Barış Mutlu: ‘Bir özgürlük ortamında iktidar nefes alabilir'

“Diğer tarafın hem ekonomik hem siyasi hem askeri olarak daha müreffeh olacağı bir nokta vadediliyor. Biz bu tür şeylerin yakışmayacağı bir devlet olmaya doğru gidiyoruz. Çevremize ilham veren, dünya üzerinde önemli bir bileşen olmaya giden bir devletken içeride bu tür meselelerle uğraşmak istemiyoruz. Bu meseleyle ilgili de bir şey yapmak gerek gibi bir yaklaşım var. Bölgede özellikle teknik bazı sıkıntılar var. İnsanların 7 yaşına kadar annesinden babasından öğrendiği dil ilkokulda öğrendiğiyle bir çatışma içine giriyor ve yeni bir dil olarak Türkçe’yi öğrenmek istediklerinde toplum içinde zorluklar yaşıyorlar. Birinci somut mesele dil meselesi. Onun dışında siyasi tutuklular var, örgütlenme yasağı, kayyumlar var. O yüzden bölgeyle sınırlı olduğunu düşünmüyorum. Orada yaşayan farklı milletlerden insanlar da var. Türk’üm, Arap’ım diyenler de var. Nefret söylemi, saldırgan tavırlar ve agresif tutumların cezasız kalmayacağı bilinmeli ve bu şekilde bir irade gösterilmeli. Van depreminden sonra sosyal medyada öyle ifadeler gördüm ki bu doğru olabilir diye düşündüm. Bu Türklükle Kürtlükle sınırlı bir şey değil. Bu sadece HDP çizgisindeki Kürtler için sınırlı mı olacak yoksa Türkiye genelinde bir demokratikleşme yaşanacak mı diye düşünülüyor. Öcalan’ın Meclis’te konuşması gündemdeyken Can Atalay veya Demirtaş’ın içeride kalması olabilir mi? Demek ki genel bir şey düşünülüyor ama bu genel atmosfer sağlanırsa iktidar bu özgürlük ortamında eski nefes alma şansını bulabilir mi, böyle bir soru da var.”