Rusya'nın eski Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov'un öldürülmesine ilişkin davanın görülmesine Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi.
Sputnik muhabirinin duruşma salonundan aktardığına göre tanık sıfatıyla duruşmaya katılan Avukat Serkan Özkan, sanıklardan Sercan Başar'ı tanıdığını ve kendisini katil Mevlüt Altıntaş'la birkaç kez birlikte gördüğünü belirtti.
Kendisinden oda kiralayan Mevlüt Altıntaş'la suikast öncesinde yaptığı konuşmaları anlatan Özkan, "Mevlüt Altıntaş, mali sıkıntı içinde olduğunu söyledi. İnsanlara yardım etmeliyiz ve biri benden yardım istediğinde, bir vatandaş ve insan olarak yardım etmeye çalışıyorum. Üstelik o polisti ve ikincisi, ben namaz kılan insanlara saygı duyarım, o da namaz kılıyordu" dedi.
'Takım elbise almamı istedi'
Altıntaş'ın kiraladığı odaya üç bavulla geldiğine ve bavullarda çok sayıda kitap bulunduğuna dikkat çeken Özkan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Aralık ortasında İstanbul'a gittim. Mevlüt beni arayarak 20 Aralık'ta bir kızla buluşacağını söyledi ve en kısa sürede takım elbise bulmamı istedi. Ona takım elbise aldım ancak bana parasını vermedi. O sırada suikast gerçekleşti ve Mevlüt öldürüldü."
'Televizyondan öğrendim'
Karlov'un öldürüldüğünü televizyondan öğrendiğini ve her insan gibi üzüldüğünü anlatan Özkan, Mevlüt'ün bununla ilişkili olacağının aklına bile gelmediğini söyledi. Özkan, "Para çekmek için bankamatiğe gittim ve o sırasında telefondan haberlere bakarken katilin fotoğrafını gördüm ve ayaklarım boşaldı. Bankamatikten parayı almayı bile unutmuşum" diye ekledi.
'Polise gönüllü olarak gittim'
Özkan, kendisini berbat ve hatta suça ortakmış gibi hissetmesine rağmen odasını kiralayan Altıntaş hakkında ifade vermek için polis merkezine hemen gönüllü olarak gittiğini belirtti ve orada yaşananları anlattı:
"Şoktaydım ancak polis merkezine gittim, Karlov cinayeti için geldiğimi söyledim ve beni başkomisere götürmelerini istedim. Katilin bir buçuk ay evimde yaşadığını anlattım. Beni sorguya çeken Türk polisler, Sercan Başar da dahil başkaları adına düzenlenmiş tutanakları imzalamaya zorladılar. Ben reddedince kaba davrandılar ve hatta müesser fiilde bulundular. Beni Ruslar da sorguladı. İstihbarat üyeleri de vardı sanırım, bizim istihbarattan kişiler de olabilir, aralarında Rusça konuşuyorlardı. Rus sorgu memurları Türk meslektaşlarına göre daha nazikti. Kendimi onların önünde suçlu gibi hissetmedim."
Sanıklar ek savunmalarını yaptı
Mahkeme başkanı, sanıklardan ek savunmalarını sordu.
Tutuklu sanık Hüseyin Kötüce, önceki celselerde dinlenen tanıkların kendi beyanlarını doğruladığını ileri sürerek, Büyükelçi Karlov hakkında istihbarat toplamadığını, büyükelçinin korumasız gezdiği bilgisinin açık kaynaklarda olduğunu savundu.
Sanık Ramazan Yücel de 25 aydır dosyadan tutuklu olduğunu, gizli tanık Garson'dan ele geçen dijital materyaldeki bilgileri de kabul etmediğini söyledi ve tahliye talebinde bulundu.
Tutuklu sanık Hayrettin Aydınbaş da hakkında örgütün "büyük bölge talebe mesulu" olduğuna yönelik tanık beyanlarına yönelik konuşmayacağını, tanıkların mahkemeye geldiği zaman beyanda bulunacağını söyledi.
Tutuklu sanık Ahmet Kılıçarslan da ByLock kullandığı tespitini kabul etmediğini, eğitimci olduğunu, uzun süren tutukluluğun infaza dönüştüğünü savunarak, tahliye talebinde bulundu.
Sonraki duruşma 17 Ocak'ta
Verilen aranın ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların mevcut halinin devamına hükmederek duruşmayı erteledi.
Karlov davasında bir sonraki duruşma 17 Ocak'ta yapılacak.
Karlov, 19 Aralık 2016'da Ankara'da katıldığı bir fotoğraf sergisinde vurularak öldürülmüştü.