilmiş silahlar ve PKK'nın kendi elde etmiş olduğu silahların da varlığını göz önünde bulundurmak lazım. Ayrıca o toprakların hava keşifleri yapılmış olsa da o topraklara ilk defa ayak basılıyor. Tahkimat, gizli örtülü, kamuflajlı ve çok güçlü. Mayın kuşakları ve tahrip kuşakları oluşturulmuş durumda. Tam da bu koşullar altında böyle bir alana girip hiç zayiat vermeden veya asgari zayiat vererek operasyonu sonuçlandırmak temel esaslardan birisi. Bir Yıldırım Harekâtı veya Fırtına Harekâtı icra edilebilirdi ama bunlar tercih edilmedi. Zira buradaki temel refleks minimum zayiat ve maksimum fayda odaklı. Kısacası Türk Silahlı Kuvvetleri'nin sabır ve etki odaklı harekâtını bu şekilde özetleyebiliriz" ifadelerini kullandı.

Türkiye, YPG'yi, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olarak görüyor ve bu yapıyla ilişkili DSG gibi örgütlerin de 'terör örgütü' olarak kabul edilmesini istiyor. Ancak, Başta ABD olmak üzere Batılı güçler, Ankara’nın bu görüşünü kabul etmiyor. Ankara, ayrıca YPG'ye silah verilmesine de sert bir şekilde karşı çıkıyor.

Yorum yaz