'Kamala bunlarla hiç ilgilenmemiş. Zaten neyle ilgilendiği belli değil. Çok silik bir başkan yardımcılığıydı'

“J.D. Vance, beyaz kesimin isteklerini yerine getirebilen bir adam. Michigan’ın altında Ohio’dan bir senatör. Orada da Arap kamuoyu var biraz ama J.D. Vance, beyazların ve Hristiyanların umudu olarak öne çıkıyor. ABD basını ise gerek Rusya-Ukrayna savaşı konusunda gerek kendi iç siyaseti konusunda çok büyük bir rahatlıkla yalan söyleyebiliyor. Şu anda önüme gelen haberler var. ‘Kırdık, ezdik geçiyoruz, almak üzereyiz’ tarzı laflar yayınlanıyor. Bunlara pek inanmıyoruz. Tabii ABD gayet kutuplaşmış bir toplum. Kim seçilirse seçilsin zorluklar çıkacak. Trump’tan biz tabii savaşı bitirmesini bekliyorduk. Çin’e elbette yüklenecek. Ama Demokratlar doğrudan savaş çıkartma durumunda. Senato başkanını göndermişlerdi, orada ‘Sonuna kadar Tayvan’ı koruyacağız’ dediler. Çin de bunun üzerine silahlanmaya başladı. Korkutucu bir durum şeklinde ortaya çıkıyor Demokratların politikaları. O yüzden dış dünyada Trump’ın huysuzlukları olmasına rağmen biz de kendi açımızdan onu destekliyorduk.

Bir de savaş biterse, Ukrayna’nın kalkınmasını Avrupa tek başına üstlenemeyebilir. Biden yüzünden Avrupa da perişan oldu. Sürekli göç alıyorlar, para harcıyorlar. Tabii Kamala Harris kazanırsa şöyle bir şey olabilir: Amerika’nın sosyal yapısı değişti. Zenciler, İslamcılar, belli durumdaki gruplar ve göçmenler öne çıkıyor. Binlerce Latin göçmen sınırı geçiyor. Zaten konulardan biri göçmenler. Kamala bunlarla hiç ilgilenmemiş. Zaten neyle ilgilendiği belli değil. Çok silik bir başkan yardımcılığıydı. Tüm bunlar ABD’yi bekliyor. Bir de enflasyon meselesi var. Amerikan dolarından herkes kaçıyor. Yerel para birimleriyle anlaşmalar yapılıyor. ABD’nin zorlanma durumu var. Birkaç tane değişken eyalet var. Bunların nereye kayacağı pek belli olmuyor. Tabii en tehlikeli olan Pennsylvania. Pennsylvania, başkan belirleyen eyalet olarak biliniyor. Seçimin nasıl gideceğini Pennsylvania gibi eyaletler belirleyecek. Zaten delege hesabında Trump önde. Genel oy açısından Hillary Clinton da öndeydi ama seçimi kaybetti. Kamala da şimdi önde ama seçimin sonucu başka yöne dönebilir delegelerle.”

“Savaşı bitirmesi açısından bu konuda çalışan arkadaşlar olarak Trump’ı tercih ediyorduk. Göç konularına önlem alacağı için Türkiye’ye de örnek olabilir. Fakat son dönemde Türkiye’nin hızla Amerika’nın yanına döndüğünü görüyoruz. Sayın Savunma Bakanı’nın ABD’ye gidip görüşmeler yaptığını görüyoruz. Mehmet Şimşek gidip Avrupa’da para arıyor. Amerikan dostu Araplar’dan para vuruyor. Kamala Harris’in dış politikası nedir derseniz, savaşı aynen devam ettirebilir. Çin’i sıkıştırıp Kuşak ve Yol projelerinin önüne geçebilir. Ama bunları nasıl yapacak? O konuda yetişmiş adamı da yok. Minnesota valisi iç konularda iyi. Bu konuda Trump’ı daha çok tercih ediyoruz. Avrupa ise korkuyor Trump NATO’ya çok önem vermeyecek diye. Fakat zaten NATO’nun çok önemi olmaması lazım. Komünist dönem için kurulmuştu. NATO’nun kapitalist olmuş, Hristiyan bir Rusya karşısında ne yaptığını anlamıyorduk.

NATO ekseninin, Avrupa’yı Trump’a karşı birleştirmek için izlenen bir politika olduğunu düşünüyorduk. Avrasya’yı çevreliyor, Japonya ve Filipinler ile temasa geçiyor. Yani birkaç ay öncesine kadar 3. Dünya Savaşı’nı konuşuyorduk. Durduk yere dünya savaşı çıkacak hali yok. Silahlar çok gelişti. Dersini verdiğim 1945’ler, 1960’lar gibi değil. Bugün uydular var, füzeler var. Dağın arkasına ordu saklama devri bitti. Uzaydan görülüyor. ABD çok acayip durumlara girişti. O yüzden Trump’ı tercih ediyorduk. Kamala Harris’i tam bilmiyoruz.”