HDP, TBMM’den çekilme dahil seçenekleri değerlendiriyor

Meclis'te basın toplantısı düzenleyen HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Oluç, HDP'li bazı belediyelere yönelik kayyum görevlendirmelerinin devam ettiğini belirterek, şu ana kadar üç büyükşehir, bir il, 19 ilçe ve bir de belde belediyesi olmak üzere toplam 24 belediye başkanının İçişleri Bakanlığı tarafından görevden uzaklaştırıldığını söyledi.

​Oluç, bugüne kadar 36 "belediye eş başkanının" gözaltına alındığını, bunlardan 14'ünün tutuklandığını ifade ederek, "Kayyum atama politikası planlı ve adım adım gerçekleştirilen bir süreçtir. Kayyum ataması, aslında bir atanmışlar rejimi oluşturmanın adımlarıdır. Bu nedenle sadece HDP'lilerin, HDP seçmenlerinin sorunu değildir. Yüz binlerce insanın iradesi şu ana kadar gasp edilmiştir. Seçimlerde 65 belediye kazandık, 24'üne kayyum atanmış oldu" diye konuştu.

Oluç, kayyum görevlendirmelerine karşı muhalefeti en güçlü şekilde yapmaya devam edeceklerini kaydetti.

TBMM Genel Kurulunda Dijital Hizmet Vergisi ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapan Kanun Teklifi'nin maddelerinin görüşmelerine devam edileceğini belirten Oluç, termik santrallere çevreye uyum için süre uzatımı tanıyan ve cumhurbaşkanına ek borçlanma yetkisini öngören düzenlemelere karşı olduklarını ifade etti.

"Devam eden gözaltılar ve kayyım atamalarının HDP’nin muhalefet yapmasına engel olduğunu söylediniz. Buna karşı Meclis'ten çekilme gibi bir durum söz konusu olabilir mi?" sorusunu yanıtlayan Oluç, çarşamba günü Ankara'da partinin eski ve yeni bütün seçilmişleriyle bir toplantı yapacaklarını açıkladı. Oluç, şunları kaydetti:

"Buna dair bu ayın 20'sinde, yani Çarşamba günü bir toplantımız var. Ankara’da tüm seçilmişlerimizle birlikte bu toplantıyı yapacağız. Belediye eşbaşkanlarımız, belediye meclisi ve il genel meclisi üyelerimiz, Parti Meclisi üyelerimiz, milletvekillerimiz, geçmiş dönem milletvekillerimizin ve seçilmişlerimizin de katılacağı bir toplantı olacak. O toplantıda, 31 Mart sonrası yaşanmış olanlara ilişkin bir kayyım raporu açıklayacağız hem de sorduğunuz sorunun cevabını içeren bir deklarasyon açıklayacağız. Eş Genel Başkanlarımız bu deklarasyonu açıklayacak. Dolayısıyla 20’sinde bu konu hakkındaki son tutumumuzu açıklamış olacağız.

Şunu önemsiyoruz bugün de söyledim. Bulunduğumuz bütün platformlarda, Meclis ve yerel yönetimlerde, aynı zamanda il ve ilçe örgütlerimizin, yani parti örgütlerimizin bulunduğu her yerde kayyımlar karşısındaki demokratik mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz. Bunun büyük bir irade gaspı olduğunu düşünüyoruz, irade hırsızlığı olduğunu düşünüyoruz ve bunun karşısında Türkiye’deki demokrat bütün siyasi partilere, STK’lere, tek tek demokrat ve vicdan sahibi bütün yurttaşlara çağrı yapıyoruz. Diyoruz ki, ‘Atanmışlar Rejimi’ oluşturma adımlarına sessiz kalmayın. Bugün buna sessiz kalınırsa, yarın ‘Atanmışlar Rejimi’ hedefinin her yerde gerçekleşmesine itiraz edecek kimse kalmamış olacak ortada diyoruz."