‘GÜNEYİMİZDEKİ TERÖR KORİDORU BİR ANDA ÇIKMADI'
"Öncelikle harekat tüm hızıyla devam ediyor. Zorlu doğa şartları var. Bu nedenle askerimize başarı diliyoruz. Askerimizden şüphemiz yok. Sadece elinden geleni değil ötesinde de kahramanlıklar yapıyor. Ama siyasi iktidar ciddi sorun. Tüm kanallara, TV ve radyolara bir sürü insan çıkıyor. Medya, iktidarın duymak istediklerini propaganda makinasını çalıştırabilenleri çıkarıyor.
Güneyimizi bir terör koridorunun sarması tablosu birden ortaya çıkmadı. Suriye ve Irak ile birlikte terörle sınırımız 1240 kilometre. Bu sınır, Cerablus'tan El Bab'a kadar uzanıyor. Biz güneyden kuşatıldık. Bu iktidar iradesinin Suriye ve Irak'taki yanlış iradesinin bir sonucu.
Suriye toprak bütünlüğünü sağlasa da enerji koridorunun güvenliğini ülkemiz için sağlamayacak mıyız? Merkezi hükümetle işbirliği yapmadan Afrin operasyonu yapıyorsanız kafanızın arkasında başka bir hesap veya ajanda var demektir.
Benim Suriye ile işbirliği konusunda şüphem var. Suriye'nin istikrarını bozup 4 milyon sığınmacıyı ülkemize soktuk. Biz Suriye'nin lideri Beşar Esad ile işbirliği yapmak dururken milli gündem nedeniyle içinde ruh hastası olan cihatçı savaşçıların olduğu insanlarla işbirliği yapıyoruz.
Ben diyorum ki Türkiye kendi çıkarları için hamle yapmalı. Ama maalesef Türkiye siyasi iktidar için hamleler yapıyor. Bunlar bana 2019 seçim yılının hamleleri gibi gözüküyor. Kamuoyu yoklamalarında çok kötü gidiyor iktidar. Bundan kurtulmak için bir savaşa ihtiyacı var. Afrin başladığından beri yolsuzluklar hasıraltı oldu. Nerede Reza Zarraf olayı, kara para, rüşvet ve yolsuzluk? Bunlar 2019'a giderken çok menfi hamleler. Bunun sadece Türkiye'nin güvenliği Afrine girmek olarak anlatıp geçiştirmek mümkün değil. Bazen diyorlar ki Türkiye bu kötü durumdan kurtulmak için fabrika ayarlarına dönmeli. Laik cumhuriyet, yurtta sulh cihanda sulh gibi önemli kavramlardan bahsediyoruz. Ama bize başka bir fabrika ayarı verilmek isteniyor. Türkiye'yi Ortaçağ karanlığına doğru götürmek istenen fabrika ayarları verilmek isteniyor.
Verilen demeçler ve yapılanlarla baskın ve sürpriz unsurunun önüne geçiyor harp prensiplerini yok ediyorsunuz. Askerin planlarını deşifre ediyorsunuz. Cumhurbaşkanının oğlu şehzade mi ki harekat merkezinden görüntü veriyor? Askerin bu harekat sırasındaki başarı şansını azaltıyor yaşamını tehlikeye atıyorsunuz. Olay medyatik hale geldikçe savaşa gidip şehit olan askerler bunu hissederse moral ve motivasyonuna kötü etki eder. Asker kendine yönelik hedefleri ele geçirir. Bunlar ele geçirilse bile siyasi hedefler yanlış seçilirse Türkiye kaybeden taraf olacaktır.
PKK ile işbirliği yapan bir ülke, ABD. Biz ondan şikayetçiyiz. Eğer bunlar Türkiye'nin toprak bütünlüğünden ve istikrarından yanayız derse bu bize komik geliyor. Peki ÖSO ile işbirliği yapanın Suriye'nin bütünlüğünden yana olması da aynı derece komik değil mi?"