Alman Yeşiller partisinden eski milletvekili Memet Kılıç hakkında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettiği suçlamasıyla açılan davada ilk duruşma bugün gerçekleşecek. Duruşmaya katılmama kararı alan Memet Kılıç, beraat kararının çıkmasından yana umutlu değil.
DW Türkçe’nin haberine göre, Kılıç’ın 2017 yılı Temmuz ayında internetten yayın yapan ABC gazetesinde yer alan mülakatta kullandığı bazı ifadelere savcılık iddianamesinde yer verildi. Hakaret içerdiği ifade edilen tanımlamalar arasında özellikle vatan haini sözüne dikkat çekiliyor.
Kılıç iki yıl önceki söz konusu açıklamasında Türk hükümetinin izlediği iç ve dış siyaseti eleştirerek, "Ben Türk kökenli bir politikacı olarak memleketimin bu hâle getirilmesinden büyük üzüntü duyuyorum, bu hâle getirenleri de vatan haini olarak görüyorum" ifadesini kullanmıştı.
Kılıç, "Erdoğan'ın Türkiye’ye verdiği zarar kaldırılamayacak bir durum" demişti.
Duruşmaya katılmayacak
Hem Türk hem Alman vatandaşlığına sahip olan 52 yaşındaki Kılıç ise duruşmaya katılmama kararı aldı. Kendisi de avukat olan Kılıç, dpa’ya yaptığı açıklamada "Avukatımla yaptığım istişare sonucu duruşma için Türkiye’ye gitmeme kararı aldım" dedi. Kılıç, savunmasını Almanya’dan yapabilmesi için avukatının başvuruda bulunacağını da söyledi.
‘Beraat edebileceğime inanmıyorum’
Davanın sonucu konusunda iyimser olmadığını belirten Memet Kılıç, "Türkiye’de beraat edebileceğime inanmıyorum" dedi. Karlsruhe ve Ankara barolarına kayıtlı avukat Kılıç, dava sonucunun Türkiye’de ve Almanya’da mesleğini devam ettirebilmesini etkileyebileceğine işaret ederek, gerekirse davayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) kadar götüreceğini kaydetti.
2009-2013 yılları arasında Yeşiller partisinden milletvekili olarak görev yapan ve halen Heidelberg'de avukat olarak çalışan Memet Kılıç, siyasi faaliyetlerini de sürdürüyor. Kılıç'ın siyasi faaliyetleri arasında Federal Göç ve Uyum Konseyi Başkanvekilliği ile Baden-Württemberg eyaletinde Yeşiller partisinin Göç ve İltica Çalışma Grubu sözcülüğü de bulunuyor.
Kılıç Eylül ayında yaptığı açıklamada, hakkında açılan davadan, Türkiye'de yaşayan yeğenine tebligat gitmesi üzerine bir ay kadar önce haberdar olduğunu söylemiş, "Alman bir siyasetçi hakkında Türkiye'de dava açıldığını daha önce duymadım" demişti.