Habertürk yazarı Sevilay Yılman, oğlunu ziyaret etmek için gittiği Fransa'da yaşadıklarını anlattı.
Havalimanında X-Ray cihazının kimyasal uyarı verdiğini belirten Yılman, "Önemsemedim önce ama sonra baktım ki o polis başka görevlileri çağırdı ve Fransızca beni göstererek hararetle bir şeyler anlattı. Sonra başka bir polis ucunda mavi renkte kağıtların olduğu başka bir aletle geldi ve bir de o taradı üzerimi. Ve daha sonra o kağıtları ileride bir makinaya yerleştirdi" ifadesini kullandı.
Yılman'ın "Kızım sana söylüyorum ama gelinim sen de dinle" başlığıyla yayımlanan yazısının ilgili bölümü şöyle:
"Aslında temizdi oğlumun evi. Kötü değildi tabii ama işte annelik dürtüsü. Dayanamadım ve detay temizlik için gider gitmez bir marketten başta çamaşır suyu olmak üzere çeşit çeşit deterjan aldım.
Ve çamaşırların tamamı dahil… Evde ne var ne yok, baştan sonra her şeyi yeniden yıkadım ve tüm evin her bir köşesini çamaşır sularıyla akladım. (Bir oğlanı bir de kız arkadaşını banyoya sokup kendi ellerimle yıkamadım dersem inanın abartmış olmam.)
Bu hallerimi bildiği için oğluma değil ama Fransız kız arkadaşına bayağı tuhaf geldi tabii. Bu arada yeri geldi değerli okurlarım şunu dipnot olarak düşeyim. Huzursuzuz, mutsuzuz toplum olarak eyvallah ama bence oturduğu evi, mekanı temiz tutma konusunda bizden daha ileride bir toplum yok.
Çünkü öğrendiğim kadarıyla Avrupa’daki deterjan ürünlerini en çok satın alanların ilk sıralarında da biz geliyormuşuz. Yani Türkiye’den göç edenler.
Neyse. Tatil bitti ve dönüşe geçtim. Bordeaux Merignac Havalimanı’na gittim. Kolumdaki saat dahil her şeyi X-Ray cihazına koyup geçtim. Öttü. Bir daha geç dediler. Yine öttü. Bir daha dediler. Yine ötünce görevli polis elinde ki bir aletle üzerimi taradı ve ’Kimyasal reaksiyon veriyor vücudunuz’ dedi.
Önemsemedim önce ama sonra baktım ki o polis başka görevlileri çağırdı ve Fransızca beni göstererek hararetle bir şeyler anlattı. Sonra başka bir polis ucunda mavi renkte kağıtların olduğu başka bir aletle geldi ve bir de o taradı üzerimi… Ve daha sonra o kağıtları ileride bir makinaya yerleştirdi.
'Detarjan olabilir mi bunun sebebi?'
Ve geri döndüğünde; ‘Madam, vücudunuzda aşırı kimyasal var ve sebebini anlayamıyoruz. Ne olabilir’ dedi. O an anladım neyle karşı karşıya olduğumu. Resmen uyuşturucu taşıyan bir şüpheliydim ben. Allahtan kafa çalıştı ve; ‘Deterjan olabilir mi bunun sebebi?’ deyip anlattım durumu olduğu gibi polis memuruna.
Bunun üzerine o da şefini çağırdı ve benim 10 gündür Fransa’da olduğumu, öğrenci olan oğlumun günlerdir evinde temizlik yaptığımı, hatta havalimanına gelmeden iki saat önce bile yine deterjanlarla haşır neşir olduğumu aktardı.
Sağ olsun. Tecrübeli bir polis olduğu her halinden belli olan o şef, baktı ki ben uyuşturucu kuryesine filan benzemiyorum, sadece oğlunun konforu ve rahatlığı için kendini heder etmiş şapşal bir anneyim, ‘Çıkışına izin verelim ama tutanakla’ dedi."
Yılman, söz konusu tutanakta şu ifadenin yer aldığını aktardı:
"Kimyasal hassasiyet tespit edildi. Ancak profesyonel mesleğinin gazeteci olduğunu ifade eden Sevilay Yılman adlı bu şahıs bana 10 günden beri Fransa’da öğrenim gören oğlunun evinin temizliği için kullandığı aşırı deterjanların sebep olduğunu söyledi. Bu beyan üzerine Fransa’dan çıkışına izin verildi."