Konseyden yapılan yazılı açıklamada, Hafter güçlerinin tehditleri 'pek çok alanda Libya ile iş birliği yapan ve ülkenin toplam ithalatının büyük bir kısmını oluşturan bir ülkeyle ilişkilere vurulmuş bir darbe' olarak nitelendirildi.
Hafter güçlerinin, Trablus'un güneyindeki Giryan kentinde alınan yenilgiye 'müsebbib bulma' amacıyla savurduğu tehditlerin "Ankara'ya savaş ilanı anlamına geldiği" ifade edildi.
Bu tür açıklamaların, tedavi, ticaret ya da başka amaçlarla dünya ülkelerine giderken İstanbul'u ana hareket noktası olarak kullanan Libyalılara vereceği zarardan büyük endişe duyduğunu aktaran Konsey, Türkiye ile ilişkilere ikili anlaşmalar çerçevesinde devam edileceğini vurguladı.
Açıklamada, "Başta Türkler olmak üzere dostlarımıza yönelik herhangi bir saldırı ulusal güvenliğimize verilmiş bir zarar olarak kabul edilecek ve büyük bir kararlılıkla buna karşı koyulacak." ifadesine yer verildi.
Konseyin, herhangi bir saldırıya karşı gerekli tedbirleri almak için Ulusal Mutabakat Hükümeti'yle (UMH) iletişim içinde olduğunun belirtildiği açıklamada, Birleşmiş Milletler'den (BM) Hafter güçlerini caydıracak tedbirler alması istendi.
Hafter'e bağlı güçler, başkent saldırısında Giryan kentinde yaşadığı bozgunun ardından Türkiye'yi hedef alan açıklamalarda bulunmuştu.
Halife Hafter'in sözcüsü Ahmed Buzeyd el-Mismari, Libya el-Manara medya platformunun sosyal hesabında yer alan açıklamasında, Libya Hava Kuvvetlerinin, ülke kara sularına yaklaşan tüm Türk gemilerinin hedef alınması yönünde talimat verdiğini, Libya Kara Kuvvetlerinin de Türk hedeflerini düşman hedefleri olarak gördüğünü duyurmuştu. Mismari, aynı açıklamada Libya'da yatırımları olan Türk şirketlerine de yaptırım uygulanacağını iddia etmişti.