Sabah yazarı Hilal Kaplan, 'Mesele Trump değil, sen hala anlamadın mı?' başlığıyla yayımlanan yazısında sözlerine "Evet, Gezi ayaklanmasının o meşum sloganını hatırlatarak başlamak istiyorum. Çünkü çoğu kez olduğu gibi mevzunun Amerika'da oluyor olması bizi ilgilendirmediği anlamına gelmiyor" diye başladı.
Kaplan, ABD siyasetinde yaşananlara dair görüşlerini aktardığı yazısına şöyle devam etti:
- "Bilakis, sonradan uygulayacakları her tür ayrımcılık için 'Biz Amerikan Başkanı'na bunu yaptık, önyargılı değiliz' diyebilmek amacıyla mevzunun Amerika'dan başlatıldığına inanıyorum.
- Mesele Trump değil, mesele milyarlarca kullanıcı verisini elinde tutan bir avuç Silikon Vadisi oligarkının, bunları siyasal amaçları için de kullanacaklarını ilk kez açıkça dünyaya ilan etmiş olmalarıdır.
- Mesele Trump değil, mesele seçilmişlerin politik mesajları içinden, seçilmemiş milyarderlerin uygun bulduğunun kamuya ulaşması ve uygun bulmadığının sansürlenecek olmasıdır.
- Mesele Trump değil, mesele bu teknoloji devlerinin karşı çıkılamaz bir tekel sahibi olduğunu nihayet kabul edip, 10 gün sonra onların dünya politikasında güç tekeli sahibi Amerikan Devleti ile tam bir işbirliği imkânına sahip olacak mertebeye ulaşmasıdır. Seçimlerle sadece ABD Başkanı'nın Demokratlar'dan seçilmediğini, Temsilciler Meclisi ve Senato'da da Demokrat hakimiyetine erişildiğini hatırlatayım.
- Mesele Trump değil, mesele 'hayatı düzene koymak' amaçlı biyosiyaset pratiklerini o 'düzen'in nasıl olacağına seçilmemişler eliyle karar verip, pandemi ve demokrasi karşıtlığı gibi iddialarla muarızı gördüğü her yapıyı 'ya bizdensin, ya onlardan' ikiliğiyle diz çöktürmeye kalkmasıdır.
- O yüzden bilin ki birisi meseleyi Trump'a indirgemeye çalışıyorsa, ya siyasi analiz yaparken gözünün önünü göremeyecek kadar kördür ya da Biden'la selfie kuyruğuna giren alıklardan birisidir."
