00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
HABERLER
07:00
6 dk
HABERLER
09:00
6 dk
HABERLER
11:00
4 dk
DÜNYA HABERİ
11:05
14 dk
PARANIN HAREKETİ
11:21
15 dk
HABERLER
12:00
5 dk
HABER MASASI
13:30
35 dk
HAFTANIN KEYFİ
14:05
54 dk
HABERLER
15:00
5 dk
HABERLER
16:00
5 dk
HABERLER
17:30
4 dk
HABERLER
19:00
5 dk
BÖLGENİN KALBİ
19:05
84 dk
HABERLER
11:00
5 dk
HABERLER
12:00
5 dk
EN ÇOK OKUNAN 5 HABER
12:35
19 dk
HABERLER
13:00
5 dk
HAFTA SONU HALLERI
13:05
115 dk
HABERLER
15:00
5 dk
HABERLER
16:00
6 dk
HABERLER
17:00
5 dk
HABERLER
18:00
7 dk
DünBugün
Geri dön
Adana107.4
Adana107.4
Ankara96.2
Antalya104.8
Bursa101.4
Çanakkale107.2
Diyarbakır89.6
Gaziantep104.3
Hatay106.1
İstanbul97.8
İzmir91.0
Kahramanmaraş92.3
Kayseri105.5
Kocaeli90.2
Konya88.6
Malatya106.0
Manisa101.0
Mardin92.2
Ordu99.6
Sakarya90.2
Samsun107.7
Sivas104.2
Şanlıurfa95.3
Trabzon102.4
Van88.0
GÖRÜŞ

‘NATO’nun Rusya’yı ‘doğrudan tehdit’ ilan etmesiyle krizin çok uzun vadeli olacağı artık kesinleşti’

© AANATO 2022 Aile Fotoğrafı
NATO 2022 Aile Fotoğrafı - Sputnik Türkiye, 1920, 30.06.2022
Abone ol
Özel
NATO’nun yeni Stratejik Konsept belgesinde Rusya "en önemli ve doğrudan tehdit" olarak sınıflandırıldı. Doç. Dr. Dürre, bu adımın krizin çok uzun süreceğinin bir göstergesi olduğunu ifade etti. Dürre’ye göre Türkiye’nin hem NATO hem de Rusya nezdinde önemi arttı ancak Ankara denge politikasını sürdürecek.
İspanya'nın başkenti Madrid'de düzenlenen NATO zirvesinin en önemli gelişmelerinden biri de ittifakın yeni Stratejik Konsept belgesinin kabul edilmesi oldu.
İttifak'ın üç temel görevinin "caydırıcılık ve savunma, kriz önleme ve yönetimi ile iş birlikçi güvenlik" olduğunun altı çizilen belgede Çin ilk defa “tehdit unsuru” olarak zikredilirken, stratejik ortak sayılan Rusya ise bu kez "en önemli ve doğrudan tehdit" olarak sınıflandırıldı. Rusya bundan önceki belgede “dış ortak” olarak adlandırılmıştı.
Bu kapsamda belgede, "Rusya, müttefiklerin güvenliğine yönelik en önemli ve doğrudan tehdittir. Zorlama, yıkma, saldırganlık ve ilhak yoluyla etki ve doğrudan kontrol alanları oluşturmaya çalışıyor" değerlendirmesine yer verildi ve Rusya'nın bu amaçlarına ulaşmak için NATO müttefiklerine ve ortaklarına karşı geleneksel yöntemlerin yanı sıra siber ve hibrit araçlar kullandığı kaydedildi.
Belgede, ayrıca, "NATO çatışma istemiyor ve Rusya için hiçbir tehdit oluşturmuyor. Rusya'nın tehditlerine ve düşmanca eylemlerine birleşik ve sorumlu bir şekilde yanıt vermeye devam edeceğiz. Ancak, riskleri yönetmek ve azaltmak için Moskova ile iletişim kanallarını açık tutmaya istekliyiz" denildi.

Stoltenberg’den itiraf gibi açıklama

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in zirvede yaptığı “Aslında Rusya’yla çatışmaya hazırlıkları 2014’te başlatmıştık. Bu nedenle blokun doğusundaki askeri varlığımızı güçlendirdik, savunmaya daha fazla para harcamaya başladık, ayrıca güçlerimizin savaşa hazır olma durumunu da artırdık” açıklaması ise uzmanlara göre aslında malumun ilanı oldu. Zira Ukrayna’daki krizde Batı ülkeleri Rusya’yı “saldırgan” tutumla suçlarken NATO Genel Sekreteri’nin bu açıklaması ittifakın üstlendiği “kışkırtıcı” rolün en net ifadesi olarak kayıtlara geçti.

‘Bu durum gerginliğin çok uzun vadeli olacağının artık kesinleştiğini gösteriyor’

Moskova Devlet Dil Üniversitesi Uluslararası İlişkiler ve Sosyopolitik Bilimler Enstitüsü’nden Doç. Dr. İkbal Dürre, Sputnik’e yaptığı değerlendirmede, bölgede oluşan yeni durumu anlattı:
“NATO, asıl güvenlik tehdidinin Rusya olduğunu bu şekilde ifade etti. Demek ki jeopolitik anlamda Avrasya bölgesi Çin’e nazaran önümüzdeki dönemde daha ön planda olacak. Batı açısından güvenlik sorunu merkezi bizim bölgemiz oluyor. Bu durum Ukrayna ile gerginlik ve bunun yarattığı sürecin çok uzun vadeli olacağının artık kesinleştiğini gösteriyor. NATO Genel Sekreteri’nin açıklaması da aslında bir malumun ilanı oldu. Her ne kadar şu andaki gerilimde Rusya suçlanıyorsa da biz Stoltenberg’in ağzından duyuyoruz ki aslında 2014’ten beri bugünkü süreci adım adım getirenler NATO’nun ta kendisi olmuştur. Ki bence daha da eskiden bunu yapmaya başladılar. Yani aslında Rusya’yı bugünkü yaptığı hamlelere zorlayan neden de onların atmış olduğu adımlardır. Bu da Stoltenberg tarafından itiraf edilmiş oldu.”

Türkiye-Rusya ilişkilerinin seyri nasıl olacak?

Peki, yeni konseptle Türkiye-Rusya ilişkilerinin seyri nasıl olacak? Doç. Dr. Dürre, “Yeni konseptle beraber Türkiye’nin önemi hem NATO’nun hem de Rusya’nın nezdinde arttı” diyerek şunları ifade etti:
“Çünkü bu yeni konsepti Batı’nın pratiğe dökebilmesi ve tam anlamıyla strateji geliştirmesi için Türkiye’ye ihtiyacı var. Aynı şekilde durum böyle olduğu için Rusya’da da önemi artmıştır çünkü Türkiye’nin bu zamana kadar oynadığı köprü rolü daha da önemli bir hale geldi. Bu Türkiye’nin, Rusya’ya karşı olan elini de güçlendiriyor. Bir NATO üyesi olan Türkiye böyle dengeli politika yürütmesi Rusya açısından Türkiye’nin önemini artıran en önemli faktör. Bütün bunlara rağmen Türkiye’nin yeni oluşan durumu Rusya’nın aleyhinde kullanacağını düşünmüyorum. Çünkü hala Rusya’nın elinde Türkiye’ye karşı kendini güçlü hissetmesine neden olan etkenler var. Karabağ, Suriye, enerji gibi birçok durum bunlar arasında sayılabilir. Türkiye ve Rusya son oluşan duruma rağmen denge politikasını yürütmeye devam edecektir. Türkiye’nin Batı tarafından Rusya’yı hedef alan jeopolitik hamlelere oyuncak olacağını onlara araç olacağını düşünmüyorum. Türkiye yeni koşullarda bile Rusya’nın hassasiyetlerini dikkate almaya devam edecektir.”
Haber akışı
0
Tartışmaya katılmak için
giriş yapın ya da kayıt olun
loader
Sohbetler
Заголовок открываемого материала