Sera Kadıgil: Hiç kimse Can Atalay'ın neden Meclis'e gelip yemin edemediğini açıklayamıyor

"Can, gayet yüksek bir oyla tutukluyken milletvekili seçildi. Daha önce defalarca benzer durumda insanlar seçildi. Yargıtay savcılığı hukuka karşı hile yapıyor oluşu bir ilk. Anayasa’nın 83’üncü maddesi diyor ki milletvekili seçilen bir kişi meclis kararı olmaksızın tutulamaz ve yargılanamaz. İstisnası Anayasa’nın 14’üncü maddesi kapsamındaki durumda. AK Partililer Gezi’nin buna girdiğini düşünüyor. Ama bunu söylemek için cahil olmak lazım. Yüksek yargı bu durumu defalarca tartıştı. Anayasa Mahkemesi diyor ki 'Meclis kanun çıkarıncaya dek hangi insan milletvekili seçilirse sen onu serbest bırakacaksın'."

"Fakat Can Atalay’ın tahliyesine ilişkin dilekçeyi Yargıtay Savcılığı'na vermiş olmamız rağmen aldığı dilekçeyi ilgili ceza dairesinin önüne koymuyor. Çünkü o dilekçe mahkemenin önüne gittiğinde 3 gün içinde karar vermek zorunda. Bu hüküm işlemeye başlamasın diye mahkemeye yollamıyorlar. Aslında ne MHP’li ne AKP’li herhangi bir resmi ağız bu durumu açık açık savunan doğru düzgün bir beyan gelmiyor. Adalet Bakanı iki hafta önce çıkıp ‘hükümlü’ dedi. Hükümlü falan değil halen tutuklu statüsünde. Anayasa Mahkemesi, Yargıtay kararları yokmuş gibi, bunun Anayasa 14’üncü madde kapsamında olduğunu buyurdular. Ülkenin saygın hukukçuları aynı şeyde birleştiği için o da bunun arkasında duramadı ve uzatmadı bu konuyu. Başka bir açıklama gelmedi."

"Meclis’te konuşma yaptım isim isim MHP ve AK Parti’nin hukukçu başkanvekillerine sordum. Cevap bile veremediler. Böyle bir hukuksuzluğu kimse savunamaz. Hatay halkı Can Atalay’ın Gezi’den tutuklu olduğunu bilmiyor muydu ona oy verirken? Halkın iradesini gaspetmiş durumdalar."