İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer: Kendimi ne patron ne işveren olarak görüyorum

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İZELMAN ile DİSK Genel İş Sendikası arasında imzalanan toplu sözleşmenin ayrıntılarını değerlendirmek ve 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’ne ilişkin düşüncelerini paylaşmak üzere bugün KRT TV’nin canlı yayınına konuk oldu.

Anka'nın haberine göre çalışanlara ücret, sosyal haklar ve eşitlik düzeyinde çok önemli kazanımlar sağlayan bir sözleşmenin imzalandığını belirten Soyer, şu ifadeleri kullandı:

"Biz beraber çalışıyoruz, bu şehre birlikte hizmet ediyoruz. Yasanın bizi konumlandırdığı noktalarda büyük bir tuhaflık var. Ben kendimi ne işveren, ne patron olarak hissediyorum. Hep birlikte İzmir’e hizmet etmenin onurunu yaşıyoruz. Yaptığımız sözleşme alın teri döken kardeşlerimin mümkün olduğu kadar haklarını koruyacak bir sözleşmedir. Biz İzmir’in parasını İzmir’e aktarıyoruz. Çalışan kardeşlerim de o aynı zamanda hizmetlerin muhatabı. Onlar ne kadar mutlu olursa biz de kendimizi o derece mutlu hissederiz."

'100’ün üzerinde kadın şoför istihdam ettik'

Toplu sözleşmede yer alan eşit işe eşit ücret ve cinsiyet eşitliğine dayalı sözleşme maddelerini de değerlendiren Başkan Soyer şunları söyledi:

"Geldiğimiz günden beri bu şehre daha çok kadın eli değmesi lazım demiştik. Hem temizlik işlerinde hem ulaşımda kadın istihdamına başladık. 100’ün üzerinde kadın şoför istihdam ettik. Park bahçeler ve temizlik işlerinde yüzlerce kadın çalışan göreve başladı. Masa başında çalışan arkadaşlarımızda da sahada çalışanlarda da kadın istihdamı büyük artış gösterdi. Kadın arkadaşlarımızın aynı işi yapan erkeklerle aynı ücreti alması konusunda da İstanbul Sözleşmesi’ni dayanak göstererek ve temel alarak bir uygulamayı başlatmış olduk."

Başkan Tunç Soyer, 1 Mayıs’ın kendisi için ne ifade ettiği sorusuna ise şu yanıtı verdi:

“Hayata emeğin katılmasının mutluluğunu ifade ediyor. Hayatı emekle güzelleştiriyoruz. Bu bayram hakikaten tüm hayata sahip çıkmak anlamında çok önemli bir bayram. Tabii ki arkasında çok uzun mücadeleler var. Çok önemli bedeller var. O hafızamızı koruyarak emeğin hakkını korumaya devam etmek zorundayız. Emeksiz hayat güzel bir hayat olamaz. Biz de bu bilinçle 1 Mayıs’a ve onun kazandırdıklarına sahip çıkmaya devam edeceğiz.”