Rusya Stratejik Konjonktür Merkezi uzmanı Oleg Ponomarenko, Sputnik’e açıklamasında, “Elbette bu, Kremlin tarafından son derece pozitif bir söylem, çünkü militanların ayrıştırılması, İdlib’deki durumu istikrara kavuşturmak için öncelikli görev. Bu sorun daha önce iki ülkenin savunma bakanlıkları temsilcileri arasında defalarca ele alınmıştı, ama ilerleme çok yavaştı. Rusya, bu sorunun çok karmaşık olduğu görüşünde olsa da Türkiye’nin, en azından durumu harekete geçirmek için yeterli etkiye sahip olduğuna inanıyor” ifadesini kullandı.
'Rusya ile Türkiye'nin ortak hedeflerine ulaşmasını engel olmak isteyen üçüncü ülkeler var'
Mevcut aşamada, militanların M4 karayolundan uzaklaştırılması gerektiği konusunda, Ankara ve Moskova’nın çıkarlarının çakıştığını ve bu konuda varılan mutabakatın olduğunu kaydeden uzman, “Yani hangi tarafın ne savunduğu ve kimin bundan sorumlu olduğu yönünde anlaşma var. Aslında, bu daha önce Moskova anlaşmasına yansımıştı. Bununla birlikte elbette yarın durumun nasıl olacağını söylemek zor” dedi.
Suriye topraklarında, Rusya ve Türkiye’nin ortak hedeflerine ulaşmasına engel olmak isteyen üçüncü ülkelerin de bulunduğuna dikkat çeken Ponomarenko, İdlib’deki durumun, dışarıdan bakıldığından çok daha karmaşık olduğuna işaret ederek bunun, militanları ayrıştırma sürecine ek zorluklar kattığını söyledi.
“Ilımlı muhalefet ve radikaller diye bu iki kategoriyi dile getirerek durumu basitleştirdiğimizi anlamamız gerek. Aslında Suriye içinde, aşiretler ve klanlar içinde durum çok daha karmaşık. Daha büyük grup çatısı altında birleşen ve kendini daha çok veya daha az radikal eğilimli gösteren küçük gruplar her an saf değiştirebiliyor, durum çok hareketli. Her şey, onları oluşturan daha küçük grupların ve insanların çıkarlarına ve ayrıca üçüncü güçlerin verdiği desteğe bağlı. Bizim kullandığımız ayırım ise sembolik. Bu yüzden radikalleri ılımlılardan ayrıştırmak son derece zor. Mesele şu ki, ayrıştırılacak olan ılımlılar sonunda ılımlı olmaktan çıkıp eylemleri yüzünden militanlar kategorisine girebilir”.