Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şu şekilde:
- Cennet, annelerin ayaklarının altındadır, babaların değil. Öpülesi olan, annelerin ayaklarının altıdır, ben öptüm, siz de öpün.
- Türkiye'nin ve İstanbul'un ihtiyacı, geçmişte bu Taksim'de sergilenen bu vandallık değil, burada olduğu gibi her inançtan insanın aynı sofra etrafında buluşabilmesini sağlayan dostluk iklimidir.
- İstanbul'un ve 80 vilayetiyle tüm Türkiye'nin ihtiyacı darbe çığırtkanlığı yapanlar değil, 15 Temmuz'da olduğu gibi canı pahasına istiklaline ve istikbaline sahip çıkan milletin bizatihi kendisidir.
- Ana muhalefetin başındaki zat, nasıl tehditler sallıyor ortada. Anayasanın 138. maddesini ayaklar altına alıyor ama buna karşı hiçbir ses yok. İma dahi edemez, ben söylemiyorum Anayasa söylüyor. Bunlar imayı bırakın tehdit ediyor. Sandıktan korkan siyasetçilerin olduğu tek yer bizim memleketimizdir. Halbuki bir yerde seçim yapılıyorsa, gerektiğinde yenileniyorsa orada demokrasi işliyor demektir. Bu demokrasi nasipsizleri ne yaparsa yapsın umursamayacak ve sonuna kadar milli iradenin sandığın yanında yer almasını sürdüreceğiz.
- Kazanı kaynatıp darbe çağrısı yapanlar kimlerdir? Milletim gereken dersi bunlara 23 Haziran'da verecektir. Dağdan talimatlar geliyor. Sandıklardan oy çalanlarla milletimin bir arada olacağına zerre kadar ihtimal veremiyorum.
- Bir ülkede seçim yapılıyorsa ve yenileniyorsa, orada demokrasi işliyor demektir.
- Sandıktan korkan siyasetçilerin olduğu tek yer bizim memleketimizdir.
- Ya bu statları biz yaptık, biz. Bunlar yanlış yolda. Ama biz düzelteceğiz. Hepsi kayda giriyor.
- Sanatçı, sanatıyla konuşur, dalkavukluk yapmaz.
- Türkiye demokrasi tarihinin en önemli özelliği, milletimizin hak arama mücadelesidir.
- Bunların demokrasi yaldızını kazıdığınız zaman, altından katıksız bir despotizm çıkar.
- Sonuçta sağda solda taşkınlık yapanların değil, milletin dediği olur.
- Taksim'de anırmaktan, koltuğunu bırakmaya kadar nice büyük laflar edenlerin hepsi de sözlerinin üzerine yattı. Bunların altından katıksız bir despotizm, bir medeniyet düşmanlığı çıkar. Siyaset meydanı er meydanıdır. Kendine güvenmeyenler Gezi'deki tencere tava çalma hadisesinde olduğu gibi kendileri çalar, oynar.
- Sinema dünyası ile ilgili olarak, bize kadar kimse bir yasal düzenleme yapmadığı halde, bu yasal düzenlemeyi yapıp, bir taraftan bize teşekküre geleceksin, arkadan da bunlarla beraber şakşakçılık yapacaksınız.
Erdoğan'dan 'Her şey çok güzel olacak' tepkisi: Sinema dünyası ile ilgili olarak, bize kadar kimse bir yasal düzenleme yapmadığı halde, bu yasal düzenlemeyi yapıp, bir taraftan bize teşekküre geleceksin, arkadan da bunlarla beraber şakşakçılık yapacaksınız https://t.co/QqHEkLUyBR pic.twitter.com/p15u5b5R6Q
— Sputnik Türkiye (@sputnik_TR) May 12, 2019
- Arkamızda AKM vardı. Gezi döneminde oraya dünyada ne kadar meşhur aşırı uç varsa onların pankartını astılar, ancak biz o pankartları söküp attık.
- Her fırsatta milletimize birlik çağrısı yapıyoruz. Hiç kimseyi dışlamadan, kuşatıcı bir anlayışla İstanbul ve ülkemiz için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz.