00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
HABERLER
11:00
5 dk
HABERLER
12:00
5 dk
EN ÇOK OKUNAN 5 HABER
12:35
19 dk
HABERLER
13:00
5 dk
HAFTA SONU HALLERI
13:05
115 dk
HABERLER
15:00
5 dk
HABERLER
16:00
6 dk
HABERLER
17:00
5 dk
HABERLER
18:00
7 dk
HABERLER
11:00
6 dk
HABERLER
12:00
6 dk
TARİHTE BUGÜN
12:11
3 dk
EN ÇOK OKUNAN 5 HABER
12:29
19 dk
HABERLER
13:00
5 dk
HAFTA SONU HALLERI
13:06
114 dk
HABERLER
15:00
5 dk
HABERLER
16:00
5 dk
HABERLER
17:00
6 dk
HABERLER
18:00
5 dk
TARİHTE BUGÜN
20:30
3 dk
DünBugün
Geri dön
Adana107.4
Adana107.4
Ankara96.2
Antalya104.8
Bursa101.4
Çanakkale107.2
Diyarbakır89.6
Gaziantep104.3
Hatay106.1
İstanbul97.8
İzmir91.0
Kahramanmaraş92.3
Kayseri105.5
Kocaeli90.2
Konya88.6
Malatya106.0
Manisa101.0
Mardin92.2
Ordu99.6
Sakarya90.2
Samsun107.7
Sivas104.2
Şanlıurfa95.3
Trabzon102.4
Van88.0
 - Sputnik Türkiye, 1920
EKSEN
Ceyda Karan’ın hazırladığı Eksen’de her gün dünyanın farklı bölgelerine dair gelişmeler masaya yatırılıyor.

‘Zelenskiy'nin bu açıklaması neredeyse savaşa sebebiyet vermektir. Toprak bütünlüğümüz hedef alınmıştır'

ZELENSKİY’NİN TEPKİ ÇEKEN 'EKÜMENİK' MESAJI
Abone ol
Erenerol’a göre Zelenskiy’nin “ekümenik” mesajı, Türkiye’nin toprak bütünlüğünü ve egemenlik haklarını hedef alan saldırgan bir açıklama. Fener Rum Patrikhanesi’nin Batı emperyalizmi ile koordineli hareket ettiğini ifade eden Selçuk Erenerol, öte yandan patrikhanenin “Vatikanlaşmak” için çalıştığını da sözlerine ekledi.
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Türkiye'nin içişlerine müdahale eden bir açıklamada bulundu ve Fener Rum Patrikhanesi Patriği 1. Bartholomeos'u "ekümenik patrik" olarak nitelendirdi.
Zelenskiy’nin açıklaması, Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ’ın ve Türk Ortodoks Patrikhanesi’nin tepkisini çekti.
Zafer Partisi lideri Özdağ, Zelenskiy’nin “ülkesini ateşe atan profesyonel bir komedyen” olduğunu vurguladı ve açıklamanın Türkiye Cumhuriyeti’nin egemenlik haklarına yönelik açık bir saldırı olduğunu kaydetti.
Türk Ortodoks Patrikhanesi ise Zelenskiy’nin “ekümenik” mesajının, Türkiye’de süregelen bir ihanet süreci ile paralellik gösterdiğine dikkat çekti.
Zelenskiy’nin “ekümenik” açıklamasını, İsviçre’de yaşanan skandalı, Fener Rum Patrikhanesi’nin statüsünü ve yaşanan bu gelişmelerin ne anlama geldiğini, Türk Ortodoks Patrikhanesi Basın Sözcüsü Selçuk Erenerol ile konuştuk.

‘Ortada bir suç var. Bunun aynı zamanda diplomatik arenaya taşınmış olması ise büyük bir fiyaskodur’

Selçuk Erenerol’a göre Lozan Antlaşması, Türkiye Cumhuriyeti kanunları ve anayasası ve ayrıca Yargıtay kararları doğrultusunda, Fener Rum Patrikhanesi’nin statüsü, Fatih Kaymakamlığı’na bağlı bir azınlık ibadethanesi olmaktan öteye gitmiyor:
“Bugün gündem çok önemli. Yıllardır çok büyük bir ihanetin içerisindeyiz. Ne yazık ki Türkler olarak nesillerdir bu ihanetle mücadele ediyoruz. 200 yıl önce Mora’da yaşananlar da bu şekildeydi. Bu ihanetler hata payı ile yapılmıyor. Tamamı bilinçli ve kasıtlıdır. Fener Rum Patrikhanesi’nin statüsü dışında olan, hiçbir hukuki ve dini yetkisi olmadan aldığı bu kararlar en başta Lozan’a ve ana yasaya aykırıdır. Bunları defaatle tekrarladık. Zaten 2007 yılında da Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nin 5603 sayılı ilamında, Fener Rum Patrikhanesinin Türkiye sınırları içerisinde, Bulgar kilisesine yaptığı müdahale TCK’ya, Lozan’a ve ana yasaya aykırı bulunmuştur. Suç işledikleri sabittir. Fakat yine de 17 senedir vitesi artırmış bir şekilde bu suçlara devam ediyorlar. Bu artık hukuk ve cezanın konusudur. Ortada bir suç var. Bunun aynı zamanda diplomatik arenaya taşınmış olması ise büyük bir fiyaskodur.”

‘Ukrayna devlet başkanının bu açıklaması neredeyse savaşa sebebiyet vermektir’

Ukrayna lideri Zelenskiy’nin, Fener Rum Kilisesi hakkında ‘ekümenik’ ifadesini kullanmasının savaş ilanıyla eşdeğer olduğunun altını çizen Selçuk Erenerol, Ukrayna’nın devlet başkanlığı nezdinde Türkiye’nin toprak bütünlüğünü hiçe saydığını kaydetti. Erenerol, Fener Rum Patrikhanesi’nin faaliyetleri ile Vatikan benzeri özerk bir şehir devleti kurma hayali güttüğünü açıkladı:
“Dün Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’nin yapmış olduğu açıklama tam bir fiyaskodur. Garabet bir açıklamadır. Çünkü yaptığı açıklamada, Fener Rum Patrikhanesini ‘ekümenik’ olarak tanımlaması, bütün Ortodoksların başı olduklarını kabul etmesi anlamına geliyor. Türkiye böyle bir şeyi kabul etmiyor. 1923’te cumhuriyetin ilanıyla beraber, Lozan anlaşması ve Türk kanunlarına göre orası sadece bir azınlık kilisesi olarak tutulmuş ve Fatih Kaymakamlığı’na bağlanmıştır. Yani kendi yeri dışında herhangi bir yere gitmeden önce bile Fatih Kaymakamlığı’ndan izin almaları gerekiyor. Kaldı ki kendileri 15-16 haziran tarihlerinde Ukrayna meselesi İsviçre’de konuşulurken oraya davet edilmişlerdi ve yine ‘ekümenik patrik’ sıfatıyla karşılanmışlardı. Yani ortada Vatikan’ı görüyoruz. Vatikan nedir? Nevi şahsına münhasır hukuki statüsü bulunan bir şehir devletidir. Siz oraya Fener Rum Patrikhanesini, azınlık kilisesinden öte statüsü dışında temsil ettirirseniz, ekümenik sıfatıyla oturduklarında, bunların da kendi devletini kurmak istedikleri anlamına gelir. Bu aynı zamanda şeriattır yani bu şehir devletinde kendi hukukunu da kuracaktır. Bu aynı zamanda toprak bütünlüğünün bozulmasıdır. Ukrayna devlet başkanının bu açıklaması neredeyse savaşa sebebiyet vermektir. Egemen bir devletin uluslararası hukuk statüsünde toprak bütünlüğüne dil uzatılmış durumda.”

‘Fener Rum Patrikhanesi’nin faaliyetleri, Batılı emperyalist devletlerin bir oyunudur’

Fener Rum Patrikhanesi’nin faaliyetlerinin din ve inanç özgürlüğü kapsamını çoktan aştığını vurgulayan Erenerol, patrikhanenin faaliyetlerinin Batı emperyalizminin isteklerini yerine getirmede kullanıldığını kaydetti. Özellikle Rusya-Ukrayna meselesinde olduğu kadar Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde de Fener Rum Patrikhanesi’nin yetkilerini aştığına değinen Selçuk Erenerol, Türkiye’de hukukun uygulanması ve patrikhanenin bu tür faaliyetlerine son verilmesi gerektiğini belirtti:

“Türk milleti olarak ben gerçekten çok iyi kalpli olduğumuzu düşünüyorum. Osmanlı İmparatorluğu zamanında insanlara büyük baskılar yapılmamış. Yani Batı emperyalizmi gibi baskılar görmüyoruz. Zorla din değiştirtme vs. gibi uygulamalar yok. O yüzden ben Türk milletini her zaman daha bağışlayıcı olarak görüyorum. Şu anda çoğunluğu Müslüman olan ülkemizde insanlar ‘Onlar da kendi inancını yaşıyor’ olarak görüyor olabilir. Fakat bunun dinle bir alakası yok. Bütün sıkıntı orada. Anayasa madde 66’ya göre biz Rum olan vatandaşlarımızı da Türk olarak görüyoruz. Mübadele sonrası İstanbul Rumları burada tutuldu ve dini vecibelerini yerine getirebilmeleri için patrikhane de tutulmuştur. Herkes fikir ve inanç özgürlüğüne sahiptir, buna kimse karşı gelemez. Fakat burada yapılan şeyin dinle bir alakası yok. Emperyalizm kelimesini kullanmayı çok sevmesem de yaşananlar, Batılı devletlerin bir oyunudur. Tamamen siyasidir bu. Dini özgürlük için verilen bir mücadele yok.

Resmen ülkeleri bölmek, vatanları parçalamak için atılan adımlarda, Fener Rum Patrikhanesi’ni Türkiye sınırları içerisinde bir Truva atı gibi kullanmaktadırlar. Ukrayna ve Rusya arasındaki olayda Fener Rum Patrikhanesi’nin müdahalesine hiçbir şekilde gerek yoktu. Mesela Letonya Patrikhanesi, Rus Patrikhanesi’nden ayrılmıştır. Bunu kendi meclis kararıyla yapmıştır. Zaten Rus Patrikhanesi, 20. Yüzyıl boyunca Letonya’daki kiliseye özerklik sağlamıştır. Milli güvenlik için Letonya, kendi başlarına devam edeceklerini ilan etti. Ukrayna vaktinde Rusya ile olan gerginlik sebebiyle kilisesini ayırmak için meclis oylamasına gitseydi belki de bugün bunlar yaşanmayacaktı. Fener Rum Kilisesi’nin otosefal yani özerklik verme yetkisi yoktur. Bu bizim yasalarımıza aykırıdır. Fatih Kaymakamlığı’na bağlı bir azınlık kilisesidir orası. Başka hiçbir şey yapamaz, hele ki uluslararası sahnede. Dini olarak geçerliliği olmadığı gibi hukuki olarak da yok.

Tabii Türk milleti ‘Bırakın canım’ diye baktığı ve baskı yapmak istemediği için bugünlere geldik. Dışişleri Bakanlığı’nda kendi devletini kurmak isteyen Batı destekli bir kilisenin fiyaskolarını izliyoruz. Ama ülkemizde ne yazık ki hukuk anlaşılmıyor. AYM’yi tanımamak, anayasayı tanımamak vs. bizi bugünlere getirdi. Devleti yönetenler böyle adımlar atıyor. Ben hala Dışişleri Bakanlığı’ndan böyle bir açıklama görmedim. Hükümet, toprak bütünlüğüne savaş açmış bir kurumu nasıl bu kadar el üstünde tutabilir? İnsanlar, ne kadar ciddi bir şeyle karşı karşıya olduğumuzu anlamak zorunda.”

‘Bir devlet başkanı, sizin toprak bütünlüğünüze ve egemenliğinize dil uzatabiliyorsa, diplomasinin devreye girmesi gerek’

Selçuk Erenerol’a göre Türk Dışişleri Bakanlığı’nın ivedi bir şekilde Ukraynalı diplomatik temsilcileri çağırarak nota vermesi gerekiyor:
“Zelenskiy yönetimine nota verilmesi yerinde olur. Bunun diplomatik yollarla çözülmesi lazım. Elçiliklerin çağrılıp nota verilmesi lüzum ediyor. Bir devlet başkanı, sizin toprak bütünlüğünüze ve egemenliğinize dil uzatabiliyorsa, diplomasinin devreye girmesi gerek. Birçok olay için haddinden fazla tepki veriliyor. Peki Türkiye Cumhuriyeti’nin çıkarlarını kim koruyacak burada? Yetkililer acilen Türk milletinin ve devletin çıkarlarını korumak için adım atmalıdır.”

‘Bunlar normalde Fatih bölgesinden çıkamaz. Sümela’da ayin yapamazlar’

Fener Rum Patrikhanesi’nin hukuken Sümela’da veya Türkiye’nin Fatih ilçesi hariç bölgelerinde ayin düzenleyemeyeceğini kaydeden Erenerol, şu ifadeleri kullandı:
“Eğer Batı isterse orada uluslararası hukuk, din ve ifade özgürlüğü dahil her şey askıya alınabiliyor. Gelişmeleri endişeyle takip ediyoruz. Daha yeni iki ay doldu bu 15-16 hazirandaki konferansın üzerinden. Bu tür oyunlara alet olmamak gerekiyor. Ukrayna da Rusya da bizim işbirliği içerisinde olduğumuz ülkelerdir. Yangına körükle gitmenin manası yoktur. Normal olanı, gerektiği yerde gereken cevabın verilmesidir. Eğer bunlar yapılsaydı zaten bu noktaya gelmezdik. Ancak iç ve dış politika belirli bir ideoloji üzerinden yürütüldüğü için vakti zamanında verilmesi gereken tepkiler verilmedi. Sıradan insanların yaşadığı acılar da meydana geldi. Trabzon’da yapılacak ayin tepkiler üzerine 23’ün ertelendi. Fakat bunun manası yoktur çünkü Trabzon’da yapılacak ayin ertelenmeden önce de hukuki değildi. Bunlar normalde Fatih bölgesinden çıkamaz. Sümela’da ayin yapamazlar. Yetki alanlarının dışında. Valilikler ve kaymakamlıklar gereken önlemleri almalı ve hukuku uygulamalıdır.”
Haber akışı
0
Tartışmaya katılmak için
giriş yapın ya da kayıt olun
loader
Sohbetler
Заголовок открываемого материала