Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Fransız TF1 ve LCI kanallarına verdiği bir röportajda, yarın gerçekleştireceği Fransa ziyareti ve iki ülke arasındaki ilişkilere dair açıklamalarda bulundu.
Erdoğan, Almanya'da Angela Merkel'in zorluklarla karşı karşıya olduğu bir dönemde, Macron'un, AB'nin sürükleyici lideri olarak görülüp görülmediği sorusuna, "Her şeyden önce Fransa farklı bir pozisyona sahiptir. Bu, geçmişten beri devam eden bir tavırdır ve AB içerisinde Almanya olsun, Fransa olsun, Başbakan ve Cumhurbaşkanı olarak, kesintisiz 15 yıl boyunca görev yaptım ve ne olup bittiğini görme fırsatım oldu. Bu 15 yıl içinde (Jacques) Chirac ile sorunsuz bir iletişimim oldu. Daha sonra (Nicolas) Sarkozy döneminde başka bir periyot geçirdik" cevabını verdi.
'MACRON'LA İYİ BİR BAŞLANGIÇ YAPTIK'
Türkiye ile AB arasındaki ilişkide Fransa'nın katkısına ve bu yöndeki tavrına dikkati çeken Erdoğan, şöyle konuştu:
'BİZ BUNLARI AFFEDEMEYİZ'
Görüşmede güvenlik konusunun da gündeme geleceği belirtilerek, "Suriye'deki savaşın ilk günlerinden itibaren bölgeye giden Fransız savaşçıların Türkiye'den geçtiği ve savaşın sona erme aşamasında bu kişilerin yeniden aynı yolu kullanarak Fransa'ya dönecekleri yönündeki endişeler" ile ilgili soruya Erdoğan, "Tabii liderlerin bu tür konularda endişe duymaları haliyle normal. Fakat Türkiye DEAŞ ile mücadele olsun veya daha genel olarak yabancı savaşçılarla mücadele konusunda oldukça hassastır. Biz bunları asla affedemeyiz. Bu konuda bizimle dayanışma içinde olan tüm ülkelerle gerekli adımları atacağız" dedi.
'BİNLERCE YABANCI SAVAŞÇIYI YAKALADIK'
Erdoğan yabancı savaşçılar konusunda artık ciddi bir endişenin söz konusu olmadığını kaydederek, şöyle devam etti:
ESAD'A: ÇOK TAVSİYELERDE BULUNDUM FAKAT ANLATAMADIM ZAMANINDA
Erdoğan, Fransa ve Türkiye'nin Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın gidişini talep etmesine rağmen Esad'ın hala "görevi başında" kalmasını başarısızlık olarak görüp görmediğinin sorulması üzerine "Bu konuda Fransa ile bizim fikir birliği içinde olmamız çok önemlidir. 1 milyona yakın vatandaşının ölümüne sebep olmuş bir devlet başkanından bahsediyoruz. Bu bizim gibi barış ve insanlık için mücadele eden liderler açısından kabul edilemez bir durumdur. Biz 15 yıl önce görüşüyorduk. Kendisine çok tavsiyelerde bulundum. Demokrasiye doğru adımlar atmasını söyledim. Suriye'nin kuzeyinde yaşayan Kürtlere kimlik kartı vermiyordu ve 'Neden vermiyorsun, bunların hepsi senin vatandaşın' diye soruyordum. Demokrasiye geçiş için destekledim fakat anlatamadım zamanında. Daha sonra geldiğimiz durum ortada" ifadelerini kullandı.
'ABD BAYRAĞI TERÖR ÖRGÜTLERİNİN BAYRAĞININ YANINDA SALLANIYOR'
"IŞİD ile başka bir terör örgütüyle iş birliği yaparak mücadele edilemeyeceğini" söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:
'FIRAT KALKANI'NI BU NEDENLE YAPTIK'
'DURUM 'BASKI' OLARAK ALGILANMAMALI'
Türkiye'de 15 Temmuz darbe girişimi sonrası baskı uygulandığı iddiaları üzerine Erdoğan, durumun baskı olarak algılanılmaması gerektiğini, Fransa'da bir darbe girişimi sonrası değil terör saldırılarının ardından olağanüstü hal ilan edildiğini ifade etti.
