Emine Erdoğan Cumhurbaşkanlığı Kongre ve Kültür Merkezi'nde "25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü" programına katıldı.
Emine Erdoğan'ın burada yaptığı konuşmadan öne çıkanlar şöyle:
- Erkekler kadınları mülk edinemezler, üstünlük iddia edemezler. Bir kimsenin bedensel ve ruhsal bütünlüğünü zedeleyici hareketlerde bulunmasına hakkı yoktur.
‘Erkek ya da kadın herkes insan olmak için doğar’
- Kadın cinayetleri haberlerine baktığımızda faillerin kıskançlık, namus, boşanmayı istememe gibi nedenler sıralanıyor. Ahlak cinsiyetten bağımsızdır. Başkasının ahlakından sorumlu olmak kimsenin görevi değildir. Şiddet ve kaba kuvvet erkek olmanın unsurlarından biri olarak görülüyor. Erkek ya da kadın herkes insan olmak için doğar.
‘İslam kadın ve erkeği birbirine yol arkadaşı kılar’
- Kadınların etrafına çevrilen çembere çeşitli meşrulaştırmalar aralarsa da en önemli kaynak dindir. Kuranı Kerim erkeklere değil tüm insanlığa indirilmiş bir kitaptır. Ahiret gününde kimsenin cinsiyeti hafifletici bir sebep olarak görülmeyecektir. İslam kadın ve erkeği birbirine yol arkadaşı kılar.
- İnsani hasletlerimizi geri kazanmadan medeniyet havuzumuzdan beslenmeliyiz. Edep ve adabın hem kadın hem de erkek için gerekli olduğunu asla unutmamalıyız.
‘Artık kadınlar haklarını arıyor’
- Toplumda hızla kadına yönelik şiddetin artığına dair bir algı var. Bu algı bizi karamsarlığa sürüklüyor. Rakamlar ortamda elbette. Ama eskiden sessizliğe gömülen kesimlerin görünür olduklarının göstergesi de var. Artık kadınlar devletimizin ilgili yerlerine başvurarak haklarını arıyorlar. Hak arama mücadelelerini sürdürüyorlar. Kadın sadece şikayetle uzaklaştırma kararı aldırabiliyor.
- Eskiden kadınlar şiddet gördüklerini belirlemek için kurum kurum gezerlerdi şimdi ise 6284 sayılı kanun ile sadece şikayet ile kendilerini koruma tedbiri aldırıyorlar.
- Toplumun her katmanında büyük bir hassasiyet var. Umuyorum ki hiçbir kadın bir gün korku terörü yaşamayacak. Ancak beraber adım atmalıyız. Lütfen bu noktada medya dilinin ne kadar önemli olduğunu atlamayalım. Film ve dizilerde terör, cinsel şiddet karakterlerin evcilleştirildiğine maalesef şahit oluyoruz. Geçmişte yaşanan üzüntüler dramatize edilerek meşru hale getiriliyor. Medya dilinin şiddeti özendirmemesi gerekiyor.
Kadına önem verilen toplumlar medeniyete ulaşabilecektir
- Hepimizin en büyük vazifesi medeniyeti geleceği taşıyacak köprüler kurmaktır. En büyük güç ise burada kadındır. Kadına önem verilen toplumlar medeniyete ulaşabilecektir.
- Anne-babalara seslenmek istiyorum; evlatlarınızı yetiştirirken, cinsiyetlerine ilişkin imtiyazları olduğuna yönelik yetiştirmeyin. Önemli olan insan olmaktır.
- Yeni yüzyılın inşasında bazı alanlarda doğru tohumları ekmemişiz. Kadınların eğitimli, güçlü olduğu toplumlar kendisini geleceğe taşıyabilecektir. Kadınları tüm yönleriyle güçlendirmenin gelecekte önemli meyveler vereceğine inanıyorum.