Çin Dışişleri Bakanı Vang Yi, "Umarız ABD'deki karar vericiler zamana ayak uydurup dünyadaki eğilimleri açık şekilde görebilir, ön yargıları ve temelsiz şüpheleri bir tarafa bırakıp Çin-ABD ilişkilerinin istikrarlı gelişimi için Çin politikasını yeniden makul bir rotaya sokabilir" açıklamasında bulundu.
Ticaret alanında Çin'in ABD şirketlerinin haklarını korumak için her türlü tedbiri almaya hazır olduğunu vurgulayan Vang, Washington yönetiminin, 'Çin mallarına konulan gereksiz gümrük tarifelerini ve Çin şirketleri ile araştırma ve eğitim kuruluşlarına getirilen tek taraflı yaptırımları kaldırması ve Çin'in teknolojik gelişimini engellemeye çalışmaya son vermesi gerektiğini' belirtti.
'ABD, Çin'in güvenliğini ve iç işlerindeki egemenliğini zedeleyecek müdahalelerde bulunmamalı'
ABD Başkanı Joe Biden, 19 Şubat'ta Münih Güvenlik Konferansında yaptığı konuşmada, ABD müttefiklerine 'Çin ile uzun dönemli stratejik rekabete birlikte hazırlanma' çağrısında bulunmuştu. Biden, konuşmasında, "Çin ile rekabet zorlu olacak. Beklentim bu ve bunu da doğal karşılıyorum çünkü ben ABD ve Avrupa'nın Hint-Pasifik bölgesindeki müttefikleriyle 70 yılda zorluklarla kurduğu global sisteme inanıyorum" diye konuşmuştu.
'Yaptırımlar devam edecek'
Eski ABD Başkanı Donald Trump, 'ulusal güvenlik' gerekçesiyle Huawei başta olmak üzere çok sayıda Çin şirketine ve çeşitli kalemlerdeki ürüne gümrük vergisi koyarak iki ülke arasında ticaret savaşı başlamasına yol açmıştı. Trump yönetimi, Çin'i teknoloji hırsızlığıyla suçladı ancak konuya ilişkin ABD yönetimi tarafından çeşitli yaptırımlar dışında herhangi bir kanıt sunulmadı. ABD ayrıca, başta ordu personeli olmak üzere, kritik görevlerde bulunan resmi görevlilerin de Çin menşeili iletişim araçlarını kullanmamaları konusunda uyarılarda bulunmuştu.
Huawei, yaptırımların sonucunda dünya çapında bir numaralı akıllı telefon satıcısından geçen 6. sıraya gerileyerek bu savaştan en çok zarar gören şirketlerden biri.