'SİZDEKİ SADECE TERÖRİST BİR EYLEMDİR, DARBE GİRİŞİMİ DEĞİLDİR'
Erdoğan, şöyle devam etti:
'GAZETECİ DEDİKLERİNİZİN ÇOĞU TERÖR EYLEMLERİNE BULAŞMIŞ İNSANLAR'
"Gazeteci kisvesi altındaki bazı kişilerin de terör örgütlerine katıldıklarını" söyleyen Erdoğan, şunları ifade etti:
'BATI'NIN NE DEDİĞİ BENİ PEK İLGİLENDİRMİYOR'
"Batı'da kendisi hakkında otoriter ve baskıcı bir lider olduğu şeklinde iddialarda bulunulmasıyla" ilgili soruya Erdoğan, "Bu konuyla alakalı olarak Batı'nın ne dediği beni pek ilgilendirmiyor. Bu konuyla ilgili olarak beni ilgilendiren, sadece milletimin takdiridir" dedi.
Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Şimdi Türkiye'de eğer Tayyip Erdoğan halkının yüzde 52'sinin oyunu alıp Cumhurbaşkanı seçilebiliyorsa, Batı Tayyip Erdoğan'a nasıl olur da kalkıp her türlü saygısızlığı yapar, böyle bir şey olabilir mi? Biz silah gücüyle, vesairesiyle işbaşına gelmiş bir parti değiliz ki. Ve şu anda da yine aynı şeklide başında olduğum partim benim yüzde 50'ye yakın oy almış. Şimdi bir defa hiçbir yerde, yani otoriter, totaliter, bu tür rejimler hele hele bizim gibi bir ülkede hiçbir zaman kalkıp da halkının desteğini alamaz."
'FRANSA GİBİ DEĞİLİZ BİZ'
Seçimlere katılım oranları konusunda Türkiye ile Fransa'yı karşılaştıran Erdoğan, "Bizim ülkenin bir özelliği var, Fransa gibi değiliz biz, bizde oy kullanma oranına baktığınız zaman yüzde 85'e varan halkın oy kullanma oranıdır. Demokrasinin bizim kadar güçlü olduğu bir başka ülke yoktur. Biz bu yüzde 85'in içinden yüzde 52 oy alarak gelmişim, partim de yüzde 50 oy alarak işbaşına gelmiş. Yani demokrasiyi konuşuyorsak halkımın takdirini mi konuşacağız, halkın iradesine mi saygı duyacağız, yoksa bazı otoriter mantıkların, anlayışların takdirine mi bakacağız?" diye konuştu.
Erdoğan '2019 seçimlerinde aday olacak mısınız?' şeklindeki soruya, "Kim öle, kim kala. Eğer partim, sağ olur da o günleri görürsek, partim de beni aday gösterirse niye olmasın?" şeklinde yanıt verdi.
'RUHANİ'NİN TUTUMU DEMOKRASİYE UYGUN'
İran ile ilgili son gelişmelere dair görüşlerini de aktaran Erdoğan, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile telefonda görüştüğünü, Ruhani'nin kendisine endişelenecek bir durumun olmadığını söylediğini aktardı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ruhani'nin demokratik bir tutum içeresinde olduğunu gözlemlediğini ve polislere halka karşı silah kullanılmaması emri verdiğini hatırlatarak, ülkede hafta sonuna kadar durumun normale döneceğine inandığını bildirdi.
İran'daki olayların yurtdışından provoke edildiğine dikkati çeken Erdoğan, benzer bir süreci yakın zaman önce Türkiye'nin de geride bıraktığını belirtti.
'GEZİ OLAYLARINDA OLDUĞU GİBİ, İRAN'IN İÇ MESELELERİNE KARIŞIRLARSA…'
Erdoğan, şunları kaydetti:
"Yani bu İran'ın kendi iç meselesidir, halkının özgür talepleridir. Ama birilerinin dışarından kalkıp da aynen bizim Taksim'deki Gezi olaylarında yaptıkları gibi, burada da aynı şeyleri yaparlarsa ve bunlar tabi doğru değil, yani bu ülkelerin iç meselelerine karışmaktır. Bıraksınlar da ülkeler kendi iç meselelerini kendi içerisinde dizayn etsinler, o çok daha sağlıklı olur."