- Sputnik Türkiye, 1920
YENİ ŞEYLER REHBERİ
Teknoloji alanında yaşanan tüm gelişmeler, trendler ve teknolojinin günlük hayata yansımaları, Serhat Ayan'ın hazırlayıp sunduğu Yeni Şeyler Rehberi'nde.

10'uncu Yıl Marşı'nın hikayesi

Abone ol
Serhat Ayan, Haftanın Keyfi’nde 10’uncu Yıl Marşı’nın bestelenme hikayesini anlattı.
“Demirağlarla ördük ana yurdu dört baştan” dizesiyle akıllara kazınan 10’uncu Yıl Marşı’nın hikayesini anlatan Serhat Ayan, şu ifadeleri kullandı:

“Bir yüksek komisyon kuruldu. Bu Yüksek Komisyon, yıllardan beri inkılap için çalışan insanları bir araya toplamış ve 10’uncu Yıl Marşı’nın nasıl yapılması gerektiğini konuşmaya başlamışlar. Ama öyle bir zamandan bahsediyoruz ki Cumhuriyet daha yeni kurulmuş. ‘Demirağlarla ördük ana yurdu dört baştan. On yılda on beş milyon genç yarattık her yaştan’ deniliyor. Savaştan çıkmış bir toplumdan bahsediyoruz. Ama ülkede gerçekten de bu işi besteleyebilecek, üstesinden gelebilecek sayılı adam var. Bir yarışma hazırlamayı ve gelen güftelerle besteleri bir araya getirmeyi planlamışlar. Fakat öyle bir dünyada yaşıyorlar ki, gerçekten de bu işi yapabilecek sayılı bestekar var. O zamanlar da Türkiye’de çok sesli müziğin yaygınlaştırılması, Batı müziğine ağırlık verilmesi konuşuluyor. Ben size bu olayın haberini okumak istiyorum 1933’ten: ‘Yüksek Komisyon, yıllardan beri inkılap için çalışan sanat ve kıymet ve istidatlarını kısa bir zaman zarfında bu işi başarabileceğini öngördüğünü tutarak, bir marş hazırlamalarını birkaç şairden istedi. Vaktinde yetişebilen güftelerden Faruk Nafiz ve Behçet Kemal Beylerin aynı vezinde yazdıkları güftelerin, maksada uygun tarafları, gene kendilerine mezç ve telif ettirilerek, 10. Yıl Marşı’nın güftesi elde edildi. Ve bestesi genç musiki şinas Cemal Reşit Bey tarafından yapıldı.’ Bir sürü enteresan şey var burada. Faruk Nafiz Çamlıbel, Behçet Kemal Çağlar ve Cemal Reşit Rey. Cemal Reşit Rey, 1933 yılında ‘Genç bir musiki şinas’ olarak adlandırılıyor. O esnada 29 yaşında. Yani 29 yaşındayken 10’uncu Yıl Marşı’nı besteliyor. Yazım işi de enteresan. Cemal Reşit Bey’e başvuruyorlar. Güzel bir beste yapıyor. Sonra diyorlar ki besteyi herkese yayalım. Ama resmi olarak duyurulmuş bir beste değil. Bunun için 30 bin plak bastırıyorlar. Fakat bir de duyuyorlar ki, Zeki Bey 10’uncu Yıl Marşı bestelemiş. Zeki Bey de kim diyeceksiniz? Zeki Bey, İstiklal Marşı’nı besteleyen Zeki Üngör. ‘Şimdi ne yapacağız’ diyorlar, panik oluyor. Hakemin Atatürk olmasını istiyorlar. İki marşı da dinletiyorlar. İlk Zeki Bey’in yaptığı marşı dinletiyorlar. Atatürk beğeniyor. Sonra da Cemal Reşit Bey’in bestelediği marşı dinletiyorlar. Ama balkona çağırıyorlar. Mustafa Kemal Atatürk balkonda aşağı bakıyor, ordunun bandosu var. Askeri bando ‘Çıktık açık alınla’ diye söylemeye başlıyor. Bunlar bu arada Ahmet Gürel’in anıları. Atatürk dinliyor bunu ve diyor ki, ‘Zeki Bey’in marşı çok güzelmiş ama Cemal Reşit Bey’inki çok başkaymış’. Ve sonra Cemal Reşit Bey’in 10’uncu Yıl Marşı kabul ediliyor.”

Haber akışı
0
Tartışmaya katılmak için
giriş yapın ya da kayıt olun
loader
Sohbetler
Заголовок открываемого материала