Japonya Başbakanı Şinzo Abe, koronavirüsün yayılmasını ve ekonomik çöküşü kontrol etmesine yardımcı olmak amacıyla ülkesinin Türkiye’ye tıbbi ve mali destek teklif edeceğini açıkladı. Japonya’dan Türkiye’ye gelen bu destek teklifini, Dünya Ticaret Örgütü Türkiye Daimi Temsilciliği’nde uzun süre ticaret müşaviri, başmüşavir ve müzakereci olarak görev yapan ticaret uzmanı Şahin Yaman, Sputnik’e değerlendirdi. Yaman “Japonya gibi finansal kredisi tavanda olan bir ülkeden destek olması Türkiye’nin durumunu iyice güçlendirir. Japonya’nın Türkiye’ye bu teklifi tarihi bir anda gelen destektir. Bu, döviz kurunu da finansman dengeleri açısını da Türkiye’nin risk görünümünü de etkileyecek nitelikte. Öte yandan, Türkiye yükselen bir ekonomi ve bu da Japonya’nın Türkiye’deki konumunu da güçlendirecektir. Özellikle yüksek teknoloji proje finansmanlarına. Hastane projesi de sıradan bir proje değil ve bu da Japonya için de elindeki krediyi aktaracağı yer olacak” yorumunda bulundu.
‘Türkiye aleyhinde spekülatif atak eğilimler sürerken Japonya dostluğunu gösterdi’
Japonya’nın çok büyük bir ekonomi ve dünyanın da teknoloji lideri olduğu vurgusu yapan Yaman “Dünyada yüksek teknolojide Japonların ihracat oranları düşük olsa da, yüksek teknoloji sebebiyle sermaye birikimleri var. Japonların dış borçları çok yüksek görünür ama o yükseklik bir miktar da sermaye piyasalarının derinliğinden kaynaklanır. Birtakım uluslararası Türkiye aleyhinde manipülasyon veya spekülatif atak eğilimlerinin olduğu ortamda Japonya Türkiye’nin dostu olduğunu gösteren bir adım attı. Bu, basit bir şey değil. Meselenin politik yönünü de düşünmek gerekir” ifadelerini kullandı.
‘Yeni dünya düzeni içerisinde Türkiye’yle işbirliği önem kazanıyor’
Türkiye’nin yeni dünya düzeni içerisinde konumunun güçleneceğine işaret eden Yaman “Türkiye bu yeni dünya düzeninde önemli bir ülke olacak ve Türkiye’yle hırlaşmanın bir amortisman maliyeti olur. Mesela Fransa, kendilerinin jeopolitik olarak inişe geçtiği bir dönemde, Türkiye’yle çok fazla didişti. Japonya ise Fransa’nın tersine çok doğru yapıyor. Çünkü Ortadoğu, Kuzey Afrika ve birçok yerde Türkiye bir sürü ülkeyle ikili işbirlikleri içinde. Neticede küresel ölçekteki bu yeni dönem, küreselleşmenin tam tersine döndüğü ve herkesin içine kapanacağı bir dönem olmayacak. Milli ekonomiler güçlenirken birtakım stratejik işbirlikleri de olacak” dedi.
‘IMF’nin düşüşü ve çok kutuplu finansal sistemin yükselişi’
Yaman “Finans, teknoloji ve dış ticaret gücü olarak dünyanın liderlerinden olan Japonya’nın Türkiye’ye dönük adımı, Türkiye ekonomisi açısından çok olumlu. Bunun Türkiye’ye katkısı çok fazla. Japonya’nın yatırım ve ticarette önünü açacak nitelikte. Bu destek Türkiye’nin IMF’ye yönelmesinin de önüne geçer. Üstüne üstlük Japonya, Türkiye’ye destek verirken ‘şunu yap, bunu yapma’ diyecek bir ülke de değil. Bu da büyük bir avantaj. Kısacası bu, Kovid-19 sonrası dönemdeki yeni küresel, finansal düzende IMF’nin düşüşü ve çok kutuplu finansal sistemin yükseliş emaresi. Bu ayrıca Avrasya’da oluşacak yeni ekonomik ittifaklar açısından da bir ümit” diye ekledi.