Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, 17 yaşındaki Emin Bayram’ın maça kaptan çıkmasıyla ilgili olarak, "Açıkçası kimseye bir mesaj için yapmadım. Emin Bayram 17 yaşında ama 8 yaşında filiz lisansla Galatasaray’a gelmiş, 9 senedir Galatasaray’da olan bir oyuncu. Ben ona dedim ki, ‘Bugün kaptan çıkma sırası senin’ Kaptanlar bazen yaşa bakmazlar. Bir mesaj içermiyor. ‘Al bunu buradan kaptan olarak çok uzun yıllar götür’ diye Emin’e bir mesaj içeriyor. Ben daha önce 17 - 18 yaşında bir çok oyucumuza kaptanlık verdim. Bugün talihsiz bir gün olabilir onun için ama, onu affedecek, onu hoş görecek, ona tolerans gösterecek bir camia, taraftar ve hocaya sahip. Bazen bedeller ağır olabilir ama gençlerde insanlar böyle kazanılıyor. Yaptığı hataları öğrenecek. Bir mesajım olmadı, Donk sakatlandı. Hiçte beklemediğimiz bir olaydı. Ayağı biraz aksıyordu ama oynayamayacağını tahmin etmemiştim. Ancak kaptanlık seçimi bana ait” ifadelerini kullandı.
Bir gazetecinin, kendisinin 18 Süper Lig takım antrenörleriyle telekonferans yöntemiyle bir araya gelmesini ve toplantıda görüşülenleri sorması üzerine Terim, “Uzun zamandır zaten 18 antrenörle zaman zaman günün mana ve ehemmiyetini ilgilendiren konuların dışında görüşmek istiyordum. Çünkü, herkes görüşebiliyor; başkanlar toplanıyor, yöneticiler toplanıyor ama biz antrenörler ? Çünkü biz, sadece galip gelen veya mağlup olan ve bunlara yorum yapan insanlar değiliz. Biz futbolun içerisindeki marka değerinin en önemli aktörleriyiz, en önemli figürleriyiz. Bizim bir araya gelip konuşmamız kadar doğal bir şey olamaz” ifadelerini kullandı.
'Teknik adamlar önemli insanlardır, burada da herhangi bir mesaj, eylem yoktur'
Antrenörlerle toplanmasının kimseye bir tepki, etki yapmak veya bir kararı vazgeçirmeye çalışmak olmadığını anlatan Terim, “Tam tersi, biz TFF ne derse elbette uyacağız. O yüzden arkadaşlarımızla buluşmamız çok da güzel oldu. Bundan sonra her konu için bir araya gelmeye de karar verdik. Bugün yabancı sınırına veya Türk yabancıya denk geldi. Herkes fikrini söyledi ve çokta güzel oldu. En sonda Tamer Tuna hocamız, ‘Hocam bir dahaki sefere ben hepinizi Antalya’ya davet ediyorum’ dedi. Bundan sonra daha sık olacağını düşünüyorum. Çünkü, teknik adamlar önemli insanlardır. Burada da herhangi bir mesaj, eylem yoktur. Bu doğal olan bir şeydir. Telekonferans şeklindeydi, bir dahaki sefere belki canlı toplanırız. Buradaki 18’i muhafaza etmek önemlidir. Yerlisi yabancısı önemli değildir. Çünkü, yarın belki de bu 18’den belirli bir bölüm kendi kulüplerinde olmayacak. Hatta bazıları birbirinden ayrı kulüplere gidecekler. O yüzden mühim olan ortak fikir, istişare, teknik olarak bir ortak kanaatti. Bu kadar masumdu, çokta hoş oldu. Arkadaşlar da çok memnun olduklarını ifade ettiler” şeklinde konuştu.
'TFF şimdiye kadar kendisi ve kurullarıyla aldığı her türlü kararlarla çok adil ve haklı kararlar almıştır'
TFF’ye gönderdikleri dilekçenin gayet açık olduğunu kaydeden Terim, “İsterse sayın başkan kendisi paylaşır. Biz o 11 kategorisine dahil değiliz. Ben şöyle düşünüyorum; TFF böyle bir karar almışsa elbette uyacağız. Zaten TFF şimdiye kadar kendisi ve kurullarıyla aldığı her türlü kararlarla çok adil ve haklı kararlar almıştır. Dolayısıyla buna da uyacağız” dedi.
'Doğru bildiğiniz, inandığınız şeyler kanun beklemez'
Yabancı sözleşmesi konusuna da değinen Terim, “Yabancı sözleşmesi konusunda doğruysa röportajda kendileri ‘zaten biz kulüpleri inceledik’ diyor. Bu saatten sonra herhangi bir şey söyleyip sızlamanın bir manası yok. Kurala uymaya devam edeceğiz. Bizim için bir sakıncası yok. Bu bir kuralda olsa, normalde bir felsefe olmalı, bir anlayış olmalı. Bugün hiçbir takımın iyi bir Türk oyuncusu varsa yerine yabancı oynattığını gördünüz mü ? Bu içten gelen bir futbol anlayışı olmalı, şöyle ki; kırmızı ışıkta durmak bir kanun, kırmızı ışık olmayan yerlerde bile sağa sola bakıyorsunuz. Bu da öyle bir şey, doğru kararlar kanun beklemez. Doğru bildiğiniz, inandığınız şeyler kanun beklemez. Kurala gerek yok. Bizim yabancı yerli konusu ki, futbolcunun yerlisi yabancısı yok, insani olarak bakmak lazım. Herhalde bizim münakaşa edeceğimiz, fikir münakaşasına varacağımız veya ortak olarak devamlı fikir üreteceğimiz en son konulardan birisi bu. O kadar çok teknik, idari, ekonomik, kurumsal, tesisleşme gibi birçok problemimiz var. İnşallah, bu karar bunları içine alır ve halleder” şeklinde konuştu.
'Benim takımlarım kaybedebilir ama vazgeçmez, vazgeçtiğini görüyorum'
Galatasaray’ın arka arkaya maç kazanamaması konusuna da değinen Terim, “Açıkçası hayat insana her şeyi gösteriyor. İstatistiklere baktığımda hem Galatasaray hem de benim adıma istatistikler yerlerde. Ben burada kaybetmeye değil, vazgeçmeye üzüldüm. Benim takımlarım kaybedebilir ama vazgeçmez, vazgeçtiğini görüyorum. Bu ara gol kaçırabiliriz. Hakem konusuna zaten girmiyorum, girmek bile istemiyorum. Ama belki de sene için söylüyorum, Bir tamirat, bir onarım için bize verilen bir mesajdır bunlar. Rabbim diyor ki, ‘bu mesajı iyi al’. Çünkü, baktığım zaman ben vazgeçmekten hiç hoşlanmam. Kaybedersiniz ama Galatasaray forması sırtınızdaysa onu kaybetmemek için müthiş bir mücadele verirsiniz. Vazgeçmek benim anlayışımda yoktur” açıklamasında bulundu.