İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yönelik sarf ettiği 'ahmak' sözü tepki çeken İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, eleştirilerine devam ederek, "Avrupa'ya gidip Türkiye'yi şikayet etmek bir akıl sağlığı işaretidir" ifadesini kullandı.
Türkiye’de askere gidildiğini, pazartesi ve cuma günleri okullarda İstiklal Marşı okunduğunu anımsatıp, yemin ederken bu vatanı satmayacağına dair söz verdiklerini söyleyen Soylu, "Türkiye'yi şikayet edenler sebebiyle kusurluysak kusurumu kabul ederim. Ama bizim hükümet olarak sorumluluğumuz var. Bu insanlar neden şu anda Resulayn'da, Tel Abyad'da var? Misket oynamaya mı gittik? Terör koridoru oluşturmuş PYD ve PKK. Konuşmayalım, gidelim 3-5 tane PKK'lı köpeğe ülkeyi teslim edelim, var mı öyle? Söylediğimiz her sözün arkasındayız" dedi.
'Avrupa'ya gidip Türkiye'yi şikayet etmek bir akıl sağlığı işaretidir'
Ana muhalet partisine seslenen Soylu, "Bu ülkede Deniz Baykal CHP lideri oldu. Benim ülkemi satmadılar dışarıda. Bu ülkeyi şikayet edenler belli, PKK'lılar, HDP'liler. Ama ülkemizi bir belediye başkanını şikayet etmesi. Afedersiniz bu hendekleri ben mi kazdım? Avrupa'ya gidip Türkiye'yi şikayet etmek bir akıl sağlığı işaretidir" ifadesini kullandı.
Soylu sabah-akşam 'saçma sapan geyik tartışması'nın içinde olamayacağını belirterek, "Çöp toplamış toplamamış, otobüs çalışmış çalışmamış o İstanbul halkının bileceği iş. Beni ilgilendiren kısmı terörü övmesidir. Bizim sorumluluklarımız var onları yerine getirmeliyim" dedi.
'DEAŞ'lıları göndereceğiz, nasıl göndereceğimizi de biliyoruz'
Belçika yetkililerinin 'DEAŞ'lılar, suç işlendiği yerde ifade edilsin' sözünü eleştiren Soylu, "Ne için? DEAŞ'lılar oraya gitmesinler, Avrupa ülkelerine gitmesinler. O zaman koskoca bir soru sormak isterim, Fehriye Erdal'ı bize niye vermediniz? Madem suç işlendiği yerde değerlendirilecekti, sorgulanacaktı. Çifte standardı Avrupa defalarca üretmeye çalışmaktadır. Ne yaparlarsa yapsınlar, arkadaşlarımız hazırlıklarını yapıyorlar, DEAŞ'lıları onlara göndereceğiz. Nasıl göndereceğimizi de biliyoruz" değerlendirmesini yaptı.